Mehmet Koçak

Mehmet Koçak

Bir tarihçi ve derin tarihin gerçekleri

Bir tarihçi ve derin tarihin gerçekleri

Tarih okunarak ve araştırılarak öğrenilir. İnsanlar bu sayede; hangi millete ve medeniyete ait olduklarını, ecdadının, dünya uygarlıklarının gelişimine, insanlık adına toplumsal barışa nasıl katkı sağladığını ancak bu şekilde öğrenebilirler. Ayrıca mensubu olduğu milletin, bilime ve kültürel değerlerin gelişimine verdiği önemi bilmek de hakkıdır. 

Eğer; gerçek tarih yasaklanır, ideolojik saplantılar ve şartlanmalar içinde birilerinin talimatlarıyla özel olarak bir tarih hazırlatılırsa, o zaman yetişen nesiller geçmişinden habersiz ve de sadece ulaşabildikleri eserlerin o yanlış tarihin etkisinde kalırlar. 
Milletler; geçmişinden aldıkları güç ve moral değerleriyle geleceğe ümitle yönelirler. Ayrıca; farklılıklara rağmen toplumsal barış, ortak tarih bilinci ile sağlanır. 
Tarihi mirası inkar edilerek, belirli bir zümrenin dayattığı ve bir faniyi yücelten, bilimsellikten uzak, uyduruk ideolojik bir tarihe inandırılmaya zorlanan milletlerden biride maalesef Türk milletidir. 
Cumhuriyet Dönemi ile birlikte bize öğretilen tarih, geçmişinden habersiz ve kopuk yeni bir ulus inşa edilme adına; “reddi miras” yani “geçmişi yok sayma” ideolojisini benimseyen ilmi dayanaktan yoksun kişiler tarafından yazılmıştır. 
Geçmişini ve tarihin doğrularını bilememenin ve de o gerçeklere ulaşamamanın ıstırabını çeken milyonlardan biri olarak ben de tarihle ilgili sürekli araştırmalar yaptım ve hep okuyup araştırdım. 
Bu araştırmalar sırasında, tespit ve analizlerine güven duyduğum, eserlerini zevkle okuduğum birkaç araştırmacı yazar ve tarihçiden biri olan, değerli kadim dostum Mustafa Armağan’dan ziyadesi ile istifade ettim.
Osmanlının çöküş sebepleri nelerdir? Osmanlı’da Cumhuriyet fikri var mıydı? Mustafa Kemal hangi fikirlerden etkilendi? Cumhuriyetin temelleri atılırken neden Osmanlı’dan reddi miras yapıldı? Osmanlı ve İnançlı kesimler neden tehdit olarak algılandı? Ordu neden sürekli başrol oynadı? Kürtlere Özerklik verildi mi? Lozan’da ne verdik ne aldık? Harf devriminde asıl hedef neydi? 
Ayrıca:
Tek partili dönemin çok tartışılan uygulamaları, Cumhuriyetin ilan sürecinde yaşananlar, her alanda yaşanan büyük zihniyet değişimi, Terakkiperver Fırkası ve Serbest Fırka ile çok partili sisteme geçiş denemelerinde yaşananlar, Şeyh Said kıyamı ve Dersim faciası, İstiklal Mahkemeleri ile organizeli İzmir suikastı gibi Osmanlı’dan Cumhuriyete geçiş sancılarının gerçekleri gibi önemli konuları kendisinden ve eserlerinden öğrendim.
Mustafa Armağan, uydurma ve ideolojik dayatmaların aksine, bilgi ve belgelerle tarihin doğrularını günümüze taşıyan önemli birkaç tarihçimizden birisidir. Karanlıkta kalan birçok gerçeği gün yüzüne çıkararak geçmişe ışık tutan bu tarihçimizin yayınlanmasına öncülük ettiği ve yayın yönetmenliğini üstlendiği “Derin Tarih” adında bir dergi yayın hayatını sürdürmektedir. 
Bu dergi; resmi ideolojinin güdümünde hazırlatılan ve siyasi gayeler taşıdığı, hayalci veya romantik milliyetçi yönlerinin de olduğu, yanlış ve yanlı tarihin doğrularını bize öğretmektedir.
Başarılı çalışmalarından ötürü kendisini kutlarken bizi biz yapan değerlerin yeniden ihya edilmesi uğruna “Derin Tarih” dergisinin yayın hayatına başlamasını teşvik eden, destekleyen ve yayınlanmasını sağlayan “Albayraklar Şirketler grup”una ayrıca teşekkür ediyorum. 
“Derin Tarih” dergisinin her sayısını sabırsızlıkla bekliyorum. Çünkü o, sadece bir dergi değil, vesikalarla dolu bir tarihtir. Bu dergi gelecek nesillere bırakılabilecek en önemli miras olduğu düşüncesinden hareketle her sayısını hem okuyor hem de evlatlarım ve torunlarıma bırakmak için arşivliyorum…

BESTELERİYLE MİLLİ VE MANEVİ ŞUURU SEVDİRİYOR…

Sıhhatli bir toplum için, fikir adamlarının yanında Milli ve manevi değerlerin yüceltilmesini kentine ilke edinen ozanlara da kulak verilmeli. 
Beylikdüzü Belediye Başkanı Sn. Yusuf Uzun Bey’in davetlisi olarak katıldığım Beylikdüzü Belediyesi Kültür Merkezi, 2013 - 2014 Kültür – Sanat Sezonu’nun açılışında sanatçı Uğur Işılak’ın muhteşem konserini dinledikten sonra Ozanların, sanatçıların, bestecilerin topluma verdikleri o büyük hizmeti bir kere daha gördüm. 
Fikirlerin kültürel boyutu olan ozanlar, düşünmek ve düşünceleri sözlü veya görsel olarak millete aktarırlar. 
Bunu en başarılı bir şekilde icra edenlerden biri de sanatçımız Uğur Işılak’dır. O, sadece bir sanatçı değil, aynı zamanda bir dava adamı ve gerçek bir halk ozanıdır. Şöhretine rağmen duruşunu ve çizgisini hiç değiştirmedi. Bizi biz yaban o yüce değerleri yaşama ve yaşatma gayreti içinde olmaya samimiyetle devam etti. Onu bir kere daha zevkle dinledik. Bazen duygulanıp ağladık, bazen ise marşlarıyla coştuk. Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazıl ve Abdurrahim Karakoç gibi milli şairlerimizin şiirlerini besteleyerek bizi tarihin içinde gezdirdi.
Kadim dostum Uğur Işılak’a bu güzel hizmetlerinde başarılar diliyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Mehmet Koçak Arşivi