Baykal'ın orada ne işi var?

Baykal'ın orada ne işi var?

Seçim çalışmaları boyunca kıyıları “kırmızı” etiketiyle dolaşan Deniz Baykal’ın, seçim sonrasında Güneydoğu’ya duyduğu bu yakın ilgi hangi yatırımın işareti acaba?

Şimdi akılları kurcalayan bir sürü sormak gerekecek ama her zaman olduğu gibi sorular aradığı cevabı bulamayacak.

Çünkü cevap aslında tutarsız siyaset izleyenlerin, milleti kandırmak için çaba sarf edenlerin hareketlerinde gizli…

Biliyoruz ki, Başbakan Erdoğan’ın deyimiyle Sivas’tan öteye zoraki durumlar hariç geçemeyenler “fol”un ve “yumurta”nın olmadığı ama ortalığın bilgi kirliliğinden allak bullak olduğu bir dönemde “öteye” geçme cesareti gösterebiliyorlarsa bunun üzerinde teferruatlı bir şekilde düşünmek gerek.

Deniz Baykal’ın bu “mayınlı arazi” tartışmalarının başından beri izlediği politika hep “hükümet peşkeş çekti” sloganı üzerine kuruldu. Öyle bir atmosfer oluşturuldu ki, kamuoyu gerçekten de bir avuç toprağın Siyonist İsrail’e peşkeş çekildiğine inandı. Öyle ya ülke çok küçük, ülke çok zayıf, ülkenin güvenlik güçleri yok, silahlı kuvvetleri yok, parlamentosu yok, yargı organları yok… Yani yok da yok… Bu AK Parti kafasına göre eline geçirdiği en küçük kara parçasını yine kafasına göre istediğine peşkeş çekiyor ve vatanı satıyor…

Bunların dediğine bakılırsa meclis çatısı altında bir sürü vatan haini var ve bunları milletin neredeyse yarısı seçti…

Seçim öncesinde adını bile bilmediği yerlere gitmeye çekinen Deniz Baykal’ın, mayınlı arazilerin bulunduğu bölgeye gitmesi, iktidar karşıtı medyanın ilgisiyle canlı yayınlarda boy göstermesi, MHP’nin yine aynı konu üzerinden kendisine pay çıkartması, diğer muhalefet partilerinin de bu paya ortak olması… Kısacası hepsi bir tartışma konusu.

Başbakan Erdoğan, beklenen açıklamayı Salı günü gerçekleştirilecek grup toplantısında yapacağını söyledi ve hep birlikte bu konuşmayı bekliyoruz.

Ama ondan önce dikkat çekilmesi gereken bir şey var.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarım ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, Adana milletvekili Prof. Dr. Vahit Kirişçi’nin, mayınlı arazilerin temizlenmesiyle ilgili ortaya atılan spekülasyonlara gösterdiği tepkiye dikkat etmek gerekiyor.

Kirişçi, Genelkurmay Başkanlığı'nın Mardin'de mayın temizliği yaptığını ancak, gerekli cihazın alınacağı yapımcı firmanın fiyatı 3 katına çıkarınca 'Ekonomik değil' diyerek mayın temizlik işinden çekildiğini bildirmişti.

Bu konu elbette ki tartışılacak ama asıl önemli olan ve kamuoyunun belki de en çok merak ettiği şey, Kirişçi’nin şu sözlerinde cevabını buluyor: "Türkiye ile Suriye arasında 877 kilometre uzunluğunda sınır var. Bunun 510 kilometresi 50 yıl önce mayınlandı. Mayınlı alanın genişliği ise 216 kilometrekareyi buluyor. Kıbrıs'ın yüzölçümü 9 bin 251 kilometrekaredir. Bu alan Kıbrıs'ın yüzde 2.3'lük kısmına tekabül etmektedir. Şehit cenazesinde cami avlusunda siyasi slogan attıranlar, Türkiye ile Azerbaycan arasında tezvirat çıkarıp ilişkileri bozmak isteyenler, bilsinler ki şehit kanlarıyla sulanan bu topraklardan bir milimetrekareyi bile peşkeş çektirmek söz konusu değildir."

Mayınların temizlenmesi konusunun yaklaşık 17 yıl önce gündeme geldiğini ve konunun Genelkurmay'a verildiğini hatırlatan Kirişçi, bazı teknik detayları da verdikten sonra, siyasi istismar konusu haline getirilen mesele ile ilgili şu çarpıcı değerlendirmeyi de yaptı: “Yap işlet devret modeliyle de olsa bu işte kararı verecek Genelkurmay, Milli Savunma Bakanlığı, Maliye'dir. Her şeyi emanet ettiğimiz kurullar böyle bir ihaleyle ilgili karar verecektir. Bu konu siyasi istismar yapılmaktadır. Bu ülkede paranın önündeki liranın önüne her yıl bir sıfır ekletenlerin bunu söylemeye hakkı yoktur. Hükümetimiz şehit kanlarıyla sulanan toprakların bırakın 216 kilometrekaresini bir milimetre karesini bile peşkeş çektirmeyi aklından geçirmez."

Şimdi herkes bu sözler üzerinde kafa patlatmalı ve Deniz Baykal’a şu soruyu sormalı: Ortada fol yok, yumurta yok. Sırf siyasi rant elde edeceğim diye insanları kandırmanın neresi ilkeli siyaset. Senin ne işin var orada Baykal. Ne zaman, siyasi çıkarlarını bir kenara bırakıp iyi bir şeyler yapmak için Anadolu’yu karış karış gezmiyorsun?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi