Bu gençler ne okuyor ne de çalışıyor...

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) “İşgücü İstatistiklerine” göre 2016-2017 yılı ilk sekiz aylık ortalamasında, 15-24 yaşındaki nüfusumuz 22 bin kişi artışla 11 milyon 875 bin kişiye çıkıyor.

Bunların;

4 milyon 941 bini sadece eğitimde

2 milyon 573 bini sadece çalışmada

1 milyon 481 bini ise hem okuyor hem de çalışıyor

Ve

2 milyon 879 bini ise ne okuyor ne de çalışıyor.

Yani yoklar...Hayatı bırakan gençlerimiz bunlar.

***

Son bir yılda 22 bin kişi bu genç grubuna katılıyor. Oysa sadece eğitimde olanların sayısında bile 26 bin kişi azalıyor. Hatta hem okuyup hem de çalışanların sayısında da 96 bin kişilik azalma oluyor.

Peki, bu 144 bin genç nereye gidiyor?

62 bini eğitimi bırakıp sadece çalışma hayatına geçiyor. Yani okuyan gençlerin sayısı azalırken, çalışan gençlerin sayısı artıyor.

Ya geriye kalanlar? İşte asıl tablo...

Tam 82 bin genç son bir yılda hem eğitim hem de çalışma hayatından çıkıyor.

Bakın burada şu noktayı kaçırmayın: Yeni gelen nüfus 22 bin ama 82 bin genç okul ve iş hayatından çıkıyor.

Bu ciddi bir sorun olsa gerek...

***

İşin bir de kadın-erkek ayrımı var.

Diyoruz ya sadece eğitimde olanların sayısında 26 bin azalma var. İşte bunların 24 bini kadın...

Artık babalar kızlarını okula göndermiyor.

Hani diyoruz ya, hem çalışıp hem okuyanlar 96 bin kişi azalmış. İşte bunların da 67 bini kadın.

Bir de şu ne okuyup ne de çalışan gençler vardı. Hani 82 bin kişi artmıştı. İşte o hayattan kopan gençlerin de 47 bini kadınlardan oluşuyor.

Ya genç erkekler?

Sayıları 57 bin kişi artıyor. Ve karşılığında 54 bini sadece çalışıyor. Okumadan çalışıyor bunlar.

Eğitimden ve aynı zamanda okuyup çalışanlardaki azalma karşılığında da 35 bin genç erkek hayattan kopmuş gidiyor. (Ne okuyor ne çalışıyor)

Kısaca gençlerimizin durumu bu...

Ama unutmayalım ki, bu bozulma son yıla ait. Yani 2016 öncesinde durum böyle değilmiş. Ülkemizin beka sorunu ile gençlerimizin umutsuzluk sorunu aynı anda artıyor. Duyrulur...

UMUTSUZ EĞİTİM!

Tam 2 milyon 879 bin genç ne eğitimde ne de iş hayatında. Ve sayıları son bir yılda 82 bin kişi artıyor.

Peki bu umutsuz gençler kim? Yani eğitimleri ne?

-Okur-yazar olmayan umutsuz gençlerin sayısı 32 bin kişi azalıyor ve 175 bine geriliyor.

-Lise altı eğitimli umutsuz gençlerin sayısı ise 54 bin kişi azalıyor ve 1 milyon 578 bine geriliyor.

-Lise mezunu umutsuz gençlerin sayısı 18 bin kişi artıyor ve 356 bine yükseliyor.

-Meslek ve teknik lise mezunu umutsuz gençlerin sayısı ise 65 bin kişi artıyor ve 365 bin kişiye çıkıyor.

-Ve asıl nokta: Üniversite mezunu umutsuz gençlerin sayısı 84 bin kişi artıyor ve 406 bin kişiye çıkıyor.

Anlayacağınız Türkiye’de umutsuzluğa kapılmamak için okumamanız gerekiyor. Okudukça umutlarınız azalıyor ve hayattan kopuyorsunuz. Okumak ve gerçekleri görmek gençliğe ağır geliyor sanırım.

***

Hele de genç kadınlar...

Onlar için hayat okudukça daha da zorlaşıyor.

Son bir yılda 47 bin genç umutsuz kadın oldu ya... İşte bunların daha fazlası üniversite mezunları..

28 bin okur yazar olmayan genç kadın ve 37 bin lise altı eğitimli genç kadın umutsuz genlik sınıfından çıkmış...Umutlanmışlar.

Buna karşılık 27 bin lise mezunu, 29 bin meslek lisesi mezunu ise umutsuz genç kadınlar hanesine katılmış. Umutlarını kaybetmişler.

Ve son nokta: Sadece son bir yılda 56 bin üniversite mezunu kadın ne eğitim ne de iş hayatına katılmaktan çıkmış ve umutsuz genç kadınlar kervanına katılmış.

Daha söze gerek var mı?