Serdar Arseven

Serdar Arseven

“Paralel’in hedefinde... Şimdi de TİKA!..”

“Paralel’in hedefinde... Şimdi de TİKA!..”

Şimdi de Dr. Serdar Çam!..

Malûm;

Paralel Yapı’nın 17 Aralık “tezgâhı” çerçevesinde hedefe yerleştirdiği kurumların başında Halkbank geliyordu.

Kuzey Irak petrol gelirlerinin “Siyonizm”e değil de “Türkiye”ye akmasından duyduğu rahatsızlığı, Halkbank’ı hedef tahtasına yerleştirmek suretiyle ortaya koymuştu Paralel Yapı.

İHH da bunların iftiralarla saldırdıkları milli müesseselerimizdendi.

Onun da suçu “OTORİTE”ye kafa tutmaktı!..

Görmüşsünüzdür büyük ihtimalle;

“Paralel Yapı” uzantısı mevkutede yazan adam, “yaramaz”lıklarına bir yenisini ekleyerek TİKA’ya saldırmış...

Belge, bilgi yok.

Bu ülkede serbest ya, salla gitsin!..

Ne iftiralar, ne iftiralar...

Temel gayesi, bölgemizde “demokrasiyi yerleştirmek” olan AK Parti iktidarını IŞİD gibi“demokrasi karşıtı” bir yapıya bağlıymış ya da o yapının destekçisiymiş gibi göstermek için başvurmadıkları yalan kalmadı.

 IŞİD’çilerin siyah bayraklarını bile AK Parti’ye yakın muhafazakâr tekstilcilerin ürettiğini öne sürecek noktaya geldiler.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu“IŞİD”konusundaki kararlılıklarını ortaya koyunca ve IŞİD’e karşı her türlü “eyleme” hazır olduklarını deklare edince söyledikleri boşa gitti.

Şimdi...

TİKA (Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı) üzerinden saldır!..

Ne zırvalar, ne zırvalar!..

TİKA’nın Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ve Kızılay ile birlikte Türkiye’ye“EN CÖMERT ÜLKE” unvanını kazandırmasından ne denli rahatsızlık duyduğunu böylece ortaya koymuş oluyor Paralel Yapı.

Yardımların milli hasılaya oranının değerlendirildiği sıralamada birincilik Türkiye’nin; ülkeyi sevmeyen için “kapak” niteliğinde bir tablo!..

TİKA, önceki başkan Hakan Fidan ve şimdiki Başkan Serdar Çam’ın liderliklerinde müthiş işlere imza attı, atıyor.

Son olarak, Saraybosna’da Şubat ayında yaşanan protesto olaylarında Devlet Başkanlığı Binası’nın yıkılması sonucu zarar gören Devlet Arşivleri’ne ait evrakın kurtarılması ve tarihe ışık tutan belgelerin bulunduğu bölümün onarılması için 150 bin Avro’luk kaynak ayırdı.

TİKA’nın “Bosna Hersek” devlet arşivlerine sahip çıkması müthiş bir olaydır.

Bunun kıymetini ancak, bundan çok değil 13 yıl önce Dışişlerimizin Osmanlı-Bulgaristan ortak tarihine vakıf olabilmek için “Jivkov zulmü”nden kaçan temel eğitim tahsilli Bulgaristan göçmeni kardeşlerimizi istihdam etme noktasında olduğunu bilenler idrak edebilir.

Bizim abarttığımızı düşünenler, AK Parti’nin dünya görüşüne karşı olan Tarihçi İlber Ortaylı’ya müracaat edebilirler.

Sayın Ortaylı kitaplarında, “Kısa süre öncesine kadar, bizim için hayati öneme sahip Balkan evraklarını inceleyebilecek çapta uzmanlarımız yoktu, son vakitlerde oldu!” der.

Bir adam yeter ki “kurgulanmış” olmasın; doğruya, işine gelmese de “doğru” der!..

TİKA... BİR DÜNYA DEVİ!..

Paralel Yapı uzantısı mevkute yazarının hedefine yerleştirdiği TİKA, 2002 yılından sonra inanılmaz atılımlara imza attı.

Dünün yalnızca 12 ülkeyle ilişkili TİKA’sı bugün, 120’nin üzerinde ülkede proje gerçekleştirmiş bir dünya devi.

Farka bakın; 

TİKA 2002 yılında 85 milyon dolarlık dış yardım yapardı, bu rakam 2010 yılında 1 Milyar 718 milyon dolara çıktı; 20 misli mi ne!..

Bu kurumumuz, bir yandan “mazlum” halkların temel ve acil ihtiyaçlarını gideriyor, diğer yandan da “balık tutmayı” öğretiyor.

Birçok ülkede “kalkınma yardımını temel alan” ortaklıkları var. 

“Geçici Çözümler”den ziyade, hizmet verdiği ülkedeki alt yapıyı geliştiriyor, iyileştiriyor,yetişmiş insan kaynağını güçlendiriyor. 

Tabii afet ve ekonomik kriz yüzünden perişan durumlara düşmüş insanlar için dünya üzerindeki en güçlü umut kapılarından biri TİKA.

Kurumun Başkanı Dr. Serdar Çam’ı uzun yıllardır tanırım; müthiş gayretli, çalışkan bir bürokrattır; durağan, hımbıl, somurtkan bürokrat tipinin çok uzağındadır.

TİKA, onun döneminde “Sivil Toplum Örgütü” dinamizmine kavuşmuştur.

Türkiye’nin etkinliğinin artmasına büyük katkıda bulunan bir “DEV” yapı haline gelmiştir.

Bu güçlü yapının hedefe yerleştirilmesinin sebebi ortada; 

Türkiye için iyi olan, Türkiye’nin itibarını yükselten ne varsa Paralel Yapı ve uzantıları için “O” kötü.

Hedefe yerleştirilen TİKA’ya ve Başkanı Serdar Çam’a sahip çıkmak milli vazife.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi