Kemal Belgin

Kemal Belgin

Buna şapka çıkartılır!

Buna şapka çıkartılır!

BEŞİKTAŞ, yani son iki sezonun bizdeki şampiyonu, lige pek iyi bir başlangıç yapamamıştı. Futbolu biraz durağan idi. Savunmaya dönüşlerde gecikmeler oluyordu. Öne doğru ise rakipler baskı altına alınamıyor, pozisyon zenginliği görülmüyordu. Kadro, üç şöhretli isimle takviye edilmişti ama son iki sezonun şampiyon kadrosu her hangi bir aksilik olmadığı için değiştirilemiyordu.

İşte Portekiz liginin henüz gol yememiş takımı Porto’ya karşı böyle bir atmosferde çıkılacaktı. Bu Portekiz ekibi bütün maçlarını da kazanmıştı bu sezon... Çabuk, dikine ve teknik olarak oynayabilen ekipti Porto...

Ve maç başladığında sahada çabuk organize olan, ayağa da çabuk oynayan bir Beşiktaş izlemeye başladık. Sanki sihirli değnek değmişti bizim temsilciye... Hele hele Caner soldan öyle yükleniyordu ki rakibin üzerine, geri dörtlüleri sıkıntı yaşayacaktı böyle devam ederse... Quaresma’ya kontra toplar atılıyor, o da tenhada bulduğu toplarla rakibin üzerine üzerine gidebiliyordu. Cenk müthiş bir efor gösterisi sergiliyor, Talisca aralara girip iş bitirecek gibi görünüyordu. Sadece Oğuzhan tutuk idi. Ve derken, yukarıda sözünü ettiğim bir top Quaresma ile buluştu ve oradan koşu yapan Talisca’nın ayak şutu şiddeti ağlara yapıştı. Vay be, Beşiktaş ne yapıyordu böyle... Sonra bir talihsizlik ve 1-1... Ama durmak yoktu bizim temsilcide... Cenk Tosun yaklaşık 30 metrede bulduğu topa öyle bir asıldı ki, yılların kalecisi uçmasına rağmen öne geçmemize engel olamadı.

Sonrası mı? İkinci yarıda bizim klasiğimiz olan yorgunluk ortaya çıktı. Rakip üstümüze geldikçe geldi. Ancak ne var ki hal böyle olunca top kullanma alanları kendiliğinden daralmaya başladı. Bu yüzden çabukluk, sürat gibi özelliklere yer zor kalıyordu. Şenol Güneş Oğuzhan’a kement atıp Medel’e buyur kendini gösterdi dedi. Sonra da Quaresma’ya alıp Negredo’yu oyuna attı. Bunlar sanki skoru orada tutup üçü puanı indirme planı gibiydi ama... Beşiktaş öyle bir 3. gol attı ki, sormayın gitsin... Harika paslaşmalar sonunda Babel işi bitirdi. Beşiktaş neredeyse yarım saatten fazla dar sahada kabul ettiği maçta sanki dinlenmiş olmanın ödülünü bu golde açılarak alıyordu.

Ben izin verirseniz bu maçta iki oyuncudan özellikle söz etmek istiyorum. Biri Beşiktaş’a ezeli rakibi Fenerbahçe’den bedava gelen Caner... Diğeri ise yine Beşiktaş’a gelip yarım sezon bekledikten sonra oynama hakkını elde eden Cenk Tosun idi. Teşekkürler beyler! Sizi bu futbolunuzdan dolayı önemli kulüplerden yarın birileri transfer etmek isterse hiç şaşmam... Şenol Güneş hocanın bu maçla birlikte artık korkak olmadığı da sanırım bazı yorumcular tarafından kabullenilir.

Nereden nereye değil mi? Yazmadan edemeyeceğim... Galatasaray kime elendi, Fenerbahçe’yi kim eledi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi