Ersoy Dede

Ersoy Dede

Hangi öğretim üyeleri?

Hangi öğretim üyeleri?

İki gündür bir linç kampanyasının hedefindeyiz bildiğiniz gibi.. Gazetemize birileri “gazete” dememe kararı almış.. Ben en hafif tabir ile ifade edeyim ki, bundan memnuniyet duyarım.. Öyle bazı kurumlar ve kişiler vardır ki, dostlukları zarar, düşmanlıkları yarar getirir.. Bizden hoşlanmıyor olmaları, doğru yolda olduğumuzun da en açık göstergesi.. Zaten eğer gazetemizi ellerinden düşürmüyor her manşetimizin altına imzalarını atıyor olsalardı, biz yanlış yapıyoruz demek anlamına gelecekti bu.. İyi oldu..

MARMARA İLETİŞİM’DEN DESTEK

Ankara İletişim Fakültesi adına, iletişim bilimi cinayeti sayılabilecek bir bildiri ile Habervaktim.com internet sitesi ve gazetemizin nasıl hedef alındığını zaten biliyorsunuz.. Bu bildirinin arkasından bir de korsan bildiri çıktı karşımıza..

Sözüm ona, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin öğretim üyeleri de, bir açıklama yayınlamış ve İLEF’e destek vermişti.. Kalktım Marmara Üniversitesi’nin Nişantaşı’ndaki iletişim fakültesi dekanlık binasına gittim.. İkibuçuk saate yakın fakülte koridorlarında imzacı öğretim üyelerini aradım.. Aradım ki soracağım, “nesinden rahatsız oldunuz haberlerin, neden Akit’i hedef alan bir bildiri kaleme aldınız?” diye.. Kapısını çaldığım öğretim üyelerinin hiç birinin bu imzayı sahiplenmediğini görünce kafam karıştı.. Dahası, koridorda karşılaştığım çoğu hoca da, Akit’in yürekli tavrını alkışlıyordu..

130 öğretim üyesi var fakültede.. Bu 130’unun adının alt alta yazıldığı bir açıklama varken ortada, nasıl oluyor da Nişantaşı’ndaki hocalar; “biz böyle bir bildiriye imza atmadık” diyebiliyorlar?.. KİM BU İMZACILAR? Demek ki, burada çok temel bir problem ile karşı karşıyayız.. Birileri bir korsan bildiri kaleme almış.. Altına da tüzel bir imza atmış.. İmza, Marmara İletişim Öğretim Üyeleri.. Dekanlıktan yapılan çok açık bir yalanlama var..

Habervaktim’e, Radikal gazetesine ve bu konuda haber yapan her basın organına geçilmiş ortak bir metin.. “Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim elemanları adına bir açıklama yayınlanmıştır. Fakülte Dekanlığı’nın bilgisi dahilinde, İletişim Fakültesi öğretim elemanlarının herhangi bir ortak açıklaması söz konusu değildir. Açıklamada belirtilen görüşler fakülteyi bağlamamaktadır. Konuya ilişkin fakültenin isminin kullanılarak açıklama yapılması hususunda yasal haklarımız saklı olmak üzere gereken düzeltmenin yapılması..” Yani diyor ki dekanlık, bizim ortak bir tavrımız yok..

HERKES FİKRİNDE ÖZGÜRDÜR

Ezgi Başaran isimli okuduğunu anlamakta zorlanan bir yazar, söz konusu açıklamayı, “İletişim Fakültesi Dekanı’nın öğretim üyelerine baskısı” olarak yorumlamış.. Biz yardımcı olalım kendisine.. Diyor ki Dekanlık, söz konusu açıklama, bizi bağlamaz.. Bu kadar net.. yani? Her hoca kendi fikrini söylemekte özgürdür.. Buyursunlar söylesinler.. Ama “Marmara İletişim Öğretim Üyeleri” gibi kendilerinden başkalarını da bağlayan bir imza atmasınlar.. Bu kadar açık bir metni Ezgi Başaran’ın yanlış anlamış olması beni üzdü açıkçası.. Çıksınlar ortaya ve desinler ki; “ben Prof.Dr. Bilmem kim Bilmem ne oğlu.. Akit gazetesi bir paçavradır” Bravo.. Ne var bunda?.. Saklanacak, gizlenecek ne var?.. Çıkın ve açıklayın kimliğinizi.. Kim yazdı o bildiriyi, kim servis etti gazetelere, Ezgi Başaran posta kutusuna düşen Yusuf Devran imzalı açıklamayı koyuyor ya köşesine, ilk açıklamayı da kendisine e-posta atan kişinin adıyla koysa ya.. Onun ismini neden perdeliyor? Kim göndermiş Ezgi Başaran’a o açıklamayı?.. Benim merakım çok da önemli değil, belki de açıklamayı yapan kişi de adının duyulmasını istiyordur, kim bilir?..
Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi