Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Obama, Hüseyin gibi konuştu

Obama, Hüseyin gibi konuştu

Obama yemin töreninde Barack Hüseyin Obama şeklinde yemin edecekti. Burada bir nevi ikinci ismi Hüseyin'in gizlendiğini veya en azından H remziyle işaret edilerek gizlenmeye çalışıldığını söyleyebiliriz. Lakin kimilerinin belirttiği gibi, Piramitler gibi kölelerin yaptığı Beyaz Saray'a, sonunda Kunta Kinte'lerin torunlarından birisi oturdu. Her ne kadar köle bir aileden gelmiyorsa bile 1960'lı yıllara kadar ayrımcılığa maruz kalmış ve yer yer makamı ne olursa olsun gündelik hayatta el'an bile ayrımcılıkla yüzleşen bir kesimi temsil ediyor. Kurşun geçirmez camların arkasından yemin etmesi de bir şekilde bu ağır havayı yansıtıyor. Obama hakkında belki de konuşacak çok vaktimiz olacak. Bazılarına göre-hatta Hillary de bunlara dahil- gerçi şimdiye kadar postu delinmiş olması gerekirdi ama o sağ salim yeminini etti bile. Belki Obama eski Obama değil. O gelinceye kadar birçok tezgahtan geçti ve ehlileştirmeye çalıştılar ve belki kısmen de muvaffak oldular. Lakin dünya da değişiyor ve sistemler de değişiyor. Obama'yı değiştirseler bile rengini değiştiremiyorlar. Bu itibarla bardağa hep boş tarafından bakmamak lazım. Ruhumuz bedbinlik ve kötümserlikle kararmışsa o başka. Gerçekten de Obama'nın Beyaz Saray'a gelmesiyle birlikte zahiri de olsa çoklarının Amerikan rüyası bir kez daha gerçekleşmiştir. Rüyanın gerçekleştiği sabah rüyayı gerçekleştiren adam özlenen bir konuşma yapmıştır. Bu konuşmasında, 'Ben, lokantada kendisine yemek servisi yapılmayan ve geri çevrilen, reddedilen bir adamın oğluyum' diye alınan mesafeye de atıfta bulunmuştur. Bu atıf Hazreti İsa'nın bir sözünü akla getirmiştir: Yapıcıların ve ustaların reddettikleri taş, köşetaşı oldu. Obama'nın idolları rüyasını gerçekleştirdiği Martin Luther King, JFK ve köleliği kaldıran Abraham Lincoln'dür. Onun arkaik ve tozlanmış İncil'iyle de yemin etmiştir.

44'üncü başkan sembollerle yüklü bir açılış yapmıştır. Ve kimilerine göre, ABD açısından 21'inci yüzyıl 29 Ocak 2009 tarihinde başlamıştır. Obama'nın konuşması belki bazı bölümleri çıkarılsa Hüseyin'e yakışan bir konuşma olurdu. Konuşmasının bir bölümünde bir ayetin mefhumuna ve muhtevasıyla gönderme yapmıştır. Konuşmasını, 'İnsanlar kendilerini değiştirmedikçe Allah da onları değiştirmez' ayetinin mealiyle süslemiştir. Kur'an-ı Kerim'e atıfta bulunmadan Kur'an-ı Kerim'in ifadelerini kullanmıştır. 'Toplumu daha iyiye ve güzele taşımak için kendimizi değiştirmeliyiz' demiştir. Janus gibi bir yüzüyle modern Roma'ya (ABD) bakarken diğer yüzüyle de geldiği noktaya; Kenya'ya bakmaktadır. Bir yüzüyle Yahudi çevrelerle kuşatılmıştır ve onlar şüphesiz Obama'yı çıkarları istikametinde imale etmek ve etkilemek istemektedirler. Diğer yüzüyle de Hüseyin'i hatırlamaya çalışmaktadır. Bununla birlikte, kimse Obama'nın ikinci bir Bush olacağını söyleyemez. Lakin 'yeniden dünyanın liderliğini yapacağız' derken bu hem gayri mümkün ve gayri kabil bir beklenti hem de izin verilmemesi ve geride kalması gereken bir tarihi devreden maada temenni ve beklentidir. Zira, Bush döneminde Amerikan halkının iradesini ele geçirenler halen pusuda beklemektedirler. ABD'nin imajı tamir olduğunda, gücünü toparladığında şüphesiz eski muhafızlar geri döneceklerdir. Ya da deneyeceklerdir. Obama onlar sayesinde gelmiştir, onlar da Obama sayesinde yeniden gelmek isteyeceklerdir. Onlara geçit vermek yeniden dünyanın deje vu yaşamasına (biz bu sahneyi daha önce görmüştük hissi) ve tarihin tekerrürüne neden olacaktır. Dolayısıyla ABD'nin gücünün sınırlanması, öncelikli olarak onun iyiliğinedir. Zira biliyoruz ki güç ifsat eder ve insanın ve devletlerin kimyasını bozar.

Obama, Beyaz Saray'a girerken H ile tırnak içine alınsa bile o Hüseyin gibi konuşmuştur. Keza aylar öncesinde kendisi ve ailesi için Ağlama Duvarı'nda yaptığı dua da Burak Duvarında yapılan dua gibi olmuştur. Zira o Burak'ın sahibinin duasıdır.

"Lord-Protect my family and me. Forgive me my sins, and help me guard against pride and despair. Give me the wisdom to do what is right and just. And make me an instrument of your will." Burak sahibi ve Hüseyin'in dedesi ve seçilmişlerin özü bu duayı Arapça olarak şöyle terennüm etmiştir: Allahümme erine'l hakka hakken verzukna ittibaehu Allahümme erine'l batile batilen verzukna içtinabehu. Allah'ım bana hakkı hak olarak göster ve yolumu aydınlat. Allah'ım bana batılı batıl olarak göster ve onun pençesine düşmekten koru ve kolla. Gelmiş geçmiş günahları bağışlanıldığı halde günde 70 defa istiğfar eden Hazreti Peygamber hidayeti yine sahibinden ve Allah'dan dilemiştir. Obama'nın Filistinli dostu Reşit Halidi, Obama'nın Filistinlilerin duygularını paylaştığını ama duygularına kapılmadığını söylemiştir. Bu bize bir yerlerden tanıdık geliyor ve 'siyasi meselelere hissimizi karıştırmıyoruz' diyen bir siyasetçinin sözlerini hatırlatıyor. Bu sözler şartların sözleri olabilir lakin Hazreti Hüseyin'in hasbi ve ivazsız ve garazsız tavrı ve eylemi değildir. Obama'dan Filistin'in İsa'sı ve Hicaz'ın Hüseyin'i gibi olmasını istiyoruz.

Obama'nın tensip töreni Bush ve Cheney için veda zamanıydı. Cheney burada kamunun önünde Lenin'in son günlerindeki gibi tekerlekli sandalyeye gömülmüştü. Sanki törende dünyayı kana bulamış son Troçkist gibiydi. Bush ise ortağıyla birlikte Irak'ta pabuçla Washington'da da yuhlarla uğurlandı. İncil'de yazdığı gibi, ağacı meyvesinden tanırsınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mevlüt Özcan Arşivi