Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Ayıplanmak korkusunun ettikleri

Ayıplanmak korkusunun ettikleri

Hutbeme Ankebut suresinin 10. ayetinin mealiyle başlamak istiyorum. Rabbımız Teâlâ Hazretleri:

“İnsanlardan öyleleri vardır ki, Allah’a inandım derler de, Allah uğrunda eziyete uğratıldıkları zaman insanların (kendi hakkındaki) fitnesini Allah’ın azabı imiş gibi zannederler. Andolsun ki, Rabbinden bir nusret (yardım) gelirse onlar: “Biz de hakikaten sizinle beraberdik” diyecekler. Muhakkak Allah, sinelerde ne var, çok iyi bilendir...”

Muhterem cemaat!

Dünya hayatında çeşitli güzellikler yanında bâzı güçlüklerin de olduğunu kabul etmeliyiz. Her insanın ayrı bir âlemi, ayrı bir fikri ve hareket tarzı olduğuna göre bunların meydana getireceği neticelere de katlanmak gerekir.

Mademki dünyaya geldik, bâzı güçlüklere katlanmak, zorluklara göğüs germek lâzımdır. Bu, kesin bir hayat mücadelesidir. Yaşamak için mücadele de şarttır. Bu da kuvvetli bir iman sayesinde gerçekleşir. Kuvvetli bir iman olmazsa insan Hak yoldan döner. Şahsiyetini kaybeder. Giderek İslâm’dan ve Kur’ân’dan uzaklaşır.

Muhterem cemaat!

Ayıplanmak korkusu, insanı ibâdetten alıkoyan sebeplerden biridir. İnsanların kınamaları karşısında ibâdetlerini bırakacak, din ile ilişkilerini kesecek kadar zayıf bir Müslüman, aslında iman ve teslimiyete erememiştir. Allah’a itaatı, insanların kınamaları sebebiyle terkeden insanın imanı kemâle erememiştir. Böylelerine her asırda rastlanmış ve gülünç durumlara düştükleri görülerek acınmıştır. Ufak bir eziyet ile yollarını değiştiren bu gibi insanlar, topluma kötü örnek olmaktadırlar.

Muhterem cemaat!

İnsanların eziyetinden korkup zâlimlere boyun eğenler münafıklık etmiş olurlar. (Celaleyn tefsiri c/2. sf: 92/

Zâlimlere itaat edenler, onların safında yer alanlar münafıklardır. Allah’ın azabından korkar gibi zâlimlerin yanında yer alanlar Allah uğrunda eziyet gördükleri veya görecekleri seyri anlaşıldığında onlar dininden dönerler ve kâfir olurlar: (Hazin Tefsiri. C/3 Sf: 417)

İnsanlar ayıplıyorlar diye câmiden soğuyan, namazını bırakan insanlar gibi.

Gerici derler diye İslâm’ı, Kur’ân’ı bir yana bırakanlar gibi.

İnsanların eziyetlerini, sanki Allah’ın azabı gibi kabul eden câhiller gibi olmamalıdır.

Toplum’a uyalım, göze batmayalım diye örtüsünü açan kadınlara acımalıdır.

Allah’ın emirlerini insanların kınaması karşısında terkedenler...

- İslâm’ı yaşayacağız ama bırakmıyorlar ki.

- Namaz kılacağız, ama ayıplıyorlar.

- Dindar olsak komşular kapımızı açmazlar.

Bunlar ne kadar da câhilce sözler.

Aslında başkalarının ayıplamaları inanmış insanlara kamçıdır, destektir, cesarettir.

Müslümanlığından âdeta utananlar var.

Bir hırsız, hırsızlığından utanmıyor.

Ayyaş, elini-kolunu sallaya sallaya meyhaneye gidiyor, giriyor.

Bir kısım kadınlar vücutlarını açıp saçıp sokaklarda salına salına dolaşıyorlar.

Müslüman da câmiye gitmekten utanıyor.

Müslümanlığımızla iftihar etmeliyiz. Allah’ın emirlerine uyanlar, gönlü dolu olarak Müslümanlıklarını göstermelidirler. Vakarımızı kaybetmeyelim...


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mevlüt Özcan Arşivi