LütfüOflaz'la Sohbet

LütfüOflaz'la Sohbet

Ordudan “darbecilere” darbe!

Ordudan “darbecilere” darbe!

- Lütfü Bey; son PKK saldırılarında ordumuzun ağır zayiat vermesi üzerine Kemalist çevreler, “Hükümet ordunun komutanlarını ‘darbeci’ deyip içeri attığı, Yüksek Askeri Şûra’da da onları topluca emekli ettiği için ordunun savaş yeteneği zayıfladı” türünde görüşler ileri sürmekteler. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?

- Biz Yüksek Askeri Şûra toplantısında emekli edilen komutanların görevde oldukları zamanları da biliriz. Onların görevde oldukları zamanlarda PKK saldırılarında günde 20’ye yakın şehit verildiğini de biliriz. Onun içindir ki Kemalist çevrelerin ileri sürdükleri bu görüş geçerli değildir. Kaldı ki ordumuzun komuta kademesi emekli edilenlerden mi ibarettir? Emekli edilen generaller 37 kişi. Mevcut general sayısı 365 olduğuna göre, emekli edilen generaller mevcut generallerin neredeyse onda biri. Hem bu komutanlar niçin hapse konuldu; niçin emekli edildi? Bu komutanların yargılandığı mahkemede tanıklık yapan eski Genelkurmay Başkanlarından Hilmi Özkök, “AK Parti’nin hükümete gelmesi üzerine komutanlar olarak yaptığımız toplantıda, hükümete muhtıra verilmesi konuşuldu” dedi. Nitekim eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök haricinde, o dönemin kuvvet komutanlarının hükümete muhtıra verilmesinde istekli olduğu belgelendi. Şimdiki Deniz Kuvvetleri Komutanı Murat Bilgel ise, son Yüksek Askeri Şûra toplantısından hemen önce, “Ordudaki darbeci kolu keseceğiz” dercesine “Ordudaki kangrenli kolu keseceğiz” dedi. Ardından da Yüksek Askeri Şûra’da ordunun şu anki komuta kademesi, “ordudaki kangrenli kolu” kesti. “Darbecilik” suçlamasıyla yargılanan komutanların emekli edilmelerine önce onlar imza verdi. “Darbecilik” suçlamasıyla yargılanan komutanlara mahkemeden önce ordu ceza verdi! Zaten “darbecilik” suçlamasıyla bir kısım komutanın gözaltına alınması, tutuklanması ordunun desteğiyle gerçekleşmişti. Ordu izin vermese, bunca komutan askeri bölgelerdeki lojmanlarından, çalışma odalarından polislerce alınıp sorguya götürülebilir miydi? Ordu istemese, bu kadar komutan hapse gönderilebilir miydi? Ordu destek vermese, bunca komutan “darbecilik” suçlamasıyla yargılanabilir miydi? Ve de ordu onaylamasa, “darbecilik” suçlamasıyla yargılanan komutanlar topluca emekli edilebilir miydi? Elbette bu konuda hükümetin ortaya koyduğu irade önemli; ama ordunun hükümete verdiği destek de önemli. Kısacası, “Darbeci” denilenlere en büyük darbe ordudan geldi!
CHP’NİN
CUMHURBAŞKANI ADAYI
TANSU ÇİLLER OLMALI!
- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Yeni seçilecek cumhurbaşkanı kadın olsun” dedi. Ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Kadın olsun erkek olsun, ama yeni seçilecek cumhurbaşkanı bürokrat kafalı değil demokrat kafalı olsun. Yasakçı değil özgürlükçü olsun. Ancak medyada CHP’nin kadın cumhurbaşkanı adayı olarak adı geçenler bürokrat kafalı. Özgürlükçü değil yasakçı. Böyleleri derin milletin değil derin devletin temsilcisi olmaz mı? Oysa yeni cumhurbaşkanı derin devletin değil derin milletin temsilcisi olmalı. Emperyalizme karşı teslimiyetçi değil direnişçi bir ruh taşımalı. Zalimlere karşı mazlumları savunmalı. Parayı değil emeği en yüce değer saymalı. İnsan haklamadan değil insan haklarından yana olmalı. İnsanın da doğanın da haklanmasına, katledilmesine karşı çıkmalı. Saraylarda, köşklerde değil halkın arasında yaşamalı. Karun’lar gibi değil Harun’lar gibi yaşamalı. Bence bunlar ve benzeri özelliklere sahip olmalı cumhurbaşkanı olacak kişi. Bunlar ve benzeri özellikler taşımadıktan sonra cumhurbaşkanı kadın olmuş, erkek olmuş fark eder mi? Unutmayalım ki ülkemizde bir kadın başbakan oldu. Tansu Çiller DYP-SHP Hükümeti’nin başbakanı oldu. Bir kadın başbakanımız oldu da ne oldu? Yolsuzluklar yol oldu! Faili meçhul cinayetler en fazla onun döneminde işlendi. “Devlet için kurşun atan da yiyen de şereflidir” diyerek bu faili meçhul cinayetlere hız verdi. Kadınlar en çok kadın başbakanın döneminde ağladı. Çünkü o derin milletin değil derin devletin başbakanıydı! İnsan haklarından değil insan haklamadan yanaydı! Türkiye’yi tanımayan, ABD’yi tanıyan bir başbakandı! Paranın dostu, emeğin düşmanıydı. Harun’lar gibi değil Karun’lar gibi yaşamaktaydı. Ama görüntüsüyle çağdaş mı çağdaş, modern mi moderndi. Dahası, laik mi laikti. Zaten CHP’li bir aileden gelmekteydi. Bunun için CHP’lilerin benimseyeceği bir tipti. Bence CHP kadın cumhurbaşkanı adayları arasına onu da dahil etmeli!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
LütfüOflaz'la Sohbet Arşivi