SIZDIRANA DEĞİL YAZDIRANA BAK!

SIZDIRANA DEĞİL YAZDIRANA BAK!

Gün olmasın ki Ak Parti’nin bertaraf edilmesiyle ilgili bir ortadan kaldırma planı ortaya çıkmasın…
Gün olmasın ki Başbakan’ın ortadan kaldırılmasıyla ilgili bir suikast planı ortaya çıkmasın…
Gün olmasın ki bu ülkede mazlum halk için bir şeyler yapmaya çalışan gönül insanlarını ortadan kaldırmak için karalama kampanyaları başlatılmasın…
Bunlar kim?
Dertleri ne?
Neden bu planları yapıyorlar?
Etiketlerine ve yaptıkları görevlere bakıldığında hepsi Türkiye’de saygın kurumların birer memuru görünüyor…
Ama içlerinde öylesine vatan ve millet düşmanlığı var ki; zaman bütün niyetlerini deşifre ediyor…
Ak Parti’den önce her şey tıkırında gidiyordu…
Milletin vergilerini…
Yetimin öksüzün hakkını…
Fakir ve gurebanın payını hiç düşünmeden ceplerine ve midelerine indiriyorlardı…
Oluşturdukları kaos ortamından kan ve gözyaşı üzerinden servet üretiyorlardı…
Bir telefonla hükümetler kurup hükümetler yıkıyorlardı…
Kısacası saltanatları sıkıntısız ve kesintisiz devam ediyordu…
Ve Allah’ın bir kulu çıkıp bunlardan hesap sormuyordu…
Ancak 3 Kasım 2002 tarihi bir dönüm noktası oldu…
Haramzadelerin hortumları kesildi…
İmtiyazları sona erdi…
Servetleri beş para oldu…
İşledikleri failli meçhul cinayetler kâbus oldu…
Masum insanları çürüttükleri cezaevleri şimdi meskenleri oldu…
Devran döndü mazlumların hesapları sorulur oldu…
Ancak yeniden ortaya çıktılar…
Hem de yeni darbe planlarıyla…
Kaç gündür “Ak Parti’yi ve Fethullah Gülen’i bitirme planları”nı okuyorsunuz…
Bir “faili meçhul” durum söz konusu…
En azından kamuoyuna bu şekilde yutturuluyor…
Malum Ergenekon da ilk çıktığında “sulandırma projeleri” devreye girmişti…
Şimdi hem sulandırma hem de bulandırma projeleri devreye girdi…
İki günde bitecek iş 12 günde bitmedi…
Olay basit de kördüğüme getirmek istiyorlar…
Hiç kafaların bulanmasına gerek yok…
İhtimallerden biri imzanın adı geçen albaya ait olduğu…
Bu ihtimal çok kuvvetli…
Öyle olmasaydı soruşturmayı askeri savcılık almazdı bir…
İkincisi albay kamuoyunun karşısına çıkar, “bu imza bana ait değil” derdi…
Ve imza örnekleriyle bunu ispatlardı…
Ortada böyle bir şey yok…
Bir diğer ihtimal delillerin karartılması, yok edilmesi çalışmaları…
Kanaatimce herkes belgeyi, imzayı, albayı konuşurken birileri şu an minareye kılıf bulmakla uğraşıyor…
Bu kılıf bittiği an açıklama yapılacak…
Tabii bu kılıfı da millet yerse…
Eskiden olsaydı belki…
Ama şimdi yemiyor…
Maalesef gerçek bu…
Millet uyandı…
Siz de uyanın darbeciler…
GÜNÜN SÖZÜ
Adaletin kuvvetli, kuvvetlilerin de adaletli olmaları gerekir.
PASCAL

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi