Bu tütün lobisinin sigara içmeyi teşvik etmek ve yasakları boykot etmek üzere yaptığı kamuoyu çalışmalarına yetişmek imkansız.
Bir gün bir meseleyi tartışıyorsunuz, arkasından tütün baronları çıkıyor. Sonra dikkatle bir daha bakıyorsunuz tartışmaya, söz konusu meselenin kendisini de tartışılmasını da isteyen aynı kişiymiş meğer.. Hani 12 Eylül silahları var ya ünlü.. sağcısının da solcusunun da aynı elden çıkan silahlarla öldüğü.. Tıpkı onun gibi.. Sigara paketleri üzerinde insanın kanını donduran birtakım resimler var biliyorsunuz. Bu resimlerin işe yarayıp yaramayacağı, ilk günden beri tartışma konusu.. Peki hiç düşündünüz mü, bu resimlerin işe yaramayacağına yönelik tartışmayı kimin başlattığını?.. Ben size söyleyeyim.. Bu tartışmanın mimarı tütün baronlarıdır.. Nedeni ise, kampanyanın, içici kesim üzerindeki etkisini zayıflatmak.. Etrafınızda dönen; “abi bu resimler sanki tiryakiyi caydıracak. Boşversene bunları.. İçen adam içmeye devam eder” türü sözleri nasıl yorumlarsınız başka.. Aynı resimler üzerinden bir başka lobi oyunu söyleyeyim size.. Resimlerin çok sert olduğunu biliyorsunuz.. Tamamen kurtulunması imkansız, çaresiz, faydasız bir vaka tütün tiryakiliği vakası.. Yani bu resimlere bakarsak öyle.. Peki bu düşünüş tarzının sigara tiryakisine etkisinin ne olduğunu biliyor musunuz? Ben söyleyeyim.. “Battı balık yan gider” etkisi.. Yani, madem bundan kurtulmak bu kadar zor, enerjimizi tüketmenin anlamı yok.. Anlayacağınız resimlerin kendisi de, etkisi de, işe yarayıp yaramayacağına ilişkin çift taraflı eleştiriler de hepsi aynı merkezden çıkıyor.. Bir güç tüm bu tartışmaları kontrol ediyor.. Hiç aklımızda yokken bize bazı konularda fikir veriyor..
ÇOCUKLARA SİGARA SATIŞI
Çocuklara sigara satılmıyor biliyorsunuz.. İyi bir fikir olduğundan emin misiz peki? Ben söyleyeyim.. Çocuklara sigara satışını yasaklatmayı tartışarak, çocukların büyüme kavramı ile sigara arasında doğrusal ilişki kurmalarına neden oluyor bu durum.. Yani benim küçüklüğümde; “18 yaşına gelir gelmez ehliyet alacağım” denirdi.. Şimdi ise; “18 yaşına gelir gelmez süpermarketten sigara alacağım” deniyor.. Bu en iyisi.. Bir de şu var; “oğlum sana sigara vermiyorlar mı? Çok küçük gösteriyorsun tabii.. Bir de bana bak. Sigara alırken kimse yaşımı sormuyor”.. Bu büyüklük-küçüklük kompleksi, sigaraya başlamanın da özenmenin de imrenmenin de anahtarı. Ve tütün lobileri bunu en iyi şekilde kullanıyorlar..
SİGARA KARŞITLARI DA ONLARA ÇALIŞIR MI?
Ömrünü sigara ile savaşa adamış bazı isimler var biliyorsunuz.. Ubeyd Korbey, Dr. Mustafa Aydın, Prof.Dr. Orhan Kural bunlardan bazıları.. (Aslında bir gün bu liste yazılırken kendi adımı da görmek isterim.. not olarak vereyim) Peki şimdi sıkı durun.. Tüm bu sigara ve bağımlılık karşıtı gönüllülerin de aslında tütün lobileri tarafından örgütlenmiş ve okullara gönderilmiş birer provokatör olduğunu söylersem... Elbette doğru olmaz.. Dahası haksızlık da olur.. Çünkü ben en azından adını saydığım bu üç ismi iyi tanıyorum.. Ve de samimiyetlerinden kuşku duymuyorum.. Ama batıda, tütün baronlarının, sigaranın sağlığa olan zararlarını anlatmak için okullara gönderdiği aktivistleri özel olarak, sigarayı anlatmak için kullandığını söylersem şaşırmaz mısınız? Evet.. Gerçek bir sigara düşmanı gibi görünen bir çevre gönüllüsünün, herhangi bir okulda, sigaranın zararlarını anlatırken aslında bir tür sigara propagandası yaptığını biliyor musunuz?.. Allah’tan daha Türkiye’deki STK’ları ve gönüllü kuruluşları etki altına alamadılar.. Sigara konusunda yeteri kadar yazı yazmadığımı fark ettiğim için en azından bu pazar günü biraz ufuk turu yapalım istedim sizlerle.. Sigara ve bağımlılık üzerine daha sık fikir alışverişi yapmamız gerekiyor.. Kalın sağlıcakla.