Hacı Yakışıklı

Hacı Yakışıklı

Öcalan’ı asamadın, Tayyip’i mi asacaksın?

Öcalan’ı asamadın, Tayyip’i mi asacaksın?

Kendilerine bir dünya kurmuşlar, evcilik oynuyorlar! Birisi doktor, diğeri hemşire! Rakiplerine “diktatör” diyenler, partisinin vekillerini sakız gibi çiğneyip “Ekmeleddin” diye tutturuyor! Ya tutarsa! Gerçi Nur Serter, Canan Arıtman, Birgül Ayman Güler gibi “yer altı madenlerinin” çiğnenmesi de hoşuma gitmedi değil! Nur Serter utanç içindeymiş. Aynı utancı ikna odalarını hazırlarken de gösterseydi ya! Canan Arıtman, Ekmeleddin adını telaffuz edemiyormuş! Konuşma zorluğu kolay da düşünme zorluğuna çare yok be şovenim! AK Parti’yi bölelim derken kendileri çat diye çatladı ya la!

Devlet Bahçeli bazı yönlerini takdir ettiğimiz biri. Şehirlerde “ülkü ocağı” tabelasıyla açılan bazı illegal evleri kapattı, bunları merkezileştirdi ve ülkücülerin imajına da zarar veren bu yapılanmaları düzenledi. Bahçeli, çözüm sürecine de “kısmi destek” verdi. Akil İnsanlar Heyeti şehir şehir gezerken teşkilatlara “Olay çıkarmayın, sadece protesto edin” talimatı vererek kargaşanın önüne geçti. Soma’da tavrını biliyoruz. Bunlar Bahçeli’nin “sol” cenahla temasını görmemize engel değil! Ecevit’in kankası olan Bahçeli, son dönemlerde CHP’nin yoldaşı olarak partinin tarihî misyonuna zıt düşüyor.

En acı sözü ise bir Başbakan’a “Pınarhisar Cezaevi günlerini arayacaksın” diyerek sarf etti. Sayın Bahçeli! 80 darbesinin mezalimini bilen biri olarak bu söz, hücrelerde işkenceden geçen ülkücülerin mazlum çilesine haksızlık olmuştur. Ne yapacaksın Allah aşkına, o hapishane günlerini Erdoğan’a aratmak için ne yapacaksın? Aç mı bırakacaksın, tecrite mi atacaksın? ‘Öcalan’ı idam edeceğim’ diyen sen, kendi imzanla onu ipten kurtaran da sen! İçinde uhde mi kaldı; Öcalan’ı asamadın, Erdoğan’ı mı asacaksın? Sana bir yarayı kanatmak yakışmadı! Fikirlerinden dolayı insanların tutuklanmasına karşıyız! Kemalist, Gezici, bilmem ne farketmez; insan vücuduna ve ruhuna zarar verilmesine karşıyız! Aynı kulvarda yarıştığın birine bu reva değil! Öcalan meselesi ayrı bir yazı konusu, onu da not düşmüş olalım!

Kılıçdaroğlu’na gelince.. Sen lider değilsin. Kim nereye çekse oraya uzuyor, kim ne isterse bir miktar veriyorsun! CHP’nin başına da bu sebeple geldin! Kılıçdaroğlu’nun bir kullanma kılavuzu olsaydı şöyle yazardı: “Çocukların ulaşamayacağı yerlerde saklayınız” Kemal Kılıçdaroğlu hem sonunu düşünmüyor, hem de kahraman olamıyor. Bu adam hep mi çelişki be kardeşim?!

 AK Parti’nin içinde zıplayan çekirgeleri de çok iyi biliyoruz. Ancak bir lider öldükten sonra sırma saçlı olacaksa, kefen giydikten sonra badem gözlü olacaksa yazdığınız sözlerin hiçbir anlamı yok! Erdoğan, partisinin etrafını saran bazı çıkarcılara rağmen “iyi” bir liderdir! Hataları olmak zorundadır, son hatasız kul peygamberimizdi! Günahları ortaya dökeceksek önce elinizdeki şarap şişelerini atın!

Şimdi itiraf ediyorum: Çatı Aday sözünü ilk duyduğumda “şaka” sanmıştım! Hani Bahçeli’nin şu meşhur matematik hesapları gibi bir şey sanmıştım! Hakikaten şaka gibi, ama gerçekmiş!

“MUHSİN YAZICIOĞLU VE KOD ADI K.O.Z”

Yazıcıoğlu’nun faillerinin hâlâ bulunamamış olması vicdanımızda kapanmayan bir yara olarak duruyor. Konuyla ilgili 01 Mart 2014’te yazdığımız “Telekulaklar Muhsin Yazıcıoğlu’nu Nasıl Bulamadı?” yazımıza bakabilirsiniz. Uğur Yalçınkaya’nın yapımcılığında yeni bir film çekiliyor. “Kod Adı: KOZ”

Filmin daha fragmanı yayınlanır yayınlanmaz Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Kemal Yavuz derhal mahkemeye gidip durdurma kararı çıkartmış! Güya bu film Yazıcıoğlu ailesinin kişilik haklarını zedeliyormuş! Niye? Helikopter kazasını anlatan bir film neden Muhsin Bey’e veya ailesine halel getirsin? Kemal Yavuz aynı durdurma kararını ailenin isteği üzerine Habertürk’te yayınlanacak kaza görüntüleri için de çıkartmıştı. İyi de Muhsin Bey sıradan bir şahıs değil, şehit bir lider! Topluma mâl olmuş birinin suikast sonrası görüntüleri kimseyi provoke etmez, bilakis olayı gündeme taşır! Aile bu kararı kendisi mi aldı, yoksa kimler yönlendiriyor bilemiyorum! Herhangi bir iddia veya ithamda bulunmayacağım, ancak merak ediyorum, Kemal Bey isterse cevap hakkına da riayet ederiz. Kemal Yavuz, ailenin avukatı olduğu halde Muhsin Yazıcıoğlu isminin gündeme gelmesinden rahatsız mı oluyor? Kemal Bey’in rahatsızlığı çeşitli paralel yapılanmaların rahatsızlığı ile “paralellik” gösteriyor mu? Dert nedir Kemal Yavuz? Neden ilk açıklamayı Gülen Grubu’na ait olduğu iddia edilen Cihan Haber Ajansı’na yaptın? Yazıcıoğlu’nun faillerinin bulunmasını “gerçekten” istiyor musun?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Hacı Yakışıklı Arşivi