İbrahim Tenekeci

İbrahim Tenekeci

Yeniden millet oluyoruz

Yeniden millet oluyoruz

Yeniden Salâheddîn Eyyûbî okumaları yapıyorum. Kudüs’ü düşman işgalinden kurtarmadan evvel hangi adımları atmış, ne gibi kararlar almış? Kudüs seferine çıkmadan önce son yaptığı işi yazalım: “Musul ve civarını tahkim etti, ordusunu güçlendirdi.” Amerika’nın Kudüs kararının hemen öncesinde, bölgemizde son yapılan neydi? Terör örgütü bahanesiyle Musul ve çevresinin yerle bir edilmesi. Tarihin niye önemli olduğunu bir kez daha anlıyoruz.

Musul’un Filistin topraklarıyla ne ilgisi var diyebilirsiniz. Mısır, Suriye ve Irak’tan oluşan doğal bir Kudüs hattı var. Bu hat hem savunmayı, hem kurtuluşu içine alıyor. Dikkat ederseniz, Kudüs konusunda en cılız sesler buralardan çıktı. Çünkü bu hattı tamamen çökerttiler.

Salâheddîn Eyyûbî okumaları sırasında karşıma çıkan bir cümle: “Siyasî ve askerî hayatının önemli bir kısmını Mısır, Suriye ve Irak’ta birlik ve istikrarı sağlamaya hasretti.” Eyyûbî, evvela siyasî birliği tesis ediyor. Bölgede istikrar sağlıyor.

Coğrafyamızın temel sorunlarından biri de istikrardır. Siyasî, iktisadî ve fikrî sabitlikten çoğunlukla yoksunuz. İktidara gelenlere göre değişen bir durum söz konusu. Bazı ülkelerin adeta istikrarsızlık üzerine kurulduğunu da unutmayalım.

Yazmıştık, yine yazalım: Siyonistler Filistin topraklarını savaşarak ele geçirdiler. Savaşmadan bırakmazlar. Birçok İslâm ülkesinin savaşamayacak duruma getirilmesinin altındaki esas neden budur.

Sibel Eraslan, Kudüs’e giden yolun güçlü devlet ve güçlü ordudan geçtiğini söylüyor. Adalet ve özgürlük için bu şart. Salâheddîn Eyyûbî’nin başarısının sırrı da öncelikle burada. (İtibar, sayı 76.) Şimdi biz, Kudüs’ü savunmaya İsrail’den vize alarak gidiyoruz.

***

İstanbul Zirvesi vesilesiyle bir kez daha gördük. Müslümanlar arasındaki siyasî birliği sağlayacak yegâne güç Türkiye’dir.

Türkiye’nin bir öncü olarak öne çıkmasıyla beraber, bazı proje isimler, ülkemiz aleyhine açıklama yapmaya başladılar. Yakınlaşmayı durdurmaya ve ayrılığı derinleştirmeye yönelik planlı hamleler bunlar.

Öyle anlaşılıyor ki çatlak sesler çıkmaya devam edecek. Osmanlı devletinin sömürgeci olduğunu söyleyenler oluyor ve olacak. “Kahve Yemen’den gelir.” Başka?

Olanda hayır vardır. Mesela milletimiz Medine Müdafiî Fahreddin Paşa’yı yeniden hatırladı. İngilizler'e karşı kazanılan Kut’ül Amare zaferini ve Halil Paşa’yı yüz sene sonra tekrar hatırlamamız gibi. Tarihsiz, köksüz ve tek kahramanlı bir ulus meydana getirmek isteyenlerin sözü zayıflamıştır artık. Birinci Cihan Harbi’ni resmî tarih yazımı nedeniyle sadece bir savaşa indirgeyenler, yine o cephe üzerinden yalnızca bir komutanı öne çıkaranlar vardı. Garip tecelliler neticesinde, bugün Fahreddin Paşa isimli bir kahramanı konuşuyoruz.

Mustafa Özel’den kıymetli bir cümle: “Hatırlayarak millet, unutarak ulus olunur.” Şu birkaç yıl içinde ne kadar çok şey hatırladık. Hafızamız geri geldi.

Mesela Halep ve Rakka’yı hatırladık. Bu şehirlerin Antep ve Urfa’nın kayıp kardeşleri olduğunu öğrendik. Hep yenilmediğimizi, başka zaferlerimizin ve kahramanlarımızın da olduğunu hatırladık. Enver Paşa’nın emriyle kurulan Kafkas İslâm Ordusu’nu ve Nuri Paşa’yı hatırladık. Gazze ve Nablus’da nasıl direndiğimizi hatırladık. Kudüs vesilesiyle hem Filistin topraklarını, hem dirayetimizi hatırladık. Sudan ve Somali gibi uzakta kalan kardeşlerimizi hatırladık. Balkanlardaki ecdad yadigârı emanetleri hatırladık. Birmanya’ya kadar unutumuş şehitliklerimizi hatırladık. Edirne Savunması’nı ve Müstahkem Mevkii Komutanı Şükrü Paşa’yı hatırladık. Çatalca Savunması’nın ve Mahmut Muhtar Paşa’nın neye karşılık geldiğini hatırladık. Bu savaşın tek eksiği, cumhuriyet'i kuran tepe kadrodan herhangi birinin orada bulunmayışı…

Daha da ileri gidersek, gâvura niye öyle denildiğini anladık ve hatırladık. Kuzey Kore ile önkoşulsuz masaya oturmaya hazır olduklarını ilân edenler, bu anlayışın yüzde birini bile Müslümanlar'a göstermiyorlar.

Allah’ın izni ve yardımıyla yeniden millet oluyoruz.

Kudüs davası bu uyanışın neresinde duruyor? Filistin topraklarında kırk yedi şehitliğimizin olduğunu biliyor muyuz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Tenekeci Arşivi