Son gün­ler­de ya­şa­nan uçak ka­za­la­rın­da top­lam 6 pi­lo­tu­muz şe­hit ol­du. Ba­zı­la­rı “Ho­ca­lar bi­zi ge­ri bı­rak­tı­” di­yor­lar. Ho­ca­lar si­zi ge­ri bı­rak­ma­dı, her za­man ted­bir­li ol­ma­nı­zı söy­le­di. Her za­man ile­ri­ci ol­ma­nı­zı em­ret­ti.

BA­KI­MI­NI­ZI DÜ­ZEN­Lİ YA­PIN​

Ben de­di­ko­du­la­ra ma­hal ve­re­cek ko­nuş­ma­lar­dan sa­kı­nı­rım. Ama “Ho­ca­lar bi­zi ge­ri bı­rak­tı, ge­ri bı­rak­tı ge­ri bı­rak­tı” di­yor­lar. 

Ku­r’­an’­da “Kâ­fir­le­re kar­şı eli­niz­den ge­len gü­cü ha­zır­la­yı­n” buy­ru­lu­yor. Ho­ca­lar si­ze bu aye­ti oku­du. O za­man sü­rek­li kon­trol edin mo­tor­la­rı­nı­zı, yağ­la­rı­nı­zı, ba­kım­la­rı­nı­zı. Vak­ti ge­çen­le­ri de­ğiş­ti­rin. Bu ayet bu­nu söy­lü­yor. Ho­ca­lar si­zi ge­ri bı­rak­ma­dı ar­ka­daş. “Ey İna­nan­lar ted­bi­ri­ni­zi alın. Al­lah si­ze ted­bir­li ol­ma­nı­zı em­ret­ti­” buy­ru­lu­yor. 

Son kazada 2 pilotumuz daha şehit oldu. Çok üzüldük. Önce “Atladılar, kurtuldular” diye haber geldi. Sonra “Biri kayıp, diğeri kurtuldu” sonra “İkisi de şehit oldu” diye haber geldi. Bu uçakların vakti geçmiş herhalde tam bilmiyorum. 

Önceki hafta 4 tane, son olarak 2 tane şehit daha. Kimi “Uçakların vakti geçmiş” diyor kimi “Şu” diyor, kimi “Bu” diyor.

VATANIMIZI, NAMUSUMUZU, DİNİMİZİ KORUYACAK GÜCÜMÜZ

Her dakika uçak düşüp pilot ölür mü?! Hem de en vasıflı 2 pilotumuzmuş bu kardeşlerimiz.  En vasıflılardanmış. Devamlı böyle insanlar gidiyor. Bunlar kolay yetişmiyor. Bunlar vatanımızın ihtiyacı. Bunlar milli servetimiz. Bunlar bizim vatanımızı, dinimizi, namusumuzu koruyacak gücümüz. Tamam, ecelleridir, şehitlik herkese nasip olmaz, büyük mertebedir kabul ediyorum. Ama Allah da bize “Tedbir alın” diye emrediyor kardeşim. 

Ho­ca­lar si­zi ge­ri bı­rak­ma­dı, ho­ca­lar si­ze ile­ri­ci ol­ma­nı­zı em­re­di­yor. Ayet­ler si­ze ba­kı­mı­nı­zı iyi yap­ma­nı­zı, ted­bi­ri­ni­zi iyi almanızı, bu ci­haz­lar­da en ufak bir arı­za ih­ti­ma­li var­sa ye­ni­len­me­si­ni, de­ğiş­me­si­ni söy­lü­yor. 

İslam’ı yaşamıyoruz

Bü­tün mil­let bu ver­gi­le­ri or­du­muz, as­ke­ri­miz güç­lü, kuv­vet­li ol­sun di­ye ve­ri­yor. Bun­dan do­la­yı­dır ki yet­ki­li­le­re Al­lah rı­za­sı için ri­ca edi­yo­ruz. 

İçi­miz ca­yır ca­yır ya­nı­yor de­vam­lı. 

Ta­bi iş ka­za­la­rı da ay­rı. Son ola­rak yi­ne 5 ta­ne şe­hit var. Bi­ri gö­le düş­tü, bi­ri­nin üs­tü­ne du­var düş­tü. Ra­su­lul­lah (Sal­lal­la­hu Aley­hi ve Sel­lem) du­var eğik­se du­va­rın ya­nın­dan hız­lı ge­çer­di. Ya­ni sün­ne­ti se­niy­ye, ted­bir, ted­bir, ted­bir üze­ri­ne ka­im­dir. Bu ne­dir, her gün 5-6 ta­ne in­san ölü­yor. İs­la­m’­a gö­re iş yap­mı­yo­ruz. İşi­mi­zi sağ­lam yap­mı­yo­ruz. 

GAVURUN ASFALTI SAĞLAM

“Al­lah'ın sa­na­tı ki, o Al­lah her yap­tı­ğı­nı sağ­lam yap­mış­tı­r” buy­ru­lu­yor. Gök­te bin­ler­ce se­ne­dir çat­lak var mı?! Ni­ye se­nin yap­tı­ğın he­men çat­lı­yor kar­de­şim?! Se­nin as­fal­tın ni­ye 2 se­ne­de bir de­ği­şi­yor, ga­vu­run as­fal­tı 20 se­ne de­ğiş­mi­yor kar­de­şim?! Bu âlem için “Her şe­yi sağ­lam ya­pan Al­la­h’­ın sa­na­tı­dı­r” di­yor Ku­ran-ı Ke­rim. Rab­bim sa­na ör­nek ol­sun di­ye yap­tı­ğı iş­le­ri sağ­lam yap­mış. Dağ­lar dev­ril­mi­yor, de­re­ler dur­mu­yor, de­niz­ler ku­ru­mu­yor. Onun tu­zu de­ğiş­mi­yor, bu­nun ta­dı de­ğiş­mi­yor. Al­lah na­sıl bir dü­zen kur­muş! Ta­mam, fa­ni­yiz, şu­yuz, bu­yuz ama 5-10 se­ne git­sin ba­ri yap­tı­ğı­nız iş, 5-10 se­ne git­sin ya­hu! Onun için, ca­nı­mız yan­dı, üzü­lü­yo­ruz. Şe­hit­le­ri­mi­ze rab­bim­den rah­met­le­ri­ni ni­yaz ede­rim.

CEN­NET HA­ZIR, BEK­Li­YOR

Ku­r’­an’­dan son­ra en sağ­lam iki kay­nak Bu­ha­ri ve Müs­lim sa­hih ha­dis­te be­yan edi­yor. Ce­hen­nem­den en son çı­ka­cak adam kö­mür gi­bi çı­ka­cak. 

Ha­yat ır­ma­ğı­na atı­la­cak, fi­liz gi­bi ye­ni­den bi­te­cek. Çün­kü ima­nı var. Gü­nah­-la­rı çok ol­du­ğun­dan en son o kal­mış. 

Al­lah mu­ha­fa­za ey­le­sin. Ama yi­ne de Ha­san-ı Bas­ri Haz­ret­le­ri “Keş­ke o ben ol­sa­m” der­di. Çün­kü “O­nun ce­hen­nem­den çı­ka­ca­ğı ga­ran­ti. 

Ya ben iman­sız ölür­sem hiç çı­ka­ma­ya­ca­ğı­m” der­di. Onun için “Ne bo­zuk adam­mış bu­” de­me­yin. Ne ola­ca­ğı­mız da bel­li de­ğil.

ADAM SÜ­REK­Lİ İS­Tİ­YOR

En son bu adam çı­kı­yor. Bi­zim üm­met­ten de­ğil es­ki üm­met­ten. De­li­kan­lı su­re­tin­de cen­ne­te gir­me­yi bek­li­yor. Cen­ne­tin de ne­re­si ol­du­ğu­nu bil­me­di­ği için bir ağaç gö­rü­yor ile­ri­de. Ye­şil­lik, se­rin­lik, su da var. “Cen­net bu­ra­sı her­hal­de. Ya Rab­bi be­ni şu ağa­cın al­tı­na gön­de­rir­sen da­ha bir şey is­te­me­m” di­yor. 

Gi­di­yor ora­ya. Bi­raz se­rin­li­yor, din­le­ni­yor. Ba­kı­yor ile­ri­de da­ha bü­yük bir ağaç, şen­lik­ler fa­lan gö­rü­yor. “Ya Rab­bi be­ni ora­ya ka­dar ulaş­tır­san da­ha bir şey is­te­me­m” di­yor. Bu se­fer ora­ya ka­bul olu­nu­yor. Yi­yor, içi­yor. 

Gü­zel­ce ağaç al­tın­dan se­rin­li­yor. Son­ra ses­ler işi­ti­yor. “Ner­den ge­li­yor bu ses­le­r” di­ye so­ru­yor. “Cen­net­ten ge­li­yo­r” di­ye ce­vap­lı­yor­lar. 

Adam “Ya­hu ben da­ha dı­şar­da mı ge­zi­yo­rum. Ben de ce­hen­nem­den çık­tım, cen­ne­te gir­dim zan­ne­di­yo­ru­m” di­yor. Son­ra “Ya Rab­bi be­ni cen­ne­te gir­di­rir­sen da­ha da bir şey is­te­me­m” di­yor. Al­lah za­ten onu cen­ne­te gön­der­mek için çı­kart­tı. 

Ara­da ça­dır kur­du­ra­cak de­ğil ama cil­ve ya­pı­yor ona. 

SO­NA KA­LAN DO­NA KAL­MAZ

Rab­bi­miz “Am­ma da gad­dar adam­mış­sın. Bir şey is­te­mem de­din ama is­tek­le­rin bit­mi­yo­r” bu­yu­ru­yor. Adam en so­nun­da cen­ne­te gön­de­ri­li­yor. Cen­ne­te gi­rer­ken Al­lah ona “Gir cen­ne­te. 10 dün­ya ka­dar sa­na yer ver­sem ye­ter mi?” bu­yu­ru­yor. Adam ka­fa­yı yi­yor şaş­kın­lık­tan. So­na ka­lan do­na ka­lır mi­sa­li cen­net­te sı­kı­şa­cak yer arı­yo­rum zan­ne­di­yor. 

Adam 10 dün­ya­yı du­yun­ca “Sen âlem­le­rin Rab­bi­’sin ben­le dal­ga mı ge­çi­yor­su­n” di­yor Al­la­h’­a. İş­te Efen­di Haz­ret­le­ri “Bu adam bu ka­dar yan­lış adam ol­ma­sa ka­lır mıy­dı en so­na?” der­di. 

Ya­ni Al­lah dal­ga ge­çer mi?! Adam şa­şı­rı­yor, bu­na­lı­ma gi­ri­yor. 

ENA­Yİ­LİK ET­ME­YE­LİM

Rab­bi­miz ada­ma “Ce­hen­nem­den en son çı­kan sen­sin. Cen­net­te en az yer ka­za­nan sen­sin. Ama sa­na da 10 dün­ya ka­dar yer ve­ri­yo­ru­m” bu­yu­ru­yor. Hep­si ma­mur köşk, sa­ray. Dün­ya­nın 4’te 3’ü su, 4’te 1’i ka­ra. Ka­ra­nın da 4’te 3’ü ka­ya, çöl. Dün­ya­nın kaç­ta ka­çı ma­mur be! On dün­ya ka­dar yer hep­si köşk, sa­ray. 

Val­la­hi Bu­ha­ri, Müs­lim ha­di­si. Mu­ham­med Mus­ta­fa (Sal­lal­la­hu Aley­hi ve Sel­lem) ya­lan söy­le­mez. Cen­net ha­zır, adam­la­rı­nı bek­li­yor. 

Ena­yi­lik et­me­ye­lim. Ba­zı­la­rı da “Cen­net­te, ce­hen­nem de içi­miz­de­” di­yor. Bu ne bi­çim saf­sa­ta­dır. Bı­ra­kın bu fel­se­fe­le­ri. Hep­si­nin ye­ri ay­rı­dır. Al­lah cen­ne­ti­ne na­sip ey­le­sin in­şal­lah.  

Ayet-i Kerime

De ki: "Siz bizim için iki güzellikten (şehidlik veya zaferden) birinin dışında başkasını mı bekliyorsunuz? Oysa biz de, Allah'ın ya Kendi Katından veya bizim elimizle size bir azap dokunduracağını bekliyoruz. Öyleyse siz bekleyedurun, kuşkusuz biz de sizlerle birlikte bekleyenleriz. (Tevbe Suresi, 52)

Hadis-i  Şerif

Şehit, ölüm acısı duymaz, kabirde üzülmez, kıyametin dehşeti, hesap, mizan, sırat onu rahatsız etmez, doğruca Cennete gider. [Beyheki]