Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Parçalanırsak imha oluruz

Parçalanırsak imha oluruz

Türk halkının en büyük handikapı (çıkmazı) dürüst idarecilerini seçmedeki acziyetidir. Yalan yanlış reklâm ve propagandalara aldanan halkımız isabetli seçimlerde bulunamamaktadır. Son elli yıla dönüp bakacak olursak, zalimlerin zulmü, hainlerin ihaneti, kandırılmışların felâketi manzarasını görürüz. Ülkemizde herşey iflâs etmiştir.

Gelinen nokta, yerli işbirlikçileriyle düşmanlarımız ülkemizde çok sinsi bir soykırım uygulamaktadırlar.

Sessiz ve derinden icra edilen soykırımın ne tür usullerle yapıldığını arz ediyorum:

1- İnsanların temel ihtiyacı olan ekmeği beyazlatmak için içine katılan madde kanser yapmaktadır. Ülkemizde kanser vak'aları önü alınmaz boyutlara ulaşmıştır. Böyle olması sistemli çalışmanın neticesidir.

2- Sebze, meyve ve tahıllarda hormon ve kimyevî maddeler millet olarak varlığımızı tehdit eder boyutlardadır. Bu korkunç bir soykırımdır. Türk halkı göz göre göre zehirlenmektedir. Ülkede Tarım Bakanlığı vardır; lâkin birilerinin rant kapısı olmaktan öteye bir fonksiyonu yoktur.

3- Servet ve şehvet fahişeliği kafalara yerleştirilmiştir. Kafaları ve kalbleri bu hırsa kapılanlar düşmanların gönüllü köleleri olurlar. Para kazanmak hırsıyla gıda maddelerindeki ve içeceklerdeki aromalar, renklendirici maddelerle halkımız zehirlenmekte önü alınmaz hastalıklarla milletimizin sağlığı bozulmaktadır. Sağlığı bozulan bir millet sentetik ilaçlarla kobay olarak kullanılmaktadır. Bu da bir soykırım metodu olmuştur.

4- Yurtdışından ithal edilen etlerin önemli bir bölümü domuz etidir. Bununla ahlâksızlık yoluyla soykırım metodu icra edilmektedir.

5- Ülkemizde uzun yıllardır tereyağının zararlarından, margarinlerin faziletinden (!) reklamlar yoluyla bahsedilmektedir. Bu yalanlara halk inandırılmıştır. Ölçülü tereyağı ve zeytinyağı kullanan toplum sağlıklı toplumdur.

6- Bilhassa basın-yayın organlarıyla, enjekte edilen kültürle, moda ve çeşitli reklâm ve propaganda yollarıyla halkımız korkunç ve çok aşırı tüketim hastalığına mübtelâ edilmiştir. İsraf yoluyla mevcut müsbet değerler felç edilmiştir.

İsraf maddî ve manevî potansiyeli bitirir. Bütün güzel hasletleri alt-üst eder. Yıkar, sömürür. Orijinali kaybettirir. Sahtelikler ön plana çıkar. İflasa götürür. Bu öyle bir belâdır ki, bitirmekle yetinmez, aynı zamanda süründürür. Yeni nesillere sirayet eder. Topyekûn helâke götürür.

Aşırı tüketim yolu olan israf da enjekte edildiği topluma yapılan bir çeşit soykırım metodudur.

Demek oluyor ki, halkımız beslenme ve aşırı tüketime zorlanma yoluyla sinsî bir soykırımla karşı karşıyadır.

Boyalı, kimyalı, aromalı, hormonlu, zehirli ve haram gıda maddeleri ve içeceklerle uzun vadeli bir soykırıma maruz bulunmaktadır. Bunun sonu millî bir felâket ve çöküştür. Aklımızı başımıza alalım. Bari geleceğimiz olan neslimize yazık etmeyelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mevlüt Özcan Arşivi