Yener Dönmez

Yener Dönmez

PKK Ağustos Şurası!

PKK Ağustos Şurası!

Terör örgütü PKK’nın elebaşları arasındaki değişikliklerin, gazetelerde işleniş biçimi hayli enteresan.

Sanki bir suç örgütünden bahsedilmiyor da bir kamu kuruluşundan bahsediliyor.

Her yıl Temmuz ayında Yüksek Askeri Şura’yla ilgili yazılan haberlerdeki dille yazılmış haberler.

PKK legal bir örgütmüş ve bu örgüt Ağustos Şurası’nı yapmış gibi.

Sağ gazetelerde de böyle sol gazetelerde de.

Garip biçimde pek çoğu haberin içinde bir kez bile “terör örgütü” nitelemesini kullanmamış.

Bu dil bu üslup PKK’ya kendi elimizle legallik atfetmek olur.

Avrupa’dan PKK’ya “aktivist” denilince kızan ve tepki gösteren gazeteler, kendi haberlerinde daha ileriye gidiyorlar.

Örgüt her gün dağa adam kaldırıyor, vergi adı altında insanları haraca bağlamış, kenevir ekilmemiş tarla, bağ, bostan bırakmamış, ha bire para depoluyor ama bunların haber değeri yok.

Çözüm Süreci’nde provokasyon, yalan, sözünde durmama dahil her şeyi yapan örgüt adeta eleştirilmezlik zırhına bürünmüş vaziyette.

PKK’lılar kameraların önünde silahlarla yürüyüş yapıyor, dağdan şehre inip propaganda yapıyorlar ama “Hani sınır dışına çekiliyordunuz?” diyen bile yok.

Varsa yoksa “Hükümet demokratik adımları atmadı” lafı ve bunun üzerinden hükümete yüklenmeler.

En başından beri söylüyorum:

“PKK’nın çekildiği tamamen yalan”…

Bu bilgileri daha dün görüştüğüm önemli bir konumdaki yetkili bir isim de doğruladı.
PKK’nın yaptığı şu:

Hasta, savaş kabiliyetini kaybetmiş, psikolojik problemli 200 kadar teröristi Irak’a göndermek.

Yeni dağa çıkardığı yaklaşık 2500 çocuk ve gencin büyük bir bölümünü ise eğitim için Kandil’e yollamak.
Bunun dışında Selahattin Demirtaş’tan, Murat Karayılan’a dile getirilen söylemlerin hiçbirisi doğru değil.
PKK için kritik köyler, geçiş noktaları, hakimiyetinin kaybedilmemesi gereken aşiretler var.
Buraları asla bırakmadılar/bırakmazlar.
Çünkü PKK yeniden saldıracak.
Herşeyi göstermelik yapıyorlar.

Geçmiş de bugün de gösterdi ki bunların hiçbir sözüne güven olmaz.
IRA’yla karşılaştırmaların tamamı da safsata.
IRA’nın ipi başka bir dış gücün elinde değildi ve görüşmelerin başarılı olmasının sebebi de buydu.

Oysa PKK’nın ipi İngiltere’nin mi, ABD’nin mi, İsrail’in mi, İran’ın mı hangisin elinde belli değil.

Üslubumuza dilimize ve durduğumuz yere dikkat etmemiz lazım.
Köşelerden pervasızca Güneydoğu’yu verip kurtulalım lafları yazılıyor. Güneydoğu verilince Türkiye huzur bulacak mı?

Türkiye’den bir toprak parçası koparılınca İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Türkiye’nin batısındaki her yerde yaşayan Kürt vatandaşlarımız huzur içinde yaşayamaz hale gelecekler.

Saldırılar, provokasyonlar, düşmanlaştırmalar durdurulamaz hale gelecek.
Dünyada bunun örnekleri çok.

Türkiye Çözüm Süreci’ni ısrarla sürdürmeli ama her duruma da hazır olmalı.

Gezi olayları, Mısır’da yaşananlar, Suriye’de gelinen durum gösteriyor ki; Türkiye’yi yalnızlaştırma ve içerden karıştırmak için bir el birliği var.

Bunun üstesinden ancak el birliğiyle gelinebilir.

PKK’yı en kritik anda devreye sokup saldırtacaklardır.

O ana hazır olmazsak durum zor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
25 Yorum
Yener Dönmez Arşivi