Mehmet Koçak

Mehmet Koçak

Avrupa Parlamentosu seçimleri ve Avrupa Müslümanları

Avrupa Parlamentosu seçimleri ve Avrupa Müslümanları

Avrupa Parlamentosu’nun 766 milletvekilini belirlemek üzere  22-25 Mayıs tarihleri arasında 28 üye ülkede seçim gerçekleşecek. AB için olduğu kadar AB üye ülkelerinde yaşayan 20 milyon Müslümanı da yakinen ilgilendirdiği için bu seçim bizim için de önemlidir.

Ancak, Avrupa’daki Müslümanlar; Avrupa Parlamentosunun kendileri açısından ne denli önemli olduğunu ve ne anlama geldiğini bilmemektedir. Ayrıca siyasi bakımından etkisini, haklar ve bu hakların nasıl elde edilmesi konusunda Avrupa Parlamentosu’ndan nasıl istifade edildiği konularında bilgi eksiklikleri mevcuttur.

Bu bilgi eksikliği hiç şüphesiz onları bilgilendirecek ve yönlendirecek rehberlik hizmeti veren bir organizasyonunun olmayışından kaynaklanmaktadır. Ancak asıl önemlisi “AP seçimleri bizi değil, Avrupalıları ilgilendirir” gibi yanlış bir algı ve anlayışta ısrar etmeleridir.

Bu ve benzeri bazı sebeplerden dolayıdır ki; bazen tarihi diye nitelendirilebilecek bazı fırsatlar kaçırılıyor.

Müslümanlar 500 milyon AB nüfusu içinde %6 oranında nüfus yoğunluğa tekabül ederken; 1.756 milyar Euro AP bütçesine vergileriyle önemli katkı sağlamaktadırlar. Ancak ne hazindir ki; AB üyesi ülkelerinin vatandaşlığını elde etmiş, şerefli alın terleriyle ve hem AB’nin kalkınmasına; hem de AP bütçesine katkı sağlayan Müslümanlar, istenilen ölçüde siyasette ve yönetimde söz hakkına sahip değildir.

Bu üzücü bir gelişme olmakla birlikte son yıllarda; geçmişe nazaran Avrupa Müslümanları geldikleri ülkenin yanında kendilerinin Avrupa’ya ait olduklarını, Avrupa’nın bir parçası olarak her alanda daha aktif olmaları gerektiğini fark etmişlerdir.

Geç de olsa artık AB üyesi her ülkede Türkler başta olmak üzere çeşitli milliyetlere mensup Müslümanlar, bulundukları ülkenin vatandaşlık haklarını alarak sendikalarda, sivil toplum kuruluşlarında ve siyasi partilerde önemli mevkilere gelmişlerdir. 11 Türk kökenli Alman vatandaşının Almanya Parlamentosunda yer alması bunun en güzel örneğidir.

Avrupa Parlamentosu seçimleri gündemdeyken; Avrupa Müslüman Toplumu, siyasi partiler üzerinden Parlamentoya girmenin yollarını aramalıdır.

Avrupa’daki İslami kuruluşlar son yıllarda bu konularda daha duyarlı oldukları ve Müslümanları yönlendiren faaliyetlere başladıklarına şahit oluyoruz. Avrupa ülkelerinde İslami, sosyal ve kültürel alanlarda başarılı hizmetleriyle bildiğimiz İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) bünyesinde Almanca ve Türkçe olarak uzun yıllardır yayın hayatını sürdüren “Perspektif” dergisinin son sayısında Avrupa Parlamentosu seçimleriyle alakalı doyurucu bilgi yer almakta ve Avrupa’daki Türkler başta olmak üzere çeşitli milliyetlere mensup Müslümanlar hem uyarılmakta hem de bilgilendirilmektedir.

Unutulmasın ki; Brüksel’den çıkan kararlar AB üyesi ülkelerde yaşayan herkesin hayatını doğrudan etkilemektedir.

FIRSATLAR HEBA EDİLMEMELİ

AP seçimleri; Avrupa Müslümanları için hem bir şans hem de kaçırılmaması gereken bir fırsattır. Müslümanlar, siyasi faaliyetlerle AP’ye girme şansının yanında (Europpean Citizens Initiative) yani “Vatandaş İnisiyatifi” adı altında teşkilatlanılması halinde, AP’ye öneri sunmak, haksızlıkların giderilmesi ve şikayetlerin ele alınmasını sağlamak şansına sahipler.

7 AB üyesi ülkedeki “Vatandaş İnisiyatifi” olarak teşkilatlanıp imza kampanyaları ile Avrupa Parlamentosuna müracaat ederek girişimler başlatılabilir. Bu yolla birçok haksızlığa karşı bir hak arayışı başlatılmış olacağı gibi verilmeyen birçok hak da yine bu yolla elde edilebilir.

Bilhassa Avrupa Müslümanları olarak en çok şikayetçi olduğumuz konular,

Irkçı saldırılar,

İslamofobia,

Müslüman çocukların din dersi eğitimi,

Başörtüsü sorunu,

Yetişkin kız öğrencilerin erkek öğrencilerle beden eğitimi ile yüzme derslerine katılma mecburiyeti,

Türkiye’nin AB üyeliği ve Avrupa’da İslam ve Müslümanlara yapılan haksızlıklar,

Saldırılar ve hakaretler,

AB üyesi ülkelerdeki azınlık haklarının korunması

gibi çok önemli konular hakkında Avrupa Parlamentosu nezdinde girişimler başlatılabilir. Unutulmasın ki; “tartışılan” değil, “tartışan” olabilmenin yolu demokratik haklardan yararlanarak, katılım seviyesini yükseltmeden geçer. Bu gerçekten hareketle; AP seçimlerine katılım için gerekli girişimler ve organize konularında geç kalınmamalıdır.

HAKLAR VERİLMİYORSA DEMOKRATİK

YOLDAN ALMANIN USULLERİ SONUNA

KADAR DENENMELİDİR…

Katolik Hıristiyan güçler AB’ye hükmetmektedirler. AB diğer bir ifadeyle  “Vatikan’ın Avrupası’dır. Bir Hıristiyan Katolikler kulübüne dönüşmüş Avrupa kurumları; din lobileri tarafından kuşatılmış durumdadır.

Bir kesimiyle bu suçlamalar ve yakıştırmalar doğru olsa da; AB içinde “tek dinli, tek kültürlü bir Avrupa” hayali taşıyanların karşısında “çok dinli ve çok kültürlü bir Avrupa” isteyenlerin de sayısı azımsanamayacak düzeydedir. Müslümanlara düşen “çok dinli çok kültürlü bir Avrupa” isteyen siyasiler ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaparak siyasi faaliyetler içinde yer almaktır.

Böylece hem bu görüşte olan siyasi ve sivil toplum kuruluşları güçlendirilmiş olur hem de demokratik haklardan yararlanarak ülke yönetiminde söz hakkına sahip olma şansını elde etmektir.

Netice olarak; Avrupa Müslümanları; Avrupa Parlamentosu seçimlerini ciddiye almalı ve de bu fırsatı heba etmemelidirler…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Koçak Arşivi