Dünyamızda insan nesli hükümran olduğu günden beri canavarlara oturup ağlamak düşermiş. Derlermiş ki; niye biz değil de onlar?
Halbuki fark etmez: havada, karada, denizde, toprağın altında zulüm icra ediliyor. Ha kanatlılar, ha dört ayaklılar, ha da iki ayaklılar.
Ben uçan kaplumbağayı severim. Tozlu yollarda fink atan balıkları çok takdir ederim.
Kendi hakkını korumaktan, gerekirse o yolda can vermekten çekinenlerden nefret ederim.
Yoruldum galiba dağları sırtımda taşımaktan. Amma mola vermeyi hak ettiğimi sanmıyorum.
Korkakları, pısırıkları, hımbılları görmediğim zaman rahatlıyorum. Sizin de rahatınız gür olsun.
BöYLE DEMOKRASİ NERDE GöRüLMüŞ
TSK olmadı hukuktan olsun
Bir darbe olsun da guguktan olsun
Olmadı abuktan sabuktan olsun
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Geçit yoktur köprü başı tutulmuş
Milli iradeye kaşlar çatılmış
Yüce meclis bir kenara atılmış
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Hak hukuk var deme emre itaat
Laik anlayışta budur icraat
çektirin hizaya eyleyin tadat
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Var ise yok ise sözde laiklik
Tartışa, tartışa usandık bıktık
İkide bir kapıyı vurur tık, tık
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Kurallar var anayasa yazı var
Bunlar sözde kalır, kurdun kozu var
Adım atsan laikliğin dozu var
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Kuruya laiklik, yaşa laiklik
Var dünya durdukça laiklik
çorbaya, ekmeğe, aşa laiklik
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Laiklik hakimdir her dem gündeme
O var iken hürriyetim var deme
Bilmem bu kaçıncı bedel ödeme
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Aç başını amma kıçını örtme
Mağdur ol, maruz kal şikâyet etme
İlköğretim oku ileri gitme
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
Tanrıverdi çok söyleme kızarlar
Ceza görür demokratik yazarlar
Düzen nizam bir kalemde bozarlar
Böyle demokrasi nerde görülmüş?
MURAT TANRIVERDİ 17.03.2008
--------
Tüm yollar karanlık dehlizden geçerdi
Emsali görülmemiş baykuşlar uçardı
Balıklar susuzluktan dehşeti yaşar