Yeniden Erbakan Hocamız tarafından kurulan ve çok başarılı olan “havuz sistemi”ne dönüleceği söyleniyor.

Rahmetli Erbakan’ın “havuz sistemi” ile bir yılda 10 milyar dolar tasarruf ettiği itiraf ediliyor.

Demek ki Erbakan Hocamız tarafından hayata geçirilen ilkeler korunabilmiş olsaydı 15 yıllık AKP iktidarları döneminde yaklaşık 150 milyar dolar tasarruf edilmiş olacaktı.

Ama iktidar koltuklarına oturan arkadaşlarımız Erbakan Hocamızın prensiplerine dört elle sarılmak yerine sırt çevirdiler! Aradan 15 yıl geçtikten sonra şimdi kimi kafalar dank etmiş olacak ki yeniden “havuz sistemi” dillendirilmeye başlandı.

Havuz sistemi neydi?

Havuz sistemi en basit anlatımıyla kamu kurumlarının ekonomik güçlerini tek merkezde toplayarak kredi ihtiyaçları olduğu zaman bankalara muhtaç etmeyen bir sistemdi.

Kamu kurumları ellerindeki fazla parayı bankalara yatırarak düşük bir faiz alıyorlar ama ihtiyaçları olduğu zaman bankalardan kredi kullanmak zorunda kaldıklarında yüksek faiz ödüyorlardı.

Yani bir kamu kuruluşu ihtiyacı olduğu zaman bankadan kredi alıyor yani bir başka kamu kurumunun bankadaki tasarrufuna yüksek faiz ödemek zorunda kalıyordu.

Erbakan Hocamız kurduğu “havuz sistemi” ile bankaların bu yüksek faizle para verme olayına son veriyordu.

Tabir caizse ihtiyacı olan kamu kurumu bir başka kurumuna ait tasarrufu yüksek faiz ödeme mecburiyetinde kalmadan kullanma imkânına kavuşuyordu.

Bu sistem bankaların hiç işine gelmemişti. Bunun için de Erbakan hükümetinin yıkılması için ellerinden geleni yapıp darbeciler ile kol kola girmişlerdi.

Nitekim bunda başarılı da olmuşlar ve Erbakan hükümetini devirmişlerdi.

O günlerin etkisiyle Erbakan Hocamızla yollarını ayıranlar da O’nun prensiplerine dirsek çevirmeyi marifet saymışlardı.

Erbakan Hocamızın tek başına gelemediği iktidara kendilerinin tek başlarına gelmelerini “çok akıllı” olmalarına bağlayıp her şeyi kendi kafalarına göre yeniden düzenlemeye başlamışlardı.

Tek başlarına iktidar olmaya oldular ama işler hiç de istedikleri gibi yolunda gitmedi.

15 yıl sonra gerçekleri itiraf edip “havuz sistemi”ni hatırladılar ve yeniden o sisteme dönmeyi arzu etmeye başladılar.

Aslında Erbakan Hocamız tarafından hayata geçirilen havuz sistemi ile yetinmeyip öteki ilkelerini de sahiplenmeliler.

Yani Milli Görüş prensiplerine dört elle sarılmalılar.