Abdullah Yıldız

Abdullah Yıldız

Namaz “Tevhid Eylemi” Bayram da “Vahdet Eylemi”dir

Namaz “Tevhid Eylemi” Bayram da “Vahdet Eylemi”dir

Namaz ibadetinin bir “Tevhid Eylemi” olduğunu, kitap yazarak anlatmakla yetinmedik; her fırsatta bu sütunda ve farklı zeminlerde hep dillendirip durduk. Kitapta ele aldığımız üzere, cemaatle kılınan namazlarla Cuma ve Bayram namazlarının müminlerin vahdetine vesile olduğunu da hep vurguladık. 

Bu Ramazan Bayramında hamdolsun Türkiye’de bir ilk yaşadık. Sultanahmet Camii ve meydanında yaklaşık 100 bin kişi ile coşku dolu bir Bayram Namazı kıldık. Namaz Gönüllüleri Platformu ve Mihrab Gönüllüleri Platformu olarak, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez hocamızın Sultanahmet’te kıldırdığı Bayram Namazına, 40 kadar sivil kuruluş adına destek verdik ve tarihi bir güzellik yaşadık.
 Böylesine geniş katılımlı ve coşkulu bir Bayram namazı, Namaz Gönüllülerinin hep hayallerini süslüyordu. Bilindiği gibi Efendimiz (s) Medine’de Bayram namazlarını Mescid-i Nebevi’nin 500 metre yakınındaki “Musalla”(Namazgâh)’da bütün Müslümanlarla birlikte kılmış; bu namaza çocukların ve kadınların da gelmelerini söylemiş, hatta özürleri olan kadınların da gelip geriden hutbeyi dinleyerek dualara iştirak etmelerini istemişti. Böylece bütün Müslümanların bayram coşkusunu aileleri ve din kardeşleriyle birlikte yaşamalarını sağlamıştı. İşte, bizim asıl amacımız bu nebevî sünnetin ihyası idi ve elhamdülillah Rabbimiz, böyle bir çığırın ihyası için ilk adımı atmayı Namaz Gönüllülerine lütfetti.
Namaz Gönüllüleri Platformu olarak, yedi senedir Türkiye’nin her köşesinde binlerce “Namazla Diriliş” programı gerçekleştirdik ve bu programların organizasyonunda 300’e yakın ulusal ve yerel kuruluş bize destek oldu. Halkımızı namaza teşvik etmeyi ve “namaz bilinci” kazandırmayı merkeze alan çalışmalar yaptığımız için, bütün sivil ve resmi kuruluşlarımızdan hep destek gördük. İstanbul’da bu çağrımıza destek veren 40 kuruluşumuza da müteşekkiriz. Özellikle Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez hocamız ve İl Müftüsü Rahmi Yaran hocamız başta olmak üzere, organizasyonda canla-başla çalışan Abdurrahman Dilipak ağabeyimize ve tüm Diyanet ve Belediye mensuplarına da minnettarız. Yıllardır devam eden Bayram namazı programlarını iptal edip Sultanahmet’e koşan vakıf ve dernekler ile Bayram sabahının seherinde hatta gece yarısında yollara dökülüp Sultanahmet Camii’ni ve meydanı dolduran, dahası civar illerden hatta Kütahya ve Manisa’dan koşup gelen tüm kardeşlerimize yürekten teşekkürler ediyoruz. Allah ecirlerini zayi etmesin ve fazlasıyla karşılarına çıkarsın.
Evet, bu sene 100 bin kişiyle omuz omuza namaz kıldığımız için Rabbimize hamdediyoruz! Ama biz bununla yetinemeyiz. İlk kez böyle bir organizasyonun yapılıyor olması sebebiyle bazı eksikliklerimiz oldu; inşallah sonraki bayramlarda bu telafi edilecektir. Bayram tatili nedeniyle İstanbul’un yarıdan fazlası boşalmıştı; duyuru için zamanımız azdı; Sultanahmet’in ulaşım ve park sorunu vardı… Bunlara rağmen 100 bin kişinin Bayram namazına iştiraki elbette iyi bir başlangıç. Ama inanıyoruz ki, bu eksiklikleri giderebildiğimiz takdirde bir sonraki Bayram namazı inşallah 1 milyon kişiyle kılınacaktır.  
İki ay sonra gelecek olan Kurban Bayramı’ndan başlayarak Bayram namazlarının her şehrimizdeki en büyük ve çevresi geniş tek camide kılınması için şimdiden kolları sıvamalıyız. Türkiye’nin farklı yörelerinden, Sultanahmet’teki muhteşem Bayram namazı haberini alıp bizi arayan her kardeşimiz, aynı organizasyonu kendi şehirlerinde yapma arzularını beyan ettiler. Onlara söylediğimiz ve sizlere de söyleyeceğimiz şu: Şehrin kapasitesi en fazla ve etrafı açık, ulaşımı da kolay olan camiini seçin ve şimdiden kadın-erkek, yaşlı-genç herkesi Bayram namazı için oraya yönlendirin. Hepsi bu kadar! Elbette sivil kuruluşlarımız bu çalışmayı yaparken, il müftülüklerimiz de okunacak Bayram Hutbesi ve namaz sonunda yapılacak olan duanın, müminlerin gönüllerini coşturması için hazırlık yapacaklardır.
Bugün Türkiye ve Dünya Müslümanlarının her zamankinden daha fazla coşkuya, kardeşliğe, birliğe, birbirlerini sevmeye ve kucaklamaya ihtiyaçlarının olduğu bir zor dönemden geçiyoruz. Müslüman dünya da bu bilinçle bu Bayram namazında meydanlara sığmadılar. Modern dünya ve sömürgeciler Müslümanları ne kadar parçalamaya çalışsalar da biz Cami’lerde, Musallâ’larda ve Namazgâh’larda yan yana, omuz omuza ve el ele olacağız. Esasen, Efendimizin (s), Hicret’in ikinci yılında 10-15 bin nüfuslu Medine’de 1000-1500 Müslümanın tamamını Mescid’in dışında açık alanda toplayıp Bayram namazı kıldırması, birlik-beraberlik mesajının ötesinde manalar da taşır: Müşrik (putperest) Arapların, Yahudilerin ve Münafıkların İslâm aleyhinde ittifak edip desiseler çevirdikleri bir hengâmda namazla yekvücut olduğunu göstermek, dosta da düşmana da oldukça anlamlı mesajlar verir. Hacda, Kabe’yi tavaf ederken remel yapılması yani erkeklerin pazılarını şişirerek sert ve hızlı adımlarla yürümeleri de böyle bir güç gösterisi amacına yöneliktir. Günümüzde Modern Putperestliğe, Siyonizm’e ve onların Münafık işbirlikçilerine karşı Müslümanların namazlarda saflarını sıklaştırmaları gerekiyor, vesselâm.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Yıldız Arşivi