CHP bölünecek mi?

CHP bölünecek mi?

Adı sık sık merkez sağın liderliği için geçen İlhan Kesici, bugün CHP milletvekili.

Onun CHP saflarından seçime girmesi kimileri için sürpriz olmuştu. Şaşırtıcı bulmayanlar da vardı. Fakat üçüncü bir yorum, daha doğrusu fısıltı kulislerde dolaşıyordu ilk günden itibaren.

‘Acaba İlhan Kesici’nin katılımı, CHP’nin farklı bir çizgiye doğru dönüştürülmesi anlamına mı geliyor?’

O günlerde partiyi neredeyse çeyrek asırdır takip eden, aynı zamanda CHP’li bir meslektaşımız parti genel merkezinde bu katılımı şöyle yorumlamıştı:

‘Biz okullarda bu kadar kavgayı bunun için mi verdik? Sağın İlhan Kesicisi kalkıp CHP’ye gelsin diye mi?’

22 Temmuz seçimleri sonrasında CHP içinde başlayan tartışma giderek büyüyor.

Şimdilik Haluk Koç’un sürüklediği bir kavga gibi görünse de, ayrışmanın daha derinlerde olduğunu aslında herkes biliyor.

Partide özellikle yaptığı bütçe konuşmasıyla takdir toplayan ve giderek Deniz Baykal’a yakınlaştığı düşünülen İlhan Kesici bu ayrışmada önemli bir yer tutuyor.

Muhalefet, Kesici’nin yakın geçmişte yaptığı bazı konuşmalar üzerinden Baykal’ı hedef alıyor.

Kesici’nin CHP içinde yeni bir ‘Kemal Derviş operasyonu’ olduğu ifade ediliyor.

İlhan Kesici, elbette siyasete CHP’yle başlamadı. İlişkiler ağı hayli geniş, özellikle de uluslararası platformlarda sıkça yer alan bir isim. CHP’ye katkısının sadece bütçe rakamları düzeyinde olmayacağı çok açık. önümüzdeki dönemde CHP’deki ağırlığının artması muhtemel.

Bu durum tepkileri de daha da tırmandıracak kuşkusuz.

Kesici üzerinden CHP’yi izlemek, galiba yeni bir çatışmanın ve dönüşümün öyküsü olacak.


Türkiye

İncirlik’i açar mı?


‘Peki böyle bir krizde Türkiye’nin rolü ne olabilir?’

‘Bize en çok sorulan sorular arasında bu da var. Hatta meslektaşlarınız şöyle bir soruyu sıkça gündeme getiriyor. ABD’nin İran’a saldırısı, mesela Türkiye’deki İncirlik üssünden olursa tavrınız ne olur diye?’

‘Ne olur?’

‘Bakın iki ülke arasında gerçekten yüzyıllardır ciddi bir sorun yaşanmadı. İki büyük ülkenin sınır komşusu olarak bunu yaşaması önemli bir örnektir. Barışı bozmayı gerektirecek hiçbir olay yaşanmadı bugüne kadar. Bundan sonra niye yaşansın.’

‘Peki ya İncirlik üssü size karşı Amerika’ya açılırsa? O zaman sorun olmaz mı?’

‘İncirlik gibi sorulara cevabımız şöyle. Biz Türkiye’nin İran’ın aleyhine olacak bir adım atacağına ya da buna destek vereceğini ihtimal bile vermiyoruz.’

Müşteşar Mojtaba Faghıhı’ye daha pekçok konu üzerinde sohbet ettik. Bir tanesini ekleyerek tamamlayalım.

Bizdeki habercilik tarzını, özellikle de insanların magazine olan düşkünlüklerini garip karşılıyor. Keşke aksini savunmak mümkün olsaydı.

Bölgenin kaderinde belirleyici rol oynayan iki ülkenin ilişkileri gerçekten büyük değer taşıyor.

Dikkatle takip etmek gerekiyor.


Türkiye-İran ilişkileri


Şurası açık. Türkiye-İran ilişkileri son yıllarda oldukça sıcak.

İki ülke güvenlikten ekonomiye, enerjiden bölge politikalarına kadar pekçok alanda ya ortak harekat ediyor. Ya da ortak hareket etmenin yollarını arıyor.

Ankara’daki İran Büyükelçiliği’nde Müsteşar Mojtaba Faghıhı’yi ziyaret ettik. Türkiye-İran ilişkileri ve bölgedeki gelişmeler üzerine sohbet ettik.

İran’ın diplomatik geleneğinin ne kadar güçlü olduğunu ifade etmeye gerek yok. Dolayısıyla diplomatlarının görev yaptıkları ülkeyi çok yakından izlemeleri de şaşırtıcı değil.

Belki buna şu eklenebilir. Şu anda İran yönetiminde Türkiye’yi gerçekten çok iyi tanıyan bir kadro görev yapıyor. Sadece bir dönem Türkiye’de görev yapan Dışişleri Bakanı Mahuçehr Muttaki değil, pekçok isim ülkemizde olup biteni büyük bir ilgiyle takip ediyor.

Gazeteci İlnur çevik ve bazı meslektaşlarımla birlikte geçtiğimiz Ramazan ayında İran Büyükelçilği’ne davet edildiğimizde bizi karşılayan ekibin ülkemiz hakkındaki bilgileri meslektaşlarımızı hayli şaşırtmıştı.

İlnur çevik müstesna elbette. ‘Bu adamlar bölgenin en ciddi devlet geleneğinden geliyorlar. Aksi olsa şaşırmak lazım’ diye yorumlamıştı.

Müsteşar Faghıhı de aynı geleneğin bir parçası. Kelimelerini büyük bir dikkatle seçiyor. Yanlış anlaşılmasın diye bazı vurgularını mutlaka tekrarlıyor.

‘İran konusunda insanlar en çok neyi merak ediyor. Size en çok hangi konuda soru geliyor?’

Faghıhı’nin cevabı net:

‘Amerika İran’a saldırır mı, saldırırsa ne yaparsanız sorusu geliyor. Bizim cevabımız açık. Biz ülkemize yönelik böyle bir saldırının olmayacağını düşünüyoruz. çünkü kimse böyle bir saldırıya cesaret edemez.’

‘Neden? Amerika bu çılgınlığı bölgede yaptı. Size neden yapmasın?’

‘Bölgede yaptıklarının sonuçları ortada. Ayrıca şunu ifade etmeliyim. Bir Amerikan saldırısına her türlü karşılığı verecek hazırlığa ve silaha sahibiz. Bunu bütün dünya biliyor.O yüzden böyle bir ihtimali görmüyoruz. Ama olursa gereğini yapacak güçteyiz.’






Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi