Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Zorunlu eğitimde, zorunlu sınav yanlıştı

Zorunlu eğitimde, zorunlu sınav yanlıştı

TEOG ’un kaldırılmasının ardından uzunca bir süre belirsizlik yaşandı, bu ise öğrenci, öğretmen ve velileri tedirgin etti. Ancak, Milli Eğitim Bakanı’nın açıklaması ile bu belirsizlik ve tedirginlik sona erdi. Öncelikli olarak getirilen yeni sisteme destekleyenlerden olduğumu belirtmek isterim. Çünkü ısrarla zorunlu eğitimde zorunlu sınav olmaması gerektiğine dikkat çekmiş, buna son verilmesi gerektiğini vurgulamıştım. Açıklanan yeni uygulama ile eskiye dönülmüş oldu. Hemen belirteyim ki her eski miadını doldurmuş anlamına gelmez. Olaya bu gözle bakanlar geçmişleri ile bağlarını koparmış olurlar. Geçmişin birikiminden yararlanarak geleceğe dönük programlar hazırlanması gerekir. Ancak, olayın detayına geçmeden isteyenlerin sınava girebilecekleri açıklanırken olayın, “Nitelikli okul isteyenler merkezi sınava girecek” şeklinde nitelendirilmesinin doğru olmadığını, böyle bir ayrımın diğer okulların niteliksiz olduğu anlamını çağrıştırdığına dikkat çekmek istiyorum. Çünkü sınavla girilen okulların nitelikli geriye kalan büyük çoğunluğu niteliksiz ise bu hususta bakanlıktan öğretmenlerine ve dolayısıyla öğrencilerine kadar herkes niteliksiz olarak nitelendiriliyor demektir. Böyle olunca okullarımızın (liselerimizin) yüzde doksanının niteliksiz oluşunun sorumlusu da öncelikli olarak bakanlık olur. Diyelim ki bu işte kimsenin sorumluluğu yok o zaman da böyle bir ayrım en hafifinden nezaket kurallarına uymaz. Bu konu üzerinde sanıyorum ilgiller düşünecek, geleceğe dönük kimseyi incitmeyecek bir üslup bulunacaktır. Ya da niteliksizliğin sorumlularından hesap sorulacaktır.

Yeni sistemin, “Adrese dayalı sınavsız sistem” olarak nitelendirilmesi doğru olacaktır. Böylece öğrenciler oturdukları yerlerin çok uzağında, hatta oturdukları il ve ilçenin dışında bir takım okullara gitme mecburiyetinden kurtulacaklardır. Bunun öğrenci ve veliler açısından yararlı olacağını düşünüyorum. Henüz 14-15 yaşındaki çocuklarını başka yerlerde okutmak zorunda kalan velilerin uğradığı maddi ve manevi zarar işin bir başka boyutu. Özellikle devletin ortaöğretim öğrencilerine yönelik yurtlar konusunda şimdiye kadar gerekeni yapmamış olması, çocukların küçük yaşlarda özel yurt , pansiyon gibi yerlerde barınmak zorunda kalışı da işin bir başka boyutudur.

İşin bir diğer boyutu ise getirilen yeni sistemde hedef olarak belirledikleri okullar çevrelerinde bulunmayan öğrencilerin (bu okullar nitelikli olarak nitelendiriliyor) açılacak sınava girmeleri, sınavı kazandıkları takdirde istedikleri okullara gidebileceklerinin de önünün açılmış olması doğru bir harekettir. Böylece kimsenin önü kesilmemiş ve zorunlu eğitim zorunlu sınav yükünden kurtulmuş olacaktır.

Veli Tercihine Bağlı Serbest Kayıt Sistemi de olarak nitelendirilebilecek bu yeni uygulamadan en yüksek verimi alabilmenin yolunun da nitelikli-niteliksiz okullar arasındaki nitelik farkının mümkün olan en kısa zamanda en aza indirilmesi gerekiyor. Çünkü bazı okulların nitelikli bazılarının niteliksiz olarak değerlendirilmesi ister istemez niteliksiz öğretmenlerin ve aynı okullarda zayıf öğrencilerin toplanması anlamına gelir ki böyle bir uygulamanın savunulacak yanı yoktur. Böyle bir durum yıllardır dillerden düşürülmeyen eğitimde eşitsizlik söylemine haklılık kazandırır. Netice itibariyle bu köşede çeşitli kereler dile getirdiğim eleştirilerimi büyük oranda karşılık veren bir uygulama devreye girmiştir. Hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi