Yener Dönmez

Yener Dönmez

Zor zaman dostları

Zor zaman dostları

Gazetemizin bugünkü sürmanşet ve dünkü İran manşetinde anlayanlar için çok dersler var.

28 Şubat’ta rejim ihraç ediyor diye Türkiye’ye İranlı sokulmadığı günlerde gazetemiz “İslam kardeşliği” çerçevesinde her türlü güce karşı dik durmuştu.
Aynı şekilde nükleer programı nedeniyle Batılı güçlere karşı AK Parti Hükümeti de risk almış ve uluslar arası arenada sorunun barışçıl çözülmesi için bedel ödeme pahasına elini taşın altına koymuştu.
İran Büyükelçiliği yetkilileri gazeteleri kapı kapı dolaşıp, Hükümeti ve sağ medyayı şikayet edip, haksızlık yapmakla suçlayacaklarına kendilerini muhasebeden geçirmeliler.
“Ne yaptık da zor zamanlarda yanımızda olanlarla ilişkilerimiz böyle” diye…
Açıkçası gelen sinyaller muhasebe yapacakları havası oluşturmuyor hiçbirimizde.
Suriye’de olanlar ortada. Mezhepçi bakış açısıyla katliamlara göz yummanın ötesinde, katliamlara iştirak noktasına geldi Tahran. Türkiye’de ise mezhep ihracı çalışmalarını ibretle izliyoruz.
Hatta attıkları tohumların tutması için mezhep çatışması çıkarmayı göze almış gibiler.
Esad güçleri üzerinden Türkiye’de bir camiyi Cuma vakti havaya uçurmak için her türlü çabayı gösteriyorlar.
Bu çabalardan ikisi güvenlik güçlerimizin gayretleriyle berhava edildi çok şükür. Ama devam edileceğinden şüpheniz olmasın.
Irak’ta mezhepçi ayrışma, bir Sünni camisi bir Şii camisi havaya uçurularak oluşturuldu.
Aynı şey Türkiye’de Cami–Cemevi bombalamalarıyla planlanıyor. Gazetemizde yer alan bugünkü sürmanşet ile dünkü manşet bu nedenle tarihi niteliktedir. Gezi Olayları’nı bu çerçevenin dışında göremeyiz.
Açık konuşmak lazım:
Alevi vatandaşlarımızı yalnızlaştırma, ötekileştirme, baskı altında hissettirme, devletle çatışma noktasına itme planı sahnede.
Ardından bir el devreye girip kendilerinin Aleviler’in yanında olduğu, yegane dostlarının kendileri olduğu, Ali kardeşliğinde birleştikleri mesajını verecek, lojistik, parasal her türlü desteği sağlayacak.
Kopuşun zemini oluşturulduktan sonra tıpkı “Nusayrilerin hepsi Şiidir” fetvasının verilmesi gibi bir Ayetullah ortaya çıkacak ve “Aleviler Şiidir” fetvası verecek.
Her yerde aynı plan.
Peki bunun İslam’a ve insanlığa ne faydası var?
Kan, gözyaşı ve tefrikadan başka ne sonuç doğuracak?
Kocaman bir hiç.Yeniden bir iç sorunla 50 yılını kaybettirecekler memleketimize.
Tüm bu sorunlar yaşanırken, Gezi olaylarıyla ortalık savaş alanı gibiyken, Başbakan Erdoğan’ın omuzlarındaki yükü hafifletecek birileri lazımken ortada olmayanların, şimdi aniden ortaya çıkmalarını da ibretle izliyorum açıkçası. Erdoğan’a yakın önemli bir isim, “Zor günde ortaya çıkmayıp, tek kelime etmeyip, olaylar durulup ganimet günü gelince ‘Hedef Çözüm Süreciydi’ gibi laflarla kendisini gazete manşetlerine çektirenler var” şeklinde bir tespitte bulundu.
Açıkçası benim için ibretlik bir tespitti bu.
Biz 28 Şubat’ta, 27 Nisan’da, Balyoz’da, Sarıkız’da, Ayışığı’nda, Danıştay Baskını’nda ve Gezi Parkı olaylarında her zaman zor gün dostu olduk.
Ganimet günüyle işimiz olmaz.
Acemin de içimizdekilerin de bunu böyle bilmesi lazım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Yener Dönmez Arşivi