Cevdet Kara

Cevdet Kara

Acı ama gerçek: Davutoğlu'ndan itiraf

Acı ama gerçek: Davutoğlu'ndan itiraf

18.03.2012 tarihli “Sayın Davutoğlu’na Önerimdir” başlıklı köşe yazımı buranın okuyucuları bilir…

Bilmeyenler yeniden okuyabilir…
Ne demişiz bu köşe yazımızda…
Davutoğlu’nun “Esed’i yönetimi devretmeye ikna etmeliyiz” sözüne karşılık…
Hep birlikte hatırlayalım…

“Esed'in bu koltuğu bırakmayacağı aşikâr...
Onun kendi rızasıyla bırakıp gideceğini düşünmek de biraz saftiriklik olur...
Hele onu bu gevşek ambargolarla ne olduğu belli olmayan muhalefetle devirmeyi düşünmek de saflığın ötesinde bir şey olur...

Yani Esed'siz çözüm düşünenler ancak hayal âleminde rüya görmüş olurlar...
Bu nedenle daha reel çözümler ortaya konarak...
Daha fazla insanın ölmesine, yaralanmasına, tutuklanmasına ve mülteci konumuna gelinmesine engel olunacak öneriler ortaya konulmalıdır...
Suriye'ye barış ve demokrasiyi getirmenin...

Savaşı durdurup insan hak ve özgürlüklerini tesis etmenin yolu Esed'i dışlayarak değil bizatihi içine dâhil ederek olacağını artık Sayın Davutoğlu başta olmak üzere herkesin anlaması gerekir...
Bu vesile ile Suriye'de kanın durması ve normalleşmenin de sağlanması için;
Beşşar Esed'in ilk dönem için seçimsiz başkanlığının devam ettirilmesi...
Yeni oluşacak yapının ülkeyi bölünmekten kurtarıp herkesi kucaklayacak bir düzenlemeyi içermesi...
Demokrasinin kör topal olsa da yürümeye çalışmasının sağlanacağı yeni bir öneriyle gitmek gerekir...

Yani Esed'in kendine çekidüzen verecek bir zamanı, muhalefetin de örgütlenmesini sağlayacak silahsız bir ortamı sağlayacak bir önerinin olması Suriye'deki savaşı daha çabuk sona erdirecektir...
Karşılıklı silahların susturulup ateşkes ilan edilmesinin altyapısı hazırlanırken buna mukabil...
Mültecilerin geri dönmesinin sağlanması...
Muhaliflere örgütlenme imkânının verilmesi...
Tutukluların serbest bırakılması da ayrıca sağlanmalıdır...
Tüm bunların Esed'siz olacağı düşünülmediğine göre Esed'li formüller üzerinde durulmalıdır...
Bu nedenle Suriye'nin dışlandığı ve doğrudan Esed'in devrilip yönetimden düşürülmesiyle alakalı bütün formüller de derhal askıya alınmalıdır...
Böylelikle;
Bu süre zarfında muhalefet silahsız örgütlenmesini sağlayarak bir sonraki seçime hazırlanma imkânı bulacak...
Esed de belki de yaptıkları hata ve yanlışları telafi etme imkânı bulacak...
Esed'in daha binlerce insanı öldürüp ülkeyi tarumar edip gitmesindense kansız ve zarar vermeden bir 5 yıl daha iktidarda kalıp onu halkoyuyla göndermeyi sağlamak daha akılcı bir çözüm yolu olarak düşünülmelidir...
Hudeybiye Barış Antlaşması'nın temelinde, Suriye ve Suriye üzerinde etkin ülkelerin de içinde olacağı yeni bir müzakere yöntemi bu işi daha da kolaylaştıracaktır...
İki ihtimal var...
Ya Esed halkını soykırımdan geçirmeye devam ederek binlerce insanı katledip kendini de bitirerek bu işi sonlandıracak...
Ya da kendisine fırsat tanınıp bir beş yıl daha iktidarda kalması sağlanarak akıllanması beklenecek...”

Aylar önce Suriye ile ilgili dış politikanın doğru olmadığını buradan bağıra bağıra söyledik ama dikkate alan olmadı…
Dikkate alan olmadığı gibi bugüne kadar yüzlerce insan öldü ve hala ölmeye devam ediyor…
Bunun vebali kimin boynunda…
Sadece Esed mi?


Şimdi Sayın Bakan çıkıp itiraf ediyor…
“Başarısız olduk.” diye…

Dünyanın neresinde bir ülke başkanının diktatör olsun veya olmasın kendi eliyle iktidarı devrettiği…

Son uçak kazasıyla (ki kaza değildi) “Esed’in Türkiye’ye çok büyük bir gol attığını” hakeza yine söylemiştik…

Ama aynı politikalar devam ediyor…

Buradan bir kez daha hatırlatmak istiyoruz…

Eğer Hükümet Suriye ile ilgili gerçekten çözüm arıyorsa…
Çözümü yukarda yeniden hatırlattık…


Devletlerarasında küs olmaz…
Kin olmaz…
Komşularımızla yaşanan her sorun kanlı terör örgütünün ekmeğine yağ sürüyor…
Onu biraz daha palazlandırıyor…
Suriye de patlayan her bomba sadece orda değil bir de burda can alıyor…

Umarım bu defa akl-ı selim galip gelir…
Dış politikada savaş yerine barış rüzgârları eser…
Kesilen görüşmeler yeniden başlar…
Ve oynanan bu küresel oyun tüm kirliliğiyle sona erer…

Böylelikle…

Hem biz, hem komşularımız daha güvende ve daha mutlu olur…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cevdet Kara Arşivi