Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Kıble istikametli yaşamak

Kıble istikametli yaşamak

Hz. Ömer (RA)'in torunlarından ve Emevi Sultanlarından Halife Ömer bin Abdülaziz'in hocası meşhur âlim ve fazıl Said bin Müseyyeb (rahmetullahi aleyh) hazretleri ömrünün son anlarını yaşarken bir ara gözlerini yumar. Etrafındakiler bu zatın ölmek üzere olduğunu anlarlar. Ölürken yönü kıbleye gelsin diye yatağının iki ucundan tutup bu güzel insanın yönünü kıbleye gelecek şekilde çevirirler.

Son bir defa daha gözlerini açan Said bin Müseyyep hazretleri yatağı ile meşgul olanlara:

-Ne yapıyorsunuz? diye sorar.

Derler ki:

-Yüzünüzün kıbleye gelmesi için yatağınızı döndürdük.

Bu cevabı alan Said bin Müseyyeb şu ifadelerle etrafındakilere tarihi sözünü söyler:

-Bir asırlık ömrü geride bırakan Said bin Müseyyeb bunca yıl yüzünü kıbleye dönmemiş de son nefesini aldığı anlarda sizin yardımınızla kıbleye yöneliyorsa yazık olmuş onun kıblesiz geçen hayatına!

Said bin Müseyyeb bu sözlerinden birkaç dakika sonra Kelime-i Şehadet getire getire öbür âlemdeki hayatını yaşamak üzere terk-i dünya eder. Ruhu şad olsun...

Gelelim kendimize...

Kıble istikametli bir hayat tarzımız var mı? Yoksa hayatımıza yazık oluyor demektir.

Müslümanlar ibadetlerini Mescid-i Harama yönelerek icra ederlerMesid-i Haram kıbledir. Kâbe de kıblemizin kalbidir.

Kıbleye yönelilerek yapılan hayırlı ve helâl işlerimizde hayır ve bereket vardır.

Bir iki hatırlatmada bulunalım:

* Zemzemi, kıbleye yönelerek içeriz.

* Kurbanı, kıbleye yönelik olarak ifa ederiz.

* Cenazelerimizi, kıbleye yönelik olarak kabirlerine koyarız.

* İstirahat için yatağımıza çekildiğimizde kıbleye yönelerek yatarız.

Çünkü biliriz ki, kıbleye yönelmek hayatımızın hayır ve bereketidir.

Kıbleye olan saygımızdan dolayı:

* Ayağımızı kıbleye doğru uzatmayız.

* Yıkanırken çıplaklığımızdan dolayı kıbleye önümüzü/arkamızı dönmemeye gayret ederiz.

* İslâm âleminde helâ taşları kıbleye yönelik konulmamasına dikkat edilir. Bunun dikkate alınmadığı yerlerde Müslümanlar yana meylederek ihtiyaçlarını giderirler.

"Yüzünü Mescid-i Haram'a çevir" (Bakara Sûresi, Ayet: 144, 145, 150) emri bir yönü ifade eder. Bu, şu demektir. Kıble bir "nokta" değil bir yöndür. Mescid-i Haram yönü.

Mekke'de olanlar kıblenin kalbi Kabe'ye yönelirler.Uzakta olanlar ise Kâbe cihetine yöneldiklerinde maksat hasıl olur. Çünkü Kâbe'nin sağına-soluna doğru kırkbeş derecelik genişliği vardır. Demek oluyor ki, bilinen Mescid-i Haram tarafına (Kâbe'ye) yönelmek yeterli sayılıyor.

Buradan şu netice çıkıyor:

Müslümanların hayatı hep kıble istikametli geçiyor. Kıbleden kopuk her hayat yazık geçirilen bir ömür dilimi oluyor.

Kıble istikametli bir hayat yaşamamış insanların cesetleri mezara konurken yönlerinin kıbleye çevriliyor olmasının hiçbir önemi olamaz. Bu ancak hayatlarını hep kıbleye yönelik şekilde geçirenler için bir mânâ ifade eder.

Kıble istikametli bir hayat yaşayalım ki, hayatımıza yazık olmasın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mevlüt Özcan Arşivi