Tüm dünyaya böyle duyurdular: 'Suriye'ye saldıran herkesin sonu...'

İran Uluslararası İlişkiler Danışmanı Ali Ekber Velayeti, yaptığı açıklamada, ülkesinin Suriye’deki siyasi çıkışın Astana'dan geçtiğine inandığını söyleyerek, Türkiye, İran ve Rusya arasında ortak bir yol olduğuna dikkat çekti. Ali Ekber Velayeti, Suriye’deki İran varlığının sürdüğünü vurguladı.

Velayeti, Tahran'ın Ankara ve Moskova'yla yaptığı istişarelerin bu görüşmeler çerçevesinde devam ettiğini de sözlerine ekledi. Ayrıca İran'ın Suriye'de varlığını koruma konusunda ''İran-Suriye anlaşması''na değindi.

Resmi Mehr Haber Ajansı’nın aktardığına göre, Velayeti, Suriye’deki İran varlığının ''direniş çizgisini koruduğunu'' söyledi.

Suriye’de İran-İsrail tırmanışının ardından, siyasi ve askeri yetkililer İran’ın Suriye’deki varlığının askeri değil istişare ile olduğunu belirtti.

Şarku'l Avsat'ın haberine göre İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Ali Şamkani geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, İsrail uçaklarının ''Suriye-İran üssünü'' hedeflediğini yalanladı.

Velayeti’nin yorumları, ülkesinin Suriye ve Irak’taki varlığına hakkında Batılı endişeler konusundaki duruşuyla ilgili bir soruya yanıt olarak geldi. Velayeti, ''İngiltere, Amerika ve Fransa bölgede değil, bölgeye müdahale etmelerine ve İran'ın müdahalesinden endişe duymalarına nasıl izin verdiklerini'' sözlerine ekledi. 

''SURİYE'YE SALDIRMAK İSTEYEN HERKESİN SONU...''

Velayeti, İsrail savaş uçağının düşüşünü ''tarihi bir dönüm noktası'' olarak nitelendirirken Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdad, ''Suriye'ye saldırmak için kendini mağdur eden herkesin kaderi, İsrail uçağının kaderi gibi olacak'' dedi.

İran’ın Şam Büyükelçiliği’nin ev sahipliği yaptığı bir resepsiyonda şunları söyledi:

''İsrail uçağını düşürmek, Suriye ordusu’nun başarısıdır. Bu, Suriye’nin geri dönüşünün ve düşmanlarını ele geçirme kararlığının göstergesidir. İran, Suriye’de rejimin yanında terörist ve dış saldırılara karşı duruyor… İran-Suriye kardeşliği ebedi ve köklü olarak kalacaktır.''