OTOKRASİYE GİDİLİYORMUŞ
Hans Monath (Der Tagesspiegel muhabiri):Ülke büyük adımlarla otokrasiye doğru yürüyor. Erdoğan kimseye aldırmadan gücünü arttırmak için demokratik standartları yok ediyor. Gazeteciler ile Kürt muhalif siyasiler tutuklanıyor. Ayrıca medyalar kapatılıyor. Üniveriteler ve diğer eğitim kurumları muhtemel Gülen yandaşlarından temizleniyor.
DEMOKRASİ YOK EDİLİYOR
Özcan Mutlu (Yeşiller Partisi Milletvekili): Türkiye’ye başkanlık sistemi gelirse bu, ülkede parlamenter demokrasinin yok edilmesi ve otokrasinin beyan edilmesi anlamına gelir. Erdoğan birdenbire yürütme, yasama ve yargı erki üzerindeki tüm gücü ele geçirecek. Eğer referandum adil yapılırsa Türk halkı Erdoğan’ın planlarına “hayır” diyecektir. Türkiye’de medyaların neredeyse hepsi hükümetin çizgisini savunuyor. Muhalefete haberlerde neredeyse hiç söz verilmiyor.
ÖZGÜRLÜĞÜN DÜŞMANI
Çiğdem Akyol (Avusturya APA Ajansı İstanbul muhabiri): Eleştirel medya organları yoğun baskı altında. Cumhurbaşkanı “basın özgürlüğünün düşmanı” kabul ediliyor.
DİTİB’E CASUSLUK SUÇLAMASI
Ulrich Pick (Südwestrundfunk redaktörü): DİTİB’in Erdoğan’ın rakibi Fethullah Gülen’in Hizmet hareketi üyeleri ile ilgili casusluk yaptığı belirtiliyor. Köln’deki Türk din ateşesine iletilen yazılı notlarda –yazarın elinde mevcut- dokuz hatta yedi kişi hakkında Türkiye’deki memleketleri ve isimleri dahil olmak üzere bilgiler yer alıyor. DİTİB’in birçok olayda Ankara’daki hükümet için bilgi topladığı belirtiliyor.
ÖLÜMCÜL BİR HATA
Michelle Müntefering (SPD milletvekili-Gazeteci):Türk Parlamentosunun çoğunluğunun parlamentonun yetkisiz kılınması oylamasında işbirliği yapmış olması ölümcül bir hata.
ERDOĞAN GÜÇLENECEK
Jörg Billias (Das Parlament Genel Yayın Yönetmeni):Türkiye’de Anayasa değişikliği gerçekleşirse parlamento zayıflayacak ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan daha fazla güç elde edecek.
HALEP BENZETMESİ
Frank Nordhausen (Berliner Zeitung - Frankfurter Rundschau Türkiye muhabiri): Türkiye’nin Güneyooğusu’ndaki Nusaybin kenti sanki bir garnizonmuş gibi güvenlik çemberine alınmış . Şehrin belediye binası, mahkemesi ve her polis karakolu beton bariyerlerle korunuyor. Şehrin geri kalan büyük kesimi ise enkaz durumda ve iç savaş yaşanan Suriye’nin Halep kentini andırıyor.
MİLYARLAR DEVLETE GEÇİYOR
Susanne Güsten (Türkiye’de bağımsız muhabir): Bu sıralar olağanüstü hal kapsamında mal varlıklarına el konularak milyarlar devletin eline geçiyor. KHK’lara göre bir firmaya el konulması için vaiz Fethullah Gülen’e siyasi açıdan yakın olmakla suçlanmak yetiyor. Erdoğan mal varlıklarına el konulması dalgasını Gülen hareketinin ekonomik anlamda yok edilmesinin şart olduğunu söyleyerek gerekçelendiriyor.