Y. Bülent Bakiler

Y. Bülent Bakiler

Rauf Orbay’ın Kâzım Karabekir Paşa’ya mektubu

Rauf Orbay’ın Kâzım Karabekir Paşa’ya mektubu

Millî Mücadelemizin bir numaralı lideri, kahramanı Mustafa Kemal Paşa’dır. Bu, kesinlikle doğru. O olmasaydı, bugün belki de yüz bin veya iki yüz bin km2’lik bir toprak üzerinde sıkışıp kalacaktık. Bulgaristan’da, Yugoslavya’da, Yunanistan’da olduğu gibi, mutlaka binlerce camimiz, hanımız, hamamımız, sebilimiz, kervansarayımız...yıkılmış gitmişti. Doğru! Doğru! Doğru! Yalnız, Kâzım Karabekir Paşa’mızın da diğer Millî Mücadele kahramanlarımızın da haklarını inkar etmemek lazım. Bana göre, Karabekir Paşa olmasaydı veya 1919 yıllarında, İstanbul hükümetinin tarafını tutsaydı, Mustafa Kemal Paşa da Atatürk olamazdı.
Peki! Kâzım Karabekir Paşa’yı, Rauf Orbay’ı, Ali Fuat Cebesoy Paşa’yı idam etmek talebiyle, neden İstiklâl Mahkemesine verdiler?
Ben de bu soruyu, eski İstanbul Milletvekili Tahsin Demiray’a, Ankara’daki evinde sordum. Bana dedi ki:
-”Millî Mücadele kahramanlarımızı mümkün olduğu kadar bire indirmek istediler. O şanlı mücadeleyi anlatan NUTUK‘tan başka bir kitap olsun istemediler. Nitekim Karabekir Paşa’nın 1.171 sayfalık İSTİKLÂL HARBİMİZ isimli meşhur kitabını bu düşüncelerle toplatıp yaktılar. Paşanın evindeki bütün tarihi belgeleri bunun için çuvallara doldurup götürdüler. Ama gerçekleri gizleyemediler. Yanlış yaptılar!”
Geçen yazılarımın birisinde belirtmiştim. Ben, Atatürk üzerine yazılan kitaplardan sadece 87’sini (seksen yedi) okuyabildim. Katiyyen bir ayıklama yapmadım. Mesela CHP Edirne Milletvekili Şeref Aykut’un KAMALİZM isimli kitabını okudum: Kamalizm, bütün dinlerin üstünde bir yaşamak dinidir!” diyor, 6 oku Kamalizm dininin 6 şartı olarak gösteriyordu. Osman Nuri Çerman’ın KEMALİZM kitabını okudum. “Kur’an’a, NUTUK’tan bölümler ilâve edelim!” diyordu. Eski bakanlarımızdan Rıza Nur’un 4 ciltlik HAYAT ve HATIRATIM isimli kitabını da utanarak, iğrenerek inceledim. vs. vs.
Bana göre, Atatürk’ün hiçbir dini vasfı yoktur. O bir insandır ama bizim deha derecesinde kahramanlarımızdan biridir. İnsan olduğu için yanlışları da vardır. Nitekim Karabekir Paşa’ya tavrı, baştan sona kadar yanlıştır. Şimdi ben burada NUTUK’la İSTİKLÂL HARBİMİZ’in karşılaştırılmasını nasıl yapabilirim? Sadece bir konu üzerinde durmak istiyorum. Karabekir Paşa’nın 1.171 sayfalık kitabının sonunda Rauf Orbay’ın 4 Temmuz 1941 tarihli bir mektubu var. Rauf Orbay, Atatürk’le birlikte Samsun’a, Erzurum’a, Sivas’a giden çok faziletli devlet adamlarımızdan biri. Eski Bahriye ve Nafia Bakanımız. Eski Başbakanımız. TBMM Başkan vekilimiz. Rauf Orbay’ın o mektubundan anlıyoruz ki, “Mustafa Kemal Paşa’yı Millî Mücadele için şarka davet eden Karabekir Paşa’dır. Erzurum Kongresini, M. Kemal Paşa, daha Erzurum’a gelmeden Karabekir Paşa hazırlamıştır. Rauf Orbay’ı ve Mustafa Kemal’i Kongreye üye olarak kabul ettiren Karabekir Paşa’dır. Gümüşhane temsilcisi Zeki Bey’in M. Kemal Paşa’ya “Kordonunu ve üniformanı çıkar da gel. Diktatörlükten korkarım” itirazını Karabekir Paşa önlemiştir. M. Kemal Paşa’yı ordudan istifaya Karabekir zorlamıştır. Ve İstanbul hükümeti M. Kemal Paşa’nın yakalanıp gönderilmesini istediği ve onu azlettiği halde K. Karabekir Paşa mevcut hükümetin emrini dinlememiştir. Çok üzgün ve çaresiz olan M. Kemal Paşa’nın huzuruna çıkarak:
-”Paşam demiştir. Bundan evvel olduğu gibi bundan böyle de 15. Kolordumla birlikte emrinizdeyim!”
M. Kemal Paşa, sendeleyerek Karabekir Paşa’nın boynuna sarılmış yanaklarından tekrar tekrar öpmüştür!”
NUTUK’ta bunlardan tek satır bile yok. İşte bunun içindir ki, Sivas’ta avukatlık yazıhanemi, yıllarca 2 resim süsleyip durdu: Ergenekon’dan çıkışımızı temsil eden resimle, K. Karabekir Paşa’nın çerçeveli bir fotoğrafı.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Y. Bülent Bakiler Arşivi