İki gün önce, Hürriyet gazetesi, güzel bir Gaziantep eki yayımladı. Onu, büyük bir dikkatle, zevkle, heyecanla okudum. Gaziantep’in 2010 yılında, ulaştığı büyük başarıları görünce, misilsiz bir sevinç duydum. Bana göre Kültür Bakanlığımız, bazı şehirlerimizin mükemmel gelişmelerini, büyümelerini, zenginleşmelerini bir kitap halinde bastırmalı, Milli Eğitim Bakanlığı da bu çalışmaları, bütün okullarımızda, çocuklarımıza göstermelidir. “Eller Ay’a biz yaya!” kötümserliğinden başka nasıl kurtulabiliriz? “Hatta PKK kamplarındaki elleri silahlı, bacakları şalvarlı teröristlere, bomba yerine, Gaziantep iş dünyasının elde ettiği büyük başarıları anlatan o kitaplar atılmalı. Niçin diyeceksiniz:
Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer diyor ki: “Gaziantep son 7 yılda, Türkiye’nin en fazla gelişen, hatta gelişmekte rekor kıran şehirlerimizden biri oldu. 2010 yılında, Türkiye’nin büyüme ortalaması %7 düşünülmüştü. Gaziantep, 2010 yılında %15-16 büyüdü. 2010 yılında ihracatımızın 4 milyar $ olmasını hedeflemiştik. Bu hedefe ulaştık. Cumhuriyetimizin 100. yılında, ihracatımız 30 milyar $ olacaktır. Şu anda 163 ülkeye ihracat yapıyoruz. Türkiye’de, en fazla ihracat yapan şehirler arasında 6. sıradayız. Ekonomik krize 7. sırada girmiştik. Kriz döneminde 6. sıraya yükseldik. 10 yıl önce, bir tek fuar alanımız yoktu. Son on yılda 40 fuar düzenledik. 2012 yılında, yeniden 12 fuar hazırlayacağız. Son 3 yılda TUBİTAK’a gönderdiğimiz proje sayımızda %300 artış oldu!”
Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Mehmet Aslan’ın açıklaması da şöyle: “Toprağımız, hem yeterli derecede büyük değil, hem de tarıma elverişli sayılamaz. Bu bakımdan insanımız, el sanatlarına ve ticarete yöneldi. Şu anda, 7 bine yakın imalathanemiz yanında, 1100 adet de küçük, orta ve büyük ölçekli firmamız var. Türkiye’de üretilen her şeyi biz de üretiyoruz. Yılda, kendi kapılarımızdan 4 milyar $ ihracat yapıyoruz ama, Türkiye’nin diğer kapılarıyla birlikte ihracatımız 7.5 milyar $’dır. Son üç ayda 30 ülkenin büyükelçileri ve ticaret heyetleri şehrimize geldiler. Gaziantep, sanayi ve ticaret açısından bölgemizin birinci şehridir.
SANKO Holding Genel Müdürü Abdülkadir Konukoğlu da çok önemli açıklamalarda bulunuyor: “Türkiye, Gaziantep ve Sanko birlikte beraber büyüyecek.”
2020 yılında, Gaziantep, Türkiye ekonomisinin 5.’si olacak. Sanko olarak, 2010 yılında, enerjiye ağırlık verdik. 2011 yılında enerjiye 300 milyon, ambalaja da 100 milyon $ yatırım yapacağız. Vakfımız, 1500 üniversite öğrencisine burs veriyor. Ayrıca her yıl, 60 bin kişiye gıda yardımı yapıyoruz. Bugüne kadar, 18 okul yaparak MEB’e teslim ettik.
Ortaokuldan sonra, babamın atölyesinde işe başladım. Ustalarım bana 6 ay yer süpürttüler. Şimdi, Genel Müdür koltuğundayım.”
İş adamı Eyüp Baktık diyor ki: Dedem, tek kamyonla, Gaziantep’ten Adana’ya yük taşırmış. Bugün biz, 320 TIR’la, Gaziantep’i, dünyaya taşıyoruz. 2009 yılında 30 milyon TL ciro yaptık. Asıl büyük artış 2011 yılında olacak.
Güneydoğu Halıcılar Odası Bşk. Selahattin Kaplan: “Dünya halı üretiminin üçte birini Gaziantep sağlıyor. Yılda 240 milyon m2 halı dokuyoruz. Bunun 160 milyon m2’sini ihraç ediyoruz. 80 milyon m2 halımız da Türkiye’de pazarlanıyor.”
İş adamı Ahmet Şireci: “15 yaşımda iken, havlu ve iplik satarak işe başladım. Şimdi 4 ayrı fabrikada 1300 işçi çalıştırıyorum. Yılda 20 bin ton akrilik iplik üreterek iç ve dış pazarlarda satıyoruz.”
Hüseyin Nakiboğlu: “Ameliyat ipliğinde, dünya markası oluyoruz!”
Halil Tepe: “Ayda 32 milyon çocuk bezi üretiyor %70’ini ihraç ediyoruz.”
TUSAF Yönetim Kurulu Bşk. Erhan Özmen: “2009 yılında 1 milyon 850 bin ton un ihracıyla Kazakistan’dan sonra dünya ikincisi olduk.”
Yerim dolduğu için devam edemiyorum.
“Bir yılda, şu kadar asker, bu kadar polis öldürdük!” diye övünenler utanmalıdırlar. Gaziantep bizim gurur âbidemizdir.