Cüneyt Arvasi

Cüneyt Arvasi

Bölge bayisi miyiz?

Bölge bayisi miyiz?

Kuzey Afrika’da olup bitenler sadece öncü sarsıntılardan ibarettir.
Büyük deprem yoldadır.
Afganistan’dan başlayacak olan kırılma, İslam coğrafyasını baştan sona kat edecek ve Fas saraylarının duvarlarına dayanacaktır.
Batının istila orduları, kukla rejimleri, kapitalizmin bölgedeki kaleleri hep bu fay hattının üzerinde duruyor.
Peki, durduk yere bize ne oluyor?
Yüz milyonlarca Müslümana, batının suni demokrasisini teklif ederek neyi değiştirebiliriz?
Eğer gücün yetiyorsa ataların gibi gel kurtar bizi diyeceklerdir.
O “altyapı” bizde olmadığına göre...
Bir yakamız Amerika’nın diğer yakamız da Avrupa’nın elindedir.
Nefes almakta bile zorlanıyoruz.
Irak, orada duruyor...
Irzına geçilen 450 bin Müslüman kadın ve çocukla, katledilen bir buçuk milyon insanla, her köşesini kurutan dehşetengiz bir soygunla, gittikçe büyüyen mezarlıklarıyla, yirmi dört saat yağmalanan petrol kuyularıyla ve paramparça edilmiş toplumuyla iflah olmaz bir yerdir artık.
Rezil siyaset tablosunun figürü olan Celal Telabani, kel başa şimşir tarak gibi başkanlık koltuğunda oturuyor.
Batı demokrasisinin özgürleştirdiği Irak işte budur.
Afganistan mevzuuna ise hiç girmeyelim.
Sahi Mısır’a gidip ne diyoruz?
-“Batının değerlerini alıp yutun yoksa zor durumda kalırsınız!” cümlesinin kibarcasıdır.
Sular durulduğunda o toprakların asıl sahiplerinin vereceği cevap yüzümüzü kızartabilir.
Vaktiyle Cezayir halkına karşı da Fransa desteklenmişti...
Hâlbuki o halkların talepleri açıktır.
Şunu söylüyorlar;
-“Batı, öncelikle İslam coğrafyasını istiladan vazgeçmeli ve işgal ordularını geri çekmelidir.”
-“İslam coğrafyasında yaptığı soygun ve katliamlara derhal son vermelidir.”
-“Kukla rejimlerinin arkasından çekilmelidir.”
-“İslam dünyası, kendi sorunlarını kendisi çözmelidir.”
Batı, bu şartları kabul eder mi?
Mümkün değil!
O halde büyük deprem için geri sayım devam edecektir.
Tersinden bakıp yerimizi bulalım;
Biz Batı’ya destek olmak zorunda mıyız?
Cevabı belli...
Bu durumda bir şey yapmamak en etkili siyasi modeldir.
Mısır halkına iletilmek üzere cunta mareşallerini ziyaret edip “çözümü batı demokrasisi içinde bulunuz!” mesajı bırakmak pek şık olmadı.
Muhatap ve mesaj doğru değildi.
O cunta illetini, Mısır’ın ve diğerlerinin kalbine saplayan batı değil miydi?
Son derece hassas bir dönemden geçerken o meşum yanlışa düşmemek gerekiyor.
Eğer Osmanlı bakiyesi topraklarda ittihat ve terakki formülleri ilaç olsaydı cümleten abad olmuştuk.
Başbakan Erdoğan’ın, Batı’nın askeri müdahale ihtimali karşısında sergilediği sert tutum, Türkiye’nin eğilimini yansıtmaktadır.
Kısacası, milli bakışımızın özetidir.
Evet, aynen öyle!
Batının bölge bayisi değiliz.
Onların değerlerini İslam dünyasında pazarlamak işimiz olmamalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cüneyt Arvasi Arşivi