Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Davranışlarımız niyetimize tabidir

Davranışlarımız niyetimize tabidir


Hz. Peygamber “Yapılan işler niyetlere göre değerlendirilir” buyurmaktadır. Yani niyetlerimiz bir yerde davranışlarımızın arka bahçesidir. Ortaya koyduğumuz tutum ve davranışlarımızın her zerresi bir niyete tabidir. Kişilerarası ilişkilerimizde görünene göre karar verir ve insanların davranışlarına bakarak kimlikleri hakkında çıkarımlarda bulunuruz. Niyetlerimizin muhafaza edildiği arka bahçe ise umuma kapalı bir alandır ve bu alana sadece biz girebiliriz.
İslam kişinin niyeti ile davranışının tutarlılığını dikkate alır ve yaşamlarını bu denge üzerine kurabilen müminlerden övgü ile bahseder. Nitekim İslam’a inanmadıkları halde çıkarlarını hesaba katarak inandıklarını iddia eden münafıklar inkar edenler kategorisinde yer almış ve bu tavırları ile aslında kendilerini kandırmışlardır. Çevremizde niyetleri habis olduğu halde iyilik çığırtkanlığı yapan insanlar vardır, bu kimseler istedikleri kisveye bürünerek insanları kandırmaya çalışırlar. Fakat niyetleri onları yaşamlarının bir kesitinde mutlaka ele verir ve insanların güvenlerini kaybederler.
 
Niyetlerimizin çıkış noktası kalptir, bir şeye karar verirken buradan hareket ederiz. Kalp evimizde konaklayan niyetlerimiz önce duygularımıza daha sonra da davranışlarımıza ve ifadelerimize yansır.
Kalp evinde başlayan niyetlerimize aklımız irademiz ve bütün azalarımız dâhil olur. İyiliğin büyüğü küçüğü yoktur. Doğru olan en küçük zerrenin dahi büyük değeri vardır. İnsanlara zarar verecek küçük bir taşı ortadan kaldırmanız niyetinizin bir göstergesidir ve müminin bu davranışı Resulullah tarafında övülmüştür. İyi niyetle yapılan hiçbir iş zayi olmaz. Kişi eğer niyet ettiği şeyi, Allah’ın rızasını kazanmak için yaparsa onun bu eylemi ibadet olur. Mümin kötü bir eyleme meyletmiş fakat geri adım atmışsa bunun da bir mükâfatı vardır... Rabbimiz kişinin hatadan cayması karşısında da onu mükâfatlandırarak iyiliğe teşvik etmektedir. 
 
Abdullah İbni Ömer, Ömer İbni Abdülazîz’e yazdığı mektupta şöyle demiştir: “Şunu iyi bil ki, Allah Teâlâ’nın kuluna yardımı, kulun niyeti kadardır. Kimin niyeti tam olursa, Allah’ın ona yardımı da tam olur. Niyeti ne kadar azalırsa, Allah’ın yardımı da o kadar azalır.”
 
Uzun sözün kısası; iyi ya da kötü her şey, niyetlerimizin birer sonucudur. O yüzden niyetimizi değiştirmeden iyiliğin galibiyetini sağlayamayız.
 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi