Okan Buruk’un takımı Akhisarspor belli ki Galatasaray’ı iyi etüt etmiş ve ona göre oyun planlamıştı. Galatasaray’da ise hiç de öyle son maçların futbolu ve sonucundan ders alınmış işaret yoktu.

Akhisarspor savunmaya fazla adamla, yani rakibi genelde bir fazla elemanla durdurmayı başarabiliyordu. Aralara girip Galatasaray’daki hücumda usta olan ayakların paslaşmalarının aralarına hem de sertçe girip direniyordu. Kazanılan topların çoğu genelde gelişi güzel uzaklaştırılıyordu ama bir tekinde sağdan gelen fırtına Galatasaray seyircisini yıkacaktı. Sağdan yerden gelen sert ortaya Muslera ile birlikte Maicon da girdi. Ama anlaşılan o ki stoperle kaleci arasındaki diyalog eksikliği stoperin topu kendi kalesine göndermesinde baş faktördü. Yine mi hüsran olacaktı Arena’da? Sonrasında Olcan, sunulan bir topu Galatasaray kalesine şamdelledi, Muslera önde pozisyonu takip ediyordu, kendisini geri atana kadar ikinci Akhisar golü oldu.

Maç acaba yeni bir faciaya mı gidiyordu? Tam devre biterken maçın hakemi maçın sonucu sanki ilan edercesine Akhisarlı yabancı futbolcuya kırmızı çekecekti. Peki, karar doğru mu idi? Hayır! Çünkü kademeye Gomis’le birlikte giren bir Akhisarlı savunmacı vardı. Pozisyon da ceza alanının iki metre dışında gelişmişti. Yasin’le yabancı rakip neredeyse kol kola bir mücadele içindeydiler... Faul varsa bile, yukarıda işaret ettiğim gibi kademe oluşmak üzere olduğundan en fazla sarı kartla cezalandırılmalıydı.

İkinci yarının hemen başında patlayan Fernando ve Gomis şutları öyle yerlere gitti ki hiç bir kaleci onları kurtaramazdı. Tabii ki rakibin on kişi kalmış olması, Galatasaray’ın savunma yapmayı bilmeyen yıldız oyuncularının rahatlıkla ceza alanı civarına girmelerine yardımcı olacaktı. 2-2’ye yakalanmak zaten on kişi kalmış Akhisarspor’u bitirdi. Ondan sonra Belhanda ve Feghouli çıktılar sahneye ve maçı dörde taşıdılar... İyi güzel de Gomis’in rakibine attığı ince kroşe kırmızı kartla cezalandırıldı da, acaba Disiplin Kurulu kaç maç verecektir? En az iki, en fazla da dört olur... İşte aklı zaten havada uçuşan Tudor’u böyle bir ceza Eren’le hangi oyun planına sürükler acaba? Ama en azından artık bu durumda 3-5-2 hayaldir...