Cevher İlhan

Cevher İlhan

12 Mart’ın 40. yılında…

12 Mart’ın 40. yılında…

Darbelerin yargılanma(ma)sı tartışmalarının darbe ve postmodern darbelerin yıldönümlerine rastlaması anlamlı.

Bu açıdan, üzerinden yarım asır geçen 27 Mayıs kanlı ihtilâlinin, 30 yıl geçen 12 Eylül darbesinin, 14 yıl geçen 28 Şubat “postmodern darbesi”nin sorgulanmadığına dair sorularının sorulduğu sürecin, 12 Mart muhtırasının 40. yılına denk gelmesi, düşündürücü…
Bu vaziyet, Türkiye’de darbelerin yargılanmadığının, darbecilerin hesaba çekilmediğinin en açık ifâdesi. Ve garip olan, Türkiye’nin 17 kez 100’e yakın maddesi değiştirilse de son otuz yılda hâlâ yamalı muallel “darbe anayasaları”yla yönetilmesi... Oysa Türkiye’nin son dönemde çokça sözü edilen “ileri demokrasi”ye ulaşması için öncelikle “darbe anayasası”nın antidemokratik tortularından arındırılması gerekiyor.
AKP iktidarının “Âcil Eylem Plânı”ndan seçim beyannâmelerine, hükûmet programlarına kadar vaad edip, son referandum sonrasında rafa kaldırıp askıya alarak yine seçim sonrasına bırakıldığı gibi, ne yazık ki “yeni demokratik sivil anayasa” sürekli erteleniyor, öteleniyor…

HİÇBİRİ HESÂBA ÇEKİLMEDİ…
Bir başka garâbet, darbelerin ve darbecilerin bu süreçte bir türlü yargılanmaması. 27 Mayıs’ın “sembolik” de olsa yargılanması bir tarafa, yüzbinlerce vatandaşı işkenceden geçiren 12 Eylül darbecilerinin bir türlü sorgulanmaması…
Sekiz buçuk yıl boyunca, başta 27 Mayıs cuntasından 12 Eylül darbesine, 12 Mart’tan 28 Şubat postmodern darbesine bütün darbelerin, demokrasi inkıtalarının ve darbecilerin yargılanması lâfı hep edildi. Ne var ki hiçbiri ciddî olarak hesaba çekilmedi.
En çarpıcısı da, “demokratikleşme” söylemiyle peşpeşe “açılımlar”ı başlatıldığı vetirede, özellikle AKP iktidarında, düşünülen, plânlanan, “darbe günlükleri”ni yazan, ancak bir türlü fiiliyata geçirilmeyen “darbe ortamına zemin hazırlamalar”ın tek tek soruşturulmasına mukabil, millet irâdesinin temsilcisi Meclislerin kapısına kilit vuran, hükûmetleri alaşağı eden, “demokrasiye balans ayarı vermek için” tankları sokaklarda yürüten, yüzbinleri fişleyip “irticacı” diye mağdur eden, demokrasiyi katleden örtülü darbelere bir türlü sıra gelmedi!
Kamuoyu bu istifhamın içinde. Darbeyi plânlayanlar kadar darbeleri dayatanlar hakkında da yargılama süreci başlatılmadığı sürece de istifhamlar devam edecek…
Bu hususta, 28 Şubat dayatmasına mâruz kalan 54. hükûmetin İçişleri Bakanı Akşener’in daha önce dikkat çektiği gibi, “teşebbüs halinde hayal edip, ‘böyle bir şeyi yapsak ne olur?’ diye düşünenler”in yargılanmalarının yanısıra, “plân safhası”nı aşan, fiiliyata dökülen darbe cinâyetlerinin de operasyon kapsamına alınması, “28 Şubat sürecinde Başbakan’a sövenler”le “27 Nisan gece yarısı e-bildirisini hazırlayanlar”ın da yargılanması, büyük önem kazanıyor…

“28 ŞUBAT’A SORUŞTURMA YOK”!
Sahi, 28 Şubat niçin yargılanmıyor? Bir iktidar partisi milletvekilinin ikrarıyla, “bir İsrail projesi” olduğu için mi? Ya da bir zamanların “Büyük Ortadoğu Projesi” eşbaşkanı Erdoğan’la birlikte Amerika’daki Yahudi kuruluşundan “cesâret madalyası” alan Çevik Bir’in “İsrail’deki silâh fabrikasına” yahut AKP’ye yakın şirketlerde “danışmanlık” yaptığından mı? “ABD’nin stratejik vizyonu”nu övüp “AKP iyi yolda” methiyelerinden dolayı mı?
Gerçekten, doğrudan AKP iktidarını hedef aldığı söylenen 27 Nisan e-bildirisi niçin sorgulanmıyor? Dahası, bildiriyi yazana “üstün hizmet madalyası” takılıp trilyonluk zırhlı arabayla ödüllendirilmesinin sebebi nedir? “AKP’ye yüzde 10-15 oy sağladığı” için mi?
Ortada eylemleriyle, binlerce belgelesiyle, suçüstü zâbıtlarıyla açıkça işlenen 12 Mart muhtırasından 27 Nisan e-bildirisi neden bir türlü muahaze edilmiyor?
Sonra, “özel yetkili savcılığın Gölcük’te ele geçirilen belgeler ışığında 28 Şubat darbesiyle ilgili soruşturma başlattığı” haberlerine karşı, Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen’in “Belgelerdeki ‘28 Şubat sürecine’ ilişkin evrakların incelemesine devam ediliyor, herhangi bir soruşturma yok” âcil açıklamasının sebebi nedir? 28 Şubat, 27 Nisan, dokunulamaz mı?
12 Mart’ın üzerinden 40 yıl geçti, 28 Şubat’ın üzerinden de mi 40 yıl geçmesi bekleniyor?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cevher İlhan Arşivi