Ekrem Kızıltaş

Ekrem Kızıltaş

Yönetmeliklerden çektiğimiz!..

Yönetmeliklerden çektiğimiz!..

Hiçbir şeyden çekmedik yönetmeliklerden çektiğimiz kadar desek yeridir.

Kanunlarda yer almasına gerek olmayan detayları düzenlemek için kullanılması gereken yönetmelikler, yıllardır ensemizde boza pişirmek için kullanıldı çünkü.

Yüksek Öğretim Kurumları Kılık Kıyafet Yönetmeliği sayesinde, yıllardan beridir üniversitelerde başörtüsü yasağı uygulandı mesela. Hem de yönetmelik, okullara başörtüsü ile girmekte ısrar eden öğrencilere yönelik olarak sadece disiplin müeyyideleri uygulanmasını amir olduğu halde...

Kanun var bahanesiyle, yönetmeliğe dayanarak kızlarımızı üniversite kapılarından kanun-dışı bir şekilde iç eri sokmayan zihniyet, aynı yasağı daha katı bir şekilde ilk ve orta öğretimde de sürdürüyor. Hem de daha uzun yıllardan beri...

Yüksek öğretimle ilgili kılık kıyafet yönetmeliği, nasıl sadece başörtüsü ile alakalı hususları ile dikkat çekiyorsa, ilk ve orta öğretimle ilgili olan yönetmelik de sadece başörtüsü yasağı ile dikkat çekiyor.

Sözkonusu yönetmelik, özellikle kız öğrencilerle alakalı birçok hususa değinse de, uygulamada esas alınan tek şey, sadece 'kız öğrencilerin başlarının mutlaka açık olması gerektiği' hususu...

Oysa yönetmelik okunduğu takdirde, okul idarecilerinin dikkat etmeleri gerekirken, kaale bile almadıkları çok daha başka hususlar olduğu dikkatlerden kaçmıyor...

Amaçları, "(...) Okullarda; a. Yönetici, öğretmen ve diğer görevlilerle öğrencilerin, Atatürk İnkılap ve ilkelerine uygun, (...)sade bir kılık kıyafette olmalarını sağlamak. b. Kılık kıyafette birlik, bütünlük, uyum ve düzen sağlamak. Ve c. Öğrencilere kılık kıyafet yönünden toplumumuzun özelliklerine uygun tavır, tutum ve alışkanlıklar kazandırmak, olarak belirtilen, 'Millli Eğitim Bakanlığı ile diğer bakanlıklara bağlı okullardaki görevlilerle öğrencilerin kılık kıyafetlerine ilişkin yönetmelik' ilköğretimdeki kızlarımızın giyimiyle alakalı olarak şöyle diyor:

"Kız öğrenciler: Siyah önlük giyerler, beyaz yaka takarlar. Okul içinde baş açık, saçlar temiz, düzgün taranmış olur. Saçlar, uzun olması halinde örülür veya arkaya toplanarak bağlanır."

Aynı yönetmelik, lise ve dengi okullarda okuyan kız öğrencilerin kıyafeti ile alakalı olarak da şu hükümleri ihtiva ediyor:

"Kız öğrenciler: Okulca seçilen bir renkte vücut hatlarını belli etmiyecek şekilde, yırtmaçsız, kolsuz ve diz kapağını örtecek boyda bir forma giyerler. Bu forma içine, mevsimin özelliklerine göre formayla uyum sağlayacak şekilde, kapalı yakalı uzun veya yarım kollu bluz veya kazak giyerler. Okul içinde baş açık, saçlar temiz ve düzgün taranmış olup uzun olması halinde örülür veya arkaya toplanıp bağlanır. Makyaj yapılmaz, kaşlar alınmaz, tırnak uzatılmaz ve cilalanmaz. Yüzük, küpe, kolye, iğne ve bilezik gibi süs eşyası takılmaz."

İlk ve ortaöğretimde okumakta olan kız öğrencilerle ilgili olarak bu yönetmeliğin hangi hükümleri titiz bir şekilde uygulanıyor dersiniz?..

Yönetmelik 'baş açık' demenin yanında, mesela 'vücut hatlarını belli etmeyecek şekilde...diz kapağını örtecek boyda forma' diyor...

Hepimizin bildiği gibi, yönetmelikte bulunan hükümlerden en titiz şekilde uygulananı, başın açık olması ile ilgili olanıdır...

Peki ama neden?..

Eğer yönetmelik mutlaka uyulması gereken bir şeyse, sadece bir hükmü titizlikle uygulanırken diğerleri nasıl es geçilebiliyor?..

Yönetmeliğin 'baş açık' bölümü ile ilgili aşırı hassasiyet gösteren birtakım çevreler, neden diğer hükümler hususunda ağızlarını açma ihtiyacı bile hissetmiyorlar?..

Üzerinde düşünmeye değer... Hem de derin derin...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ekrem Kızıltaş Arşivi