Erdal Şafak

Erdal Şafak

Bir dizi öyküsü

Bir dizi öyküsü

SABAHTAN MEKTUP
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün üç ay önce (13-16 Şubat tarihleri arasında) yaptığı İran gezisinin önemli gündem maddelerinden biri de iki ülke arasındaki sınırda mazot kaçakçılığı yapanların İran güvenlik güçlerince öldürülmesiydi.
Ellerinde bidonlarla sınırı geçen vatandaşlarımıza yaylım ateşi açılıyordu İran tarafından. Hem kaçakçılar, hem de atları vuruluyordu.
Ve geriye yığınla trajik öykü kalıyordu.
Haber Müdürümüz Burak Artuner, "Bu öyküleri neden bir dizide toplamayalım" dedi. Destek verdim. Ve üç arkadaşımızı bölgeye gönderdik: Acar muhabirimiz Bülent Ergün, usta fotoğrafçımız Kutup Dalgakıran ve
Mehmet Yamandağ.
Mehmet ayrı bir paragrafı hak ediyor. Fazlasıyla.
Ben bildim bileli Mehmet Yamandağ, SABAH'ta. Gece ekibimizden. Akşamın bir vakti sessiz sedasız gelir, gecenin ileri saatlerine kadar yine sessiz sedasız işini yapar ve bir gölge gibi süzülüp gider. Yıllardır hep böyledir.
Mehmet'in bir özelliği de Doğu Anadolu'yu avucunun içi gibi bilmesidir. Çünkü oralı.
Burak, mazot kaçakçılarıyla bağlantı kurabilmek için Mehmet'in bölgedeki ilişkilerinin işe yarayabileceğini düşündü ve ekibe onu da kattı. İyi de yaptı.
Sonuçta ortaya -bana göre- son zamanların en iyi dizilerinden biri çıktı.
Zaten SABAH'ın dizilerdeki üstünlüğünü anlatmaya gerek yok.
"Sınırda ölümle dans"tan sonra hepsi de ses getirecek yeni dizilerimizi devreye alacağız.
Sağlıklı ve mutlu bir hafta dileğimle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erdal Şafak Arşivi