Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında sadece Türkiye’de değil aynı zamanda dünya başkentlerinde ve siyaset merkezlerinde Sayın R.Tayyip Erdoğan’dan sonra kimin AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan olacağı, en çok merak edilen konu oldu.

Farklı görüşler ortaya atıldı ve çok farklı yorumlar yapıldı. 

Sayın R.Tayyip Erdoğan’ın bu konuda AK Parti camiasına verdiği mesajlar ve işaretler doğru algılandı ve son bir hafta içinde AK Parti’de yapılan istişarelerde  Dış İşleri Bakanı Sayın Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun ismi öne çıktı. 

AK Parti MYK toplantısında nihayet karar verildi ve hareketin lideri R.Tayyip Erdoğan, Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı olmasına karar verildiğini açıkladı. 

R.Tayyip Erdoğan’ın kısa konuşması; ulusal güvenliğimizi hedef alan paralel yapı ile mücadele, çözüm süreci ve ekonomik kalkınmanın yanında yeni bir anayasa gibi konularda  uyarıcı ve yol gösterici oldu.

Ve yine bir lider olarak Sayın R.Tayyip Erdoğan, bu konuda izlediği başarılı bir politika ile dışarıdan parti içine doğru yayılmak istenen fitne ve fesadın önünü kesmiş oldu. 

AK Parti camiasında sevinçle karşılanırken iş dünyası bu karardan memnun. Dış dünyada olumlu mesajlar ve tebrikler şimdiden gelmeye başladı.  

Cumhurbaşkanı Sayın Gül ilk kutlayanlardan oldu ve ona yakışanı yaptı. Bir devlet ve dava adamının sorumluluğu içinde hareket etti ve kendisi üzerinden yürütülmek istenen siyasi oyunları bozdu. 

O, birilerinin heveslerini kursaklarında bıraktı.  

Daha önceki yazılarında “AK Parti’nin sadece bir siyasi parti olmadığı gibi R.Tayyip Erdoğan’da sadece bir genel başkan değil” hatırlatmasında bulunmuş ve AK Parti liderini değil, genel başkan seçileceğini yazmıştım.

Bu karar bu gerçeği bir kere daha göstermiş oldu. 

AK Parti’nin MYK toplantısında alınan bu kararla “AK Parti, ANAP’laşacak ve ciddi bir dağılma sürecine girecek” yorumları ve benzetmelerin ne kadar yanlış olduğu da böylece ortaya çıkmış oldu. 

27 Ağustos’taki AK Parti olağanüstü Kurultay; Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu tek aday olarak seçileceği bir şölen olacak. 

“Davutoğlu nasıl bir Genel Başkan?, nasıl bir Başbakan olacak?” konusunda; ilan edilmesi sonrasında Sayın Davutoğlu ilk konuşmasında “Büyük restorasyon hareketi kesintiye uğramadan süreç” diyerek lidere bağlılık ve onun başlattığı projeler doğrultusunda hareket edileceği mesajını açık ve net bir şekilde vermiş oldu. 

İLKELİ VE MÜCADELECİ…

Türkiye’de çözüm bekleyen önemli sorunlar var.  

“Yeni Türkiye”nin inşası konusunda yeni bir anayasa yolunda Tayyip Erdoğan’ın başlattığı reformların devamı ile Türkiye’yi çevreleyen ülkelerde yaşananlar gibi çok ciddi konuların üstesinden gelebilecek güçlü bir başbakana ihtiyaç vardı.  

Bu konuda AK Parti’de gerçekleşen istişarelerin sonucu olarak karar kılınan Sayın Davutoğlu, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler dikkate alındığında doğru bir karar olduğu kanaatindeyim.

Çünkü; Sayın Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu sadece bir siyasetçi değil, aynı zamanda Türkiye ve dünyayı çok iyi tanıyan ve gelişmeleri yakinen takip eden önemli bir devlet adamıdır.  

Dünyanın en önemli merkezlerinde yaptığı görüşmeler ve konuşmaları ile verdiği mesajlarla dünya siyasi tarihinde etkili olmuş, çok nitelikli ve entelektüel bir şahsiyettir. 

Bilgi birikimi, yetenekleri, beceri ve özellikleri itibariyle ülkemizi; Türk dünyasının da  içinde olduğu kadar İslam dünyasında ve dünya milletler camiasında en iyi şekilde temsil edeceğine inanıyorum. 

Bazı ülkeler, Dünyanın bir çok yerinde Büyükelçilik, konsolosluk, misyon şefliği ve irtibat bürolarını kapatırken Türkiye Dış İşlerinin, dünyanın her tarafından yeni elçilikler, Konsolosluklar ve temsilcilikler açarak ülkemizi oralarda temsil etmeye devam ediliyor olması onun eseridir. 

 Ayrıca; O, Türk Dış politikasında  tüm olumsuz dünya şartlarına rağmen, önemli ve de başarılı hamleler gerçekleştirmiştir. 

O, AYNI ZAMANDA İDEALİST BİR DAVA ADAMIDIR

Hakikat, adalet, liyakat, sadakat, meşveret ve istişare onun bağlı olduğu değerlerdir. Ve yine merhamet ve şefkat onun hayatında en belirgin özelliklerdir.  

Onu dürüst bir insan olarak görüyorum.  Onu yakından takip eden bir gazeteci olarak itiraf edeyim ki; insan olarak çok gayretli, kurnaz, yetenekli ve başarılı bir diplomat.  Devlet işlerinde gayet ciddi ve disiplinli olduğu kadar akıllı bir politikacı ve üstün bir zekadır. 

 Çok kibar bir kişiliğe sahip olmasının yanında, muhatapları ile gerçekleştirdiği temaslarda,  kurduğu ilişkilerde,  etkileyici bir duruşu olduğu hep söylenir.  

Siyasetçi, diplomat ve entelektüelliğinin yanında aynı zamanda o, bir dava adamıdır. Böylece; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Erdoğan’ın Dış Politika Baş Danışmanı göreviyle başladığı kariyerini bir adım daha ileriye taşımış olacak ve Türkiye’nin 26. Başbakanı olacak. 

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ve Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı adayı Sayın Davutoğlu aynı ruha ve aynı dünya görüşüne sahip oldukları için ben inanıyorum ki; hiyerarşik sistem içinde ülke ve milletimiz için çok başarılı hizmetler gerçekleştireceklerdir.