Bilal Şahan

Bilal Şahan

Topbaş ‘usta’ olur mu?

Topbaş ‘usta’ olur mu?

Bildiğiniz gibi AK Parti’de tüzük gereğince üç defa seçime girerek milletvekili olanlar önümüzdeki seçimde aday olamayacak.
Partinin ağır toplarının yanı sıra Başbakan Erdoğan’ın da seçilmeyecek olmasından dolayı bu probleme formül aranıyor. Başbakan’ın yol haritası kamuoyunda tartışılıyor ama ya diğerlerinin ki?
İliklerine kadar siyaset işlemiş kişilerin boş durması, siyasetten uzak kalması oldukça zor.

Geçen dönem aday olamayanlara, bakan yardımcılığı görevi verilerek çözüm üretilmesi bu dönem için çözüm olmayacak.
Bakanlık, Başbakan yardımcılığı, Meclis başkanlığı yapmış siyasileri bakan yardımcısı yaparsanız yeni bakanlar gölgede kalır. Bürokrasi iş yapamaz hale gelir.
Numan Kurtulmuş’un AK Parti’ye geçmek için “Erdoğan’a göz kırptığı” yönündeki kulis bilgisi elimde patladığı için bu sefer “erken davranayım” dedim.
Partinin bazı ağır topları, yeni dönemde, tüzükte değişim olmaz ise, belediye başkanlıklarına hazırlanıyor.
Her ne kadar Kadir Topbaş “ustalık dönemi için adayım” dese de alternatifleri var.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın ismi İzmir Belediye Başkan adaylığı için geçiyor. Ancak İstanbul’da görev yapmış bir isim olan Yıldırım’ın gönlünde yatan aslanın İstanbul olduğu dillendiriliyor.
İstanbul için AB Bakanı Egemen Bağış’ın da ismi geçiyor. Yıldırım’ın burada aday olması durumunda Bağış’ın ilçe belediyelerde özellikle AKP’nin alamadığı yerlerden birinde seçime gireceği konuşuluyor. Hatta bir iddiaya göre bu ilçe Ataşehir.
Bakalım zaman ne gösterecek?

TAVERNA REPLİĞİ VE SON AÇIKLAMALAR

“Ooo, Mehmet Beyler de buradaymış, cıstık cıstık…”

1980’lerin unutulmaz repliklerinden biriydi. Okula, işyerine geç gelenlere, olaylara önce Fransız kalıp sonra mızıldayanlar için kullanılan bir kalıp haline gelmişti.
Efe’den sonra Zeynep Özal’ın da “ babamı rahatsız etmeyin” tarzındaki sözlerini okuyunca “cıstık cıstık…” diyesim geldi.
İki kardeşin açıklamalarındaki söylem aynı: “İnançlarımıza aykırı.” İtirazları da aynı kalemden çıkmış gibi duruyor.

“Bizim dinimize göre ölmüş insan rahatsız edilmez” diyenler yıllardır “öldürüldü” iddialarını olaylarla anlatan, savcıya belge vereceklerini söyleyip sonra tebligatları görmezden gelenlere baksalar iyi olacak.
Olayların bu aşamaya geleceği ortada iken, şimdiye kadar sessiz kalmak zaten bir ayıp. “Vatandaştaki Özal sevgisi mezarın açılmaması için kullanılmaya çalışılıyor” yorumlarına sebep olacak hareketlere girişmek, doğrunun ortaya çıkmasına engel olmak mezardakini daha fazla rahatsız eder.
Kabirdekileri neler rahatsız eder, neler yapılırsa onları mutlu eder acaba? Bunu da ilahiyatçılar anlatsın da dinimizin emrini iyice öğrenelim.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Bilal Şahan Arşivi

Tohum

18 Eylül 2014 Perşembe 13:33