Mukaddes aile müessesesi, Hz. Adem (as) ve Hz. Havva ile başlar. Mukaddesliğini de, Cennette kurulmasından alır.
Aile, gelişmeli, yenilenmeli, eğitim seviyesi her gün ileri boyutlara taşınmalı.
Öte yandan bu eskimez kurum, hayfa ki, son dönem bir takım rahatsızlıklardan muzdarip. Bunların baş sorumlularından biri medyadır. Basın yayın yoluyla düpedüz aile kurumu hedef alınmıştır. Diziler, filmler, kadın ve izdivaç programları, klipler, reklâmlar aile yapısını sarsmakta, değerini düşürmekte, tahrip etmektedir.
Sarsılan ailenin kendini toparlayabilmesi, yeniden ayağa kalkabilmesi için bir takım tedaviler gereklidir. Bu tedavilerden başlıcası aile eğitim programlarıdır. Aile okulları, evlilik okulları bu amaçla kurulmaya başlamıştır. Hatta Batıda kiliseler tarafından bu eğitim verilmektedir.
Peki ya bizler bu eğitimin bizzat kaynağında oturmuyor muyuz? Hz. Peygamber (asm) kendi ailesini en güzel şekilde yetiştirmiş, geliştirmiş ve bizlere örnek olmuştur. Kur’ân ve hadiste yer alan hükümler bu eğitimin yazılı versiyonudur. Karı koca haklarından, çocuk hakkına, eşler arasında diyaloğun nasıl olması gerektiğinden çocukların eğitimi, terbiyesi ve bakımına kadar her türlü bilgi burada yer almaktadır.
Yine sahabeler, Efendimizden (asm) öğrendiklerini ailelerine, yakınlarına aktarmış bu bilgi hazinesinin hem o günlerde, hem bugünlerde yaşanmasına kaynaklık etmişlerdir.
Peygamberimizin (asm) aile ortamında nasıl bir eğitim uyguladığı konusunda pek çok örnek vardır. Biz onlardan birini yeri gelmişken zikredelim. Bediüzzaman Hazretlerinin Mu’cizât-ı Ahmediye Risâlesi olan 19. Mektub’da “Âlim Sahabeler” arasında saydığı Peygamberimizin (asm) eşlerinden Ümmü Seleme (ra) anlatıyor:
“Allah Resûlü bir gece uyanarak ‘Fesübhanallah, bu gece vaktinde bu fitnelerin ve bu rahmet esintilerinin hikmeti ne ola ki?’ dedi ve devam etti. ‘Hemen odalarda yatanları (hanımları) kaldırın. Bu dünyada nice giyimli kuşamlı (veya örtüsüne bürünmüş) insan vardır ki, ahirette elbisesiz ve örtüsüz kalıverir.” (Buhari, İlim, 40.)
Aile içi iletişimin sağlanabilmesi, ancak aile içi eğitim programlarıyla mümkün.
Haftada bir veya on beş günde bir bu programlar uygulanabilir. Kitap okuma, özetini sunma vb. Herhangi bir mesele hakkında detaylı araştırmalar yapıp, aile fertlerine sunulabilir. Dışarıda meydana gelen sosyal faaliyetler takip edilebilir.