Fatih Akkaya

Fatih Akkaya

Kalsın!

Kalsın!

Önceki gün…

Hem de Hükümet’e yakın bir gazete olan Star’da köşe tutmuş liberal yazarlardan Eser Karakaş, ilginç bir yazı kaleme aldı.

Liberal demokratlarla-muhafazakar kesimin “ilişkisinden” bahsediyor yazar.

“28 Şubat’ı çok özledim” başlıklı yazısında Karakaş:

28 Şubat sürecinde liberal demokratların dindar kesime yönelik baskıcı devlet uygulamalarının karşısında durarak, muhafazakarlara destek çıktığını; muhafazakarların özgürlükçü söylemde liberal demokratlardan rol çaldıklarını söylüyor.

Star Yazarı liberal demokratlarla muhafazakarların bu birlikteliğinin, “devletçi söylemlerde bulunduğunu” demeye getirdiği Erbakan liderliğindeki RP’nin ayrışmasına ve içinden bütün dünyayı şaşırtan bir muhafazakar demokrat çizginin(AK Parti’yi kastediyor) doğmasına neden olduğunu savunuyor.

Ardından da 28 Şubat benzeri baskıcı devlet reflekslerinin bugün de yaşandığını ama muhafazakar basının bunlara karşı ise duyarsız kaldığını ileri sürüyor.

Karakaş’ın bugün de yaşandığını iddia ettiği “baskıcı devlet refleksi”ne örneği şu:

“KCK operasyonları ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in Büşra Ersanlı’nın da KCK’dan tutuklanmasına liberal çevrelerden gelen eleştirilere tepki göstermesi.”

Karakaş ağzındaki baklayı böylece çıkarmış oluyor.

Ersanlı olayını “28 Şubat’vari bir berbat devlet refleksi” olarak yorumluyor.

Yazar özetle:

28 Şubat zulmü ile Ersanlı olayını bir tutuyor.
Muhafazakar kesime “Biz 28 Şubat sürecinde size destek vermiştik, şimdi siz de bize destek vermelisiniz” demeye getiriyor.

Hem de bunu, muhafazakar AK Parti iktidarına en yakın gazetelerden Star’da yapıyor.

“Dört dörtlük rezalet” ifadesinin cuk diye oturduğu Star’daki bu yazı her şeyden önce 28 Şubat sürecinde mağdur edilmiş dindar insanlara, muhafazakar kesime hakarettir.

Ersanlı olayı ile 28 Şubat zulmü bir tutulamaz çünkü:

1- 28 Şubat’ta dindar kesim sırf “dindarlığı”ndan ötürü baskı altına alınmak istenmişken; bugün Ersanlı ve Ersanlı gibiler ise “düşünce ve yaşantıları”ndan ötürü değil, bir terör örgütünün üyesi olmaktan tutuklanmışlardır. Devletin elde ettiği ve basında genişçe yer alan bilgi ve dokümanlar bunu göstermektedir. (Yazara şiddetle KCK iddianamesini okumasını tavsiye ediyorum.)

2- 28 Şubat sürecinde liberallerin muhafazakarlara verdiği destek(!), ideolojik duruşlarının bir sonucu olarak kendiliğinden ortaya çıkmıştır.

3-Liberallerin “askere” tepkisi, dindar kesime yönelik baskı girişimlerinden ötürü değil, topyekün bir TSK ve devlet karşıtlığını akla getiren duruşlarının bir tezahürüdür.

4- Bugün ülkede “dindar kesime” yönelik ciddi bir baskı olmamasına rağmen, liberallerin topyekun TSK ve devlet kurumunu hedef almayı sürdürüyor olmaları da bunun bir göstergesidir.

5- Bu konuda liberallerin ellerindeki en güçlü argüman olan “başörtüsüne verdikleri kısmi destek” ise konuya salt özgürlük çerçevesinde bakarak, yasaktan “eşcinsel hakları”ndan söz eder gibi bahsetmelerinden ibarettir.

6- Muhafazakar çevrelerin “başörtüsü davası”nın özünde “dini inancın gereği olması” yatmaktadır. Liberallerin “özgürlükçü” bakış açısı çok yavan ve tabansız kalmaktadır. Liberallerin bu konudaki sözde desteğini çekmesi, dindar kesimde yer yer görülen kompleks oluşumunu da ortadan kaldıracağından, Müslümanlar için daha hayırlı olacaktır.

7- Ve asıl liberaller bugünkü gücüne medyadaki muhafazakarlar ile siyasi iktidar sayesinde ulaşmıştır. Liberallerin halk üzerinde etkisi “sıfır olan” dünya görüşü, kimi muhafazakar ve iktidar çevrelerinin kompleksli kaale almaları sonucunda hayata geçmiştir. Liberalleri bu, söz ve makam sahibi yapmıştır.

8- Buna en güzel örnek Sayın Yazar’ın kendisidir. Sayın Yazar, muhafazakar AK Parti’ye en yakın gazetelerden biri olan Star’da el üstünde tutulmaktadır. AK Parti tabanını hayli rencide edecek olan “Ersanlı olayı ile 28 Şubat zulmünü bir tutan yazısı” Star’da yayınlanmaktadır.

Son olarak bu vesileyle Star’ın İcra Kurulu Başkanı ve Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu’nun “liberal yazarları”nın bu benzetmesiyle ilgili bir değerlendirmede bulunup bulunmayacağını merak ettiğimi ifade etmek istiyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatih Akkaya Arşivi