Başkentgaz aboneliği sona eren sayaçta kalan gazı kaçtan geri alıyor?

Başkentgaz aboneliği sona eren sayaçta kalan gazı kaçtan geri alıyor?

Başkentgaz’ın mevcut aboneliğini sonlandırıp yeni abonelik açtıran vatandaşa depozito iadesi yapmadığı gibi sayaçta kalan gazı, sattığı tarihten alıp, yeni sayaca bugünkü fiyattan yüklediği ortaya çıktı. 

Ankara'da doğalgaz hizmeti veren özel firma Başkentgaz’ın mevcut aboneliğini sonlandırıp yeni abonelik açtıran vatandaşa depozito iadesi yapmadığı gibi sayaçta kalan gazı, sattığı tarihten alıp, yeni sayaca bugünkü fiyattan yüklediği ortaya çıktı. 

VATANDAŞA HER TÜRLÜ ZARAR

Bu durumdaki bir vatandaş, zamanında Başkentgaz’a depozito olarak ödediği 300 doları geri alamadığı gibi sayacında kalan gazdan da zarar etmiş oluyor. 

Yazarımız Ferit Atmaca, bu bilgiyi köşesinden şöyle aktardı:

"Vakti zamanında TOKİ’den aldığı ev tamamlanınca mevcut oturduğu evini boşaltıp, buraya taşınmaya karar veriyor. 
Başkent Doğalgaz AŞ’nin kapısını çalıp, mevcut aboneliğinin yeni adrese taşınmasını istiyor.

Yeni adresi aynı ilçe sınırları içinde olmasına rağmen, “olmaz” cevabını alıyor: “Yeniden abone olmalısınız.”

“Neden?” diye sorunca, aldığı cevap şu oluyor:

“Mevcut aboneliğiniz kartlı, yeni abonelikler ise faturalı oluyor, bu yüzden ordan oraya aktarım mümkün değil.”

Bunun üzerine, çaresiz “Peki ne yapalım, yeni abonelik açın” deyip, kapanacak olan aboneliği için vakti zamanında ödediği 300 dolar depozitonun tarafına ne zaman ödeneceğini soruyor.

Başkentgaz yetkilileri, “ne depozitosu”, “ne 300 doları” cevabını veriyor.

Olayı anlamazlıktan gelen yetkililere, “Ya kardeşim, ben bu aboneliği yaparken benden ‘güvence bedeli’ olarak 300 dolar depozito almadınız mı, onu istiyorum işte” diye açıklık getiriyorsa da, sonuç değişmiyor.

Firma yetkilileri, bunun depozito olmadığını, geri ödenmemek üzere alındığını söyleyip, ödeme yapmıyor.

Bunu da yutan vatandaş, “Peki bari” diyor: 

“Sayacımda 350 metreküp gaz var, bunu yeni sayacıma aktarın.”

Aldığı cevap yine olumsuz: “Olmaz”.

bas.jpg-Neden?

Yapamıyoruz işte.

Bunun üzerine “parasını verin o zaman” diyor ve aldığı “o olur işte” cevabıyla birazcık olsun rahatlıyor ki, o da kısa sürüyor.

Başkentgaz yetkilisi vatandaşa aynen şöyle soruyor:

“Dayı sen bu 350 metreküp gazı hangi tarihlerde almıştın?”

Vatandaş: Neden soruyorsun evladım?

Başkentgaz yetkilisi: Ödemeyi o tarihteki gaz fiyatından yapacağız da…

Vatandaş: Neee???

Başkentgaz yetkilisi: E öyle, bugün fiyat farklı, kurumumuz zarar eder. 

Evet, aralarında özetle bu diyalog geçiyor.

Neticede vatandaşa, sayacında kalan 350 metreküp doğalgaz için 350 TL civarında bir ücret belirleniyor, bunun da bir süre sonra PTT kanalıyla ödeneceği söyleniyor.

Bugün Başkentgaz doğal gazı metre küpü 1.60 TL’den satıyor. Bu fiyata göre 350 metre küp doğal gaz 560 TL ederken, Başkentgaz vatandaşın sayacında kalan gazı yaz aylarındaki fiyattan geri alıyor. 

Aynı vatandaş, yeni aboneliğine illa ki gaz almak isteyeceğinden, örneğin Başkentgaz’ın kendisinden 1 TL’den aldığı 350 metre küp gaza 560 TL ödemek zorunda kalacak.

Tüm bunların üzerine vatandaşa bir de, “borcu yoktur yazısı” almak için gittiği Büyükşehir Belediyesi’nde asfalt parası çıkmış.

Bilmem kaç yılında, evinin bulunduğu binanın önündeki yol asfaltlanmış, onun parasıymış.

Daha anlatıyordu ki, “yeter dayanamayacağım” deyip, kalktım.

***

Değerli okurlar, lafı eğip bükmeyeceğim: 

Gerek Büyükşehir’in hanelere çıkardığı “asfalt parası”, gerekse Başkentgaz’ın vaktiyle abonelerden topladığı “güvence bedeli” ile “sayaçta kalan gazı alındığı dönem fiyatından ödeme” uygulamasının kabul edilir hiçbir tarafı yoktur.

Vatandaşın ifadesiyle “haraç”tır, “soygun”dur. 

Büyükşehir’in Melih Gökçek döneminden kalma “asfalt parası” zorbalığının, mahkemenin iptal kararına rağmen vatandaşın karşısına bugün halen çıkarılıyor olduğundan yeni Başkan Mustafa Tuna Beyefendi haberdar mıdır?

İnanıyorum ki, bilse, buna müsaade etmez, etmemeli.

Başkentgaz’a gelecek olursak:

Ankara Büyükşehir’in, yani kamunun elinde iken, 2013’te özelleştirilmiş ve Torunlar Gıda’nın olmuş bir şirket.

Her ne kadar özel bir şirket ise de, devlet vatandaşını özel şirketlere ezdirmemelidir. 

Yukarıda anlattığım olayda büyük bir haksızlık vardır. Bu haksızlığın hesabı öbür dünyada nasıl verilir, hiç düşünülmüyor mu bu? 

Ve devletimiz bu haksızlığa dur deyip, mağduriyetlerin giderilmesini, yeni hak gasplarının oluşmamasını sağlamalıdır."

Yazının tamamını okumak için TIKLAYIN 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum