Abdullah Yıldız

Abdullah Yıldız

Namaz çağıltısı

Namaz çağıltısı

ülkemizin son yıllarda tanık olduğu en kapsamlı, en kuşatıcı ve kucaklayıcı sivil aydın inisiyatifi olan Namaz Gönüllüleri Platformu’nun başlattığı “Namazla Diriliş Seferberliği”, ikinci yılını doldurmak üzere olmasına rağmen hızından, çoşkusundan hiçbir şey kaybetmediği gibi; son üç ayda daha da katlanarak canlı bir ivme kazanmış ve adeta bir çağlayana dönüşmüş bulunuyor, elhamdülillah.
Her türlü parti, hizip, grup anlayışının üzerinde sadece “namaz için namaz” ilkesi ile yola çıkan Namaz Gönüllüleri, ülkemizi karış karış dolaşarak; namaza susamış gönülleri namazla buluşturmaya, namaz kılanların namazlarının farkına varmalarını sağlamaya ve hayatımızı namazla yeni baştan ihya ve inşa etmeye yönelik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu durum halkımızın büyük ilgi ve iştiyakına mazhar olurken, namazın insanları kendisinden alıkoyduğu “fahşâ ve münker”den (29/45) beslenen kötülük odakları bu gelişmeden rahatsız olmaya başladılar. Bu ülkede İslâm adına yapılan her faaliyeti ‘irtica’, İslâm’ın emrini yerine getiren her müslümanı ‘mürteci’ ve hatta İslâm’ın bizzat kendisini ‘gericilik’ diye damgalamaya alışkın şeytani medyanın namazdan rahatsız olması beklenen bir durum doğrusu. Mekke’deki sömürü çarkından nemalanan Ebû Cehil ve avanesi, daha İslâm’ın ilk yılında Rasûlüllah’ın(s.) namazını bu sebeple engellemeye kalkmıştı (Alak/9-10). Medyen ve Eyke’nin zorbaları da, kendilerini uyaran Hz.Şuayb’ın(s.) namazını en büyük tehdit ilan etmişlerdi (Hûd/87).
Tabii, bize düşen, kutlu elçilerin adımlarını izlemek, namazı tehlike gibi görenlerin de hidayete ermelerine; namazla tevhidi gerçekliğe ve dolayısıyla gönül huzuruna ulaşmalarına vesile olmaktır.
Geçen hafta boyunca sevgili Ahmet Bulut ve saygıdeğer Abdulaziz Kutluay hocalarımla birlikte Malatya-Sivas-Urfa-Hatay hattında gerçekleşen “Namazla Diriliş” programları büyük coşku ve yoğun katılımlara sahne oldu hamdolsun. Programımıza katılan tüm namaz aşıklarına selam olsun!
Salı akşamı Malatya/Darende’de idik. Zengibar kalesi, Somuncu Baba külliyesi gibi zengin tarihi-kültürel mirası ve Günpınar şelalesi, Tohma kanyonu gibi harika coğrafi güzellikleri ile bizi adeta büyüleyen Darende’nin namaz aşkı, şevki ve çağıltısı gönüllerimize inşirah verdi. Bu inşiraha vesile olan Güldeste Derneği’ni, yöneticilerini ve onlara destek olanları candan tebrik ediyorum. Ayrıca Darende’yi madden ve manen ihya eden Osman Hulusi Efendi Vakfı ve yöneticilerini de kutluyorum.
çarşamba akşamı ise Darende’nin hemen yanındaki Sivas/Gürün’de idik. Şuğul kanyonu ve Gökpınar gölü ile coğrafi güzellikte Darende’den hiç aşağı kalmayan Gürün’de; Eğitim-Bir-Sen ve Diyanet-Sen başta olmak üzere tüm sivil kuruluşların katılımı, müftü beyin ve belediye başkanının yakın desteği ile gerçekleştirilen programa halkın gösterdiği ilgi gerçekten büyüktü. Salonda yer kalmayınca gençlerin sahneye doluşmaları, diğer izleyicilerin sahne ve kapı önüne kadar yığılmaları, yakın-uzak köylerden insanların koşup gelmeleri bizleri hayli duygulandırdı doğrusu.
Cumartesi akşamı Urfa/Siverek’te idik. Siverek’e hakim merkezi bir mekan olan Kale’deki çay bahçesinde açık havada icra ettiğimiz toplantı her bakımdan görülmeye değerdi. Bir bölümü sandalye bulamayıp çimenlerin, kumların üzerine oturan iki bini aşkın kadın-erkek, genç-yaşlı kardeşimiz, havanın tam kıvamında olmasının da etkisi ile üç saat boyunca, hiç yerlerinden kalkmadan ilgi ile dinlediler konuşulanları. Anadolu Gençlik’in mükemmel organizasyonunda görev alan özel giyimli gençlerin gayretleri ise gerçekten takdire şayandı. Dinleyicileri karşılama, yerleştirme, zamanlama ve ses düzeni gibi konularda profesyonelce hareket eden AGD yönetimini candan kutluyorum.
O arada, Urfa’daki Hz.Eyyub(a.s) Camii ve şifa bulduğu su kuyusunu, Halîlürrahman (İbrahim a.s) Camii ve Balıklıgöl’ü; Antakya’da ise Habîbünneccar Camii, türbesi ve mağarasını görme imkanı bulduk, hızlıca. Adı geçen kutlu nebilerin, elçilerin -kesin olmasa da- o mekanlarda, en azından civar topraklarda verdikleri Tevhid mücadelesini ve bu yüzden başlarına gelenleri tezekkür ve tefekkür edip daha bir kamçılandık ve namaz gönüllüleri olarak daha yapacak çok işimiz olduğunu idrak ettik.
Pazar günü, gündüz Hatay/Reyhanlı’da, akşam ise Antakya’da programlarımız vardı. Reyhanlı Ufuk Eğitim Derneği’nin daveti ve organizasyonu ile gerçekleşen programdan, kardeşlerimiz çok memnun olduklarını ifade ettiler. Ama bizi asıl memnun eden ise Ufuk-Der’in güzel çalışmaları oldu. Antakya’da ise; salona sığdırmakta zorlandığımız namaz sevdalıları, sırılsıklam ter içinde kalmalarına rağmen üç saat boyu yerlerinden ayrılmadılar. Programı düzenleyen Altıneller Derneği’ne teşekkürler.
İnanıyoruz ki, “Namazla Diriliş Seferberliği”, millet ve ümmet olarak yıllar yılı beklediğimiz ve özlediğimiz külli inkılabın gerçekleşmesine vesile olacaktır. Ne mutlu bu vesileye vesile olanlara!
-
DAVET: 31 Mayıs 2008 Cumartesi, saat: 18.00’de, Kırıkkale’de, Makro Sineması Konferans Salonu’nda Dursunali Taşçı ve M.Emin Genç kardeşlerimle birlikte “Namazla Diriliş”i konuşacağız inşaallah. Kırıkkaleli kardeşlerimizi bekleriz.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Yıldız Arşivi