İbrahim Kahveci

İbrahim Kahveci

Ah bir şu faiz meselesini çözebilse

Ah bir şu faiz meselesini çözebilse

Her nedense sorunları temelinde pek tartışamıyoruz. Israrla zemini farklılaştırarak çözümsüz yollarda zaman harcıyoruz. Ve sonuç maalesef elimizde yetersiz bakiye olarak kalıyor.

Faiz meselesi de bu alanlardan biri.

Israrla düşük faiz diyor.... Faizi düşürelim meydanında dolaşıp duruyoruz.

2005 yılında bankaların verdiği toplam kredi 156 milyar liraymış. (Hazine Müsteşarlığı Bankacılık Sektörü Toplulaştırılmış Bilançosu). Aynı dönemde ülkemizin GSYH’sı ise, (Yeni şişirilmiş veriye göre) 577 milyar liraymış. 

Yani 2005 yılında GSYH’nın %27,0’si kadar kredi piyasası varmış.

Yine 2005 yılında bankalar; (T. Bankalar Birliği veriler)

42.288 milyon lira faiz geliri

23.993 milyon lira faiz ödemesi

18.295 milyon lira net faiz geliri

Ve

5 milyar 715 milyon lira da net kar elde etmişler.

2017 YILINDA DURUM

Kredi/GSYH hesabına 2016 itibariyle yıllık bakıyoruz. Toplam banka kredileri 1 trilyon 734 milyar lira. Toplam GSYH ise 2 trilyon 609 milyar lira. Yani kredi/GSYH oranı 2005 yılında %27,0 seviyesinden, 2016 yılında %66,5 seviyesine yükseliyor.

2016 yılı ilk dokuz ayına göre 2017 yılı aynı döneminde kredi/GSYH oranı 3,6 puan daha yükseliyor. Çünkü KGF ile 2017 yılını adeta kredi-banka yılı haline getirdik.

Peki şimdi durum ne?

2017 ilk dokuz ay itibariyle bankalar 174.631 milyon lira faiz alıyorlar. Buna karşılık 92.482 milyon lira faiz veriyorlar. Net faiz gelirleri ise 82 milyar 139 milyon liraya ulaşıyor. Böylece net karları da 35 milyar 483 milyon lira olarak gerçekleşiyor.   

Aslında yerimiz çok uygun olmadığı için tüm tabloyu veremiyorum. Şöyle izah edeyim.

Kredi piyasası GSYH’ya oranla hızla büyüyor. Burada sorun bütün sistemin kredi-faiz eksenine bağlanmış olmasıdır.

Oysa yıllardır bir çok ekonomi bakanı bu sorunu dile getirmesine rağmen bir türlü çözüme ulaşılamamıştır. Tekrar edelim: Ticari bankacılığa mahkum bir ekonominin teknolojik ve bilgiye dayalı üretim hamlesini başlatması nerede ise imkansızdır.

Bankalar 2013 yılında 107.736 milyon lira faiz geliri elde ederlerken, bu oran GSYH’nın %5,95’i ediyordu. 2017 yılı ilk dokuz ayında 174.631 milyon lira faiz geliri ise GSYH’nın %7,89’una geliyor.

Kısaca bankacılık sektörü aslında kurtarılan sektör oldu. 2013 yılına göre 131 milyar lira faiz geliri olması beklenen sektör, artık  174 milyar lira faiz geliri elde ediyor.

Faizden kurtulacağız dedikçe faizin alanı ve büyüklüğü sürekli artıyor. Oturup kendimize sormamız lazım: Biz nerde yanlış yapıyoruz?

Acaba faiz lobisi kim?

ekran-resmi-2018-02-06-230626.png

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Kahveci Arşivi