M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Yersiz Tenkitlere Teşekkür

Yersiz Tenkitlere Teşekkür

Aziz kardeşim… Yazılarımın edebiyat ve üslup bakımından kıymetli ve önemli olduğunu iddia etmekten hayâ ederim. Lakin, konularının çok önemli olduğunu çekinmeden söyleyebilirim. İman, İslam, Kur’an, Sünnet, Şeriat, Ümmet, İmamet konularını işliyorum… Elimden geldiği, gücümün yettiği kadar ittihad-ı İslam, iman kardeşliği üzerinde duruyorum… Bütün mü’minlerin tek bir Ümmet olmaları, bu Ümmetin başında, kendisine biat ve itaat edilen râşid ve kâmil bir İmam-ı Kebir bulunması… Medaris-i İslamiyenin açılması… İslam medreselerinin, dünyanın en güçlü ve vasıflı okulları olması… Medreselere paralel olarak islamî eğitim yapacak İslam mektepleri açılması… Bu mekteplerin, İngiltere’deki Eton kolejinden üstün olması… Tasavvuf dergahlarının tekrar açılması… Faziletli zatlardan müteşekkil bir Meclis-i Meşayih’in bunları sıkı şekilde denetlemesi… Bu tarikatların Şeriattan kıl kadar ayrılmaması… Fütüvvet teşkilatı kurulması, topluma Fütüvvet ahlakının hakim olması… Emr-i mâruf ve nehy-i münker yapacak hisbe teşkilatı… Ehl-i Sünnet İslamlığı… Beş vakit namazın ikamesi… ZekatınKur’ana, Sünnete, Şeriata, fıkha uygun şekilde verilmesi… Tashih-i itikad… Güçlü ve vasıflı Müslümanlar yetiştirilmesi… Namussuzlukların en çirkini olan din sömürüsünün önlenmesi… Kimsenin, dini alet ederek Müslümanlardan nefsi için para toplamaması… Meşreb taassubu yapılmaması… Her türlü holiganlığın, militanlığın önlenmesi… Feminizm bozuk ideolojisini red… Fazlurrahmancılığıred… Light ve ılımlı İslam tuzağını red… Ulvî dinin, süfliyata alet edilmemesi, kirli şeylerin dışında ve üstünde tutulması…

Herkes biliyor ve görüyor ki, bu konuları işliyorum. Bunlar elzem ve zarurî konulardır. Bunları bırakıp da dinî magazin konularını işleyemem… Dedikodu yapamam…

Yazılarımda derinlik yokmuş… Olabilir… Zaten böyle bir iddiam da yoktur. Sosyolojik, morfolojik, makro, mikro, izdüşümü, irdelemeler, tümden gelip tüme varmak… Bu üslubu sevmem… Az olsun, öz olsun, ille de doğru olsun.

Bazen bir kitabın veya makalenin başlığı onun münderecatından (içeriğinden) önemli olabilir.

Tenkitleriniz esas itibarıyla bence temelsiz ve gereksizdir. Bu konuları, derin düşünen büyük İslam mütefekkirleri derinliğine yazıp işleyebilirler. Bendeniz gündeme getiriyorum. Size yine de candan ve içten teşekkür ediyorum. Bilvesile selam ve hürmetlerimi sunarım. (Not: Faydalı, elzem, zarurî fikirlerin, temennilerin, çarelerin, çözümlerin –bıktırmamak ve usandırmamak şartıyla- tekrarında bir beis olmadığını sanırım siz de kabul buyurursunuz. İyi=mâruf şeyleri bir defa söyleyip, sonra peşini bırakmak doğru olmaz. Uyarı, aydınlatma, bilgilendirme, dikkati çekme hizmetleri devamlı olmalıdır.)

***

İman, İslam, Kur’an, Sünnet hizmetlerinde önemli olan para ve maddî imkan değil; ilim, irfan, hikmet, ihlas, istikamet, azim, sabır gibi değerlerdir.

Bu değerler olmazsa, doların milyarıyla para ve imkan olsa yine bir işe yaramaz.

İlim ve irfan olmazsa, doğru dürüst hizmet edilemez.

İhlâssız ilim irfan bir işe yaramaz.

İstikamet (en geniş manasıyla doğruluk dürüstlük) en büyük kerâmettir, işin başıdır. Yamuk adamlar ve kadrolar doğru hizmet yapamaz.

Adam ihlaslı ama cahil, onun hizmeti de bir işe yaramaz.

İman, İslam, Kur’an, Sünnet, Şeriat hizmetkarları dört başı mamur Müslümanlar olmalıdır.

Hizmetiyle kibre, gurura, ‘ucba kapılıp böbürlenmek ihlasa aykırıdır.

Başarılı olanların bu başarıyla övünmeleri yine ihlasa aykırıdır. TevfiqAllahtandır, kimse ben yaptım, ben ettim dememeli.

İslamın has hizmetkarları, Yaratan için yaptıkları hizmetlerin ücretini yaratıklardan istemez ve almaz.

Firasetlimü’minler, gerçek hizmetkar ile münafık din sömürücüsünü ayırt eder. Çünkü onlar ilahî ve nebevî nur ile görürler.

Kendisi doğrudan doğruya hizmet edemeyenler, hizmet edenleri severek, destekleyerek, onlara yardımcı olarak hizmete iştirak etmiş ve manevî pay almış olurlar.

Hizmet perdesi ardında, cahil ve saf Müslümanlardan kendi nefsleri için para toplayıp zengin olanlar kesinlikle hizmetkar değildir.

İmanın, İslamın, Kur’anın, Sünnetin, Şeriat-ı garra-i Ahmediyyenin has ve gerçek hizmetkarlarınınmüstecab duaları üzerimize sâyeban olsun. Âmin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi