Ali Ferşadoğlu

Ali Ferşadoğlu

Rakamlar yalan söylemez!

Rakamlar yalan söylemez!

Ekonomiden anlamam. Ama, okuduğum rakamların ne demek istediğini az buçuk anlarım. Siz de anlayacaksınız eminim. Rakamlar şöyle diyor ve yalan söylemezler:

n Yılda 46 milyar metreküp “Rahmangaz” (Azerîler böyle diyor. Uydurukçası ‘doğalgaz’dır ve bu şirk-i hafî tehlikesi taşımaz mı?) 8 milyar liraya mal ediliyor. Şimdi sıkı durunuz:
Halka, yani bize 55 milyar liraya satılıyor. Yani, ödediği paranın 6 katı olan 47 milyar lirayı vatandaşından kâr olarak alıyorlar.
n Yılda 34 milyon ton petrol ithal ediliyor. 17 milyara mal ediliyor. Halka 93 milyar liraya satılıyor. Petrole ödediği paranın 4.5 katını vatandaşından kâr olarak alıyor. Yani 76 milyar lira.
n Ülkemizde yılda 200 milyar kilovat saat elektrik üretilir. Maliyeti 17 milyar lira. Ama halka 76 milyar liraya satılıyor. Yani, üretilen elektriğin maliyetinin 3.5 katı vatandaştan kâr sağlanıyor.
Şimdi hesap zamanı: Üç kalem malın (Rahmangaz (doğalgaz) + petrol + elektriğin) maliyeti 42 milyar TL. Vatandaştan ise 47 + 76 + 59 = 182 milyar lira kâr elde ediliyor.
Geçen sana Rahmangaza / doğalgaza yüzde 48, elektriğe yüzde 18 zam yapıldı. Memura yüzde 8 (4+4 zam, aslında yıllık yüzde 6 eder).
***
Kur’ân, Nur Suresi, 35.’inci ayeti: “Allah, göklerin ve yerin nurudur. O’nun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam fânûs içinde. Fânûs sanki inci gibi parlayan bir yıldız” elektrikten haber verir.
***
Petrole, “Rabbinin yüce ismini tesbih et, ki O, yarattı, ‘bir düzen içinde biçim verdi’, takdir etti, böylece yol gösterdi, ‘yemyeşil otlağı’ çıkardı. Ardından onu kuru, kara bir duruma soktu.” (A’la Sûresi, 1-5) meâlindeki ayetlerde işaret eilir.
Petrol, hayvan ve bitkilerin çürük kalıntılarından yaratılır. Malum, Allah Muktesit’tir ve hiçbir şeyi israf etmez. Zehirli gaz ve mikropları bile nimete dönüştürür!
Deprem ve benzeri hareketlenmelerle deniz ve toprak altında kalan hayvan ve bitki kalıntıları milyonlarca yıllık bir süreçten sonra çürür ve geriye sadece yağlı maddeler kalır; bunlar da petrol ve gaza dönüştürülür.
Surenin ilk dört âyetindeki üç kelime, kavram ve mevzu, petrolün oluşum aşamaları ile paralellik arzeder.
Ayetin Arapça metninde geçen “el-mer’a”, çayır, kır, otlak demektir. Bu da, organik kökenli maddelerin petrol oluşumunda rol oynadığına işaret ediyor olmalı.
“Ahva”, yeşile dönük siyah, siyaha dönük yeşil, karamsı, esmer, isli tonları ifade eder. Dolayısıyla bu kelime de yerin derinliklerinde biriken bitki atıklarının zaman içinde siyaha dönüşmesi olarak düşünülebilir.
Ve, “gusaen” kelimesi ise, sel sularının otları, çeri-çöpü birbirine katarak sürükleyip getirdiği derenin etrafında oluşturduğu karışım anlamına gelir. Aynı zamanda “kusma, istifrağ etme” demektir ve bazı kaynaklarda “sel kusuğu” olarak da tercüme edilmekte ve toprağın petrolü kusması olarak tarif edilmektedir.
Elbette elektrik de, 19. asırdan itibaren hayatın bütün katmanlarına giren petrol de, Rahmangaz /doğalgaz da Rahman’ın büyük nimetleri olduklarından Kur’ân mucizane bir şekilde bunlara işaret edecektir.
İşin garibi ise, Rahman Sûresin’de, 31 defa, “Rahmanın hangi nimetini inkâr edebilirsiniz?” denilirken, aynı zamanda, Rahman’ın kullarına, Rahman’ın nimetleri fahiş fiyatlarla satılarak insanların aldatılması!
Ve bizim de buna ses çıkarmamamız!
NOT: Amcası vefat eden, muhterem İsmail Kartal kardeşime taziyetlerimi bildirir, merhuma Allah’tan rahmet ve mağfiret diler; geride kalanlarına Cenab-ı Hak’tan sabr-ı cemil niyaz ederim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Ali Ferşadoğlu Arşivi