M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Nasıl Adam Olunur?

Nasıl Adam Olunur?

Adam olmak isteyen gençte, “Adam olma niyeti” bulunmalıdır. Bu niyet olmazsa nasıl adam olabilir?
Adam olmak isteyen kişide adam olma iradesi bulunmalıdır.
İslam açısından adam demek iyi Müslüman demektir.
İyi Müslüman iyi insan demektir. İyi Müslüman olacak ama iyi insan olmayacak, böyle bir şey düşünülemez.
Plansız programsız adam olunmaz.
Adam olabilmek için çok ciddî uygun münasip bir adam olma plan ve programı lazımdır. Nâkıs (eksik yetersiz) plan ve programla mükemmel insan yetişmez.
Nazariyatta kalan, uygulanmaya kon(a)mayan bir program işe yaramaz.
Bir genci, adam edecek ehliyetli üstadlar, rehberler, muallimler, mürşidler bulunması gereklidir.
Adam yetiştirecek üstadların mükemmel ve mükemmil olmaları gerekir.
Nâkıs ve nâehil mualimler kâmil adam yetiştiremez
Kamil muallimlerin, Resulullahla (Salât ve selam olsun ona) irtibatlı olmaları, onun yolundan gitmeleri, onun Sünnetine bağlı olmaları, onun ruhaniyetine mazhar olmaları gereklidir.
İlimsiz adam olunmaz.
Sadece ilim yetmez, yanında irfan da gereklidir.
Adam olabilmek için ilmin ve irfanın yanına hikmet de eklenmelidir.
Adam olabilmek için ‘âbid olmak gerekir. İbadetsiz taatsiz adam olunmaz.
Yüksek ahlak ve karaktere sahip olmadan adam olunmaz.
Taqva olmadan adam olunmaz.
Adam olmak için nefs-i emmâresiyle Büyük Cihad yapmak ve bunu kazanmak gerekir. Bu cihatta Allah’ın izin ve yardımı ile başarılı olamayan, adam olamaz.
Şaqiler ve şerirler, dıştan dindar görünseler de adam olamaz.
Büyük günahları açıkta, açıkça, küstahça, meydan okurcasına işleyen fasık-ı mütecahirler adam olamaz.
Parayı, malı, zenginliği ana değer haline getiren ‘abede-i denânir adam olamaz.
Akılları apış arasında veya işkembelerinde olan sefihler adam olamaz.
Arivistler adam olamaz.
Adam olmak bir nasip meselesidir.
İhlâs hakkında hadîs-i kudsîde, “İhlas Benim sırlarımdan bir sırdır, onu sevdiğim kulumun kalbine koyarım” buyrulmuştur. Adam olmak da Allah’ın fazlı, keremi, inayeti, yardımı iledir.
Din sömürücüsü alçaklar ne adam olur, ne olgun Müslüman.
Hakkıyla adam olmayanlarda kuş kadar akıl varsa, olgun adamlara tâbi olsunlar.
Adam olmaya ehliyeti, liyakati, istidadı olmayanları okutmak bir topluma çok büyük zarar verir.
İnsanlar insan olmak bakımından elbette hukuk önünde eşittir ama vasıf bakımından eşit değildir.
Halk (1) avamm, (2) havass, (3) ehassü’l-havas sınıflarına ayrılır.
Bir ülkeyi, toplumu, devleti vasıflı insanlar yükseltir; vasıfsız ehliyetsiz insanlar çökertir.
Vasıflı insan (1) ilim kültür… (2) irfan hikmet… (3) yüksek ahlak yüksek karakter… (4) sanat güzellik estetik… (5) doğruluk dürüstlük… (6) vatanseverlik boyutlarına sahiptir.
Sanat güzellik estetik boyutuna ve kültürüne sahip olmayan eksik elemanlar ülkeyi ve çevreyi çirkinleştirir, tahrip eder.
Bir toplumun, bir ülkenin ahlak ve karakter seviyesi düşükse, onun uluslararası şeffaflık ve temizlik notu da düşük olur.
Vasıflı insanlar vasıflı okullarda, vasıflı öğretmenler tarafından yetiştirilebilir.
Bir ülkedeki işler, memuriyetler, hizmetler, makamlar, mevkiler, başkanlıklar, müdürlükler; tek kelimeyle emanetler, ehliyetli liyakatli vasıflı güçlü üstün elemanlara verilmezse orada bozukluk, fitne fesat, huzursuzluk, aksaklık olur.
Vasıflı teknokratların, mutlaka yeterli edebiyat, tarih, felsefe, mantık, sanat kültürüne sahip olması gerekir.
Türkiye’de Müslüman, sağcı, muhafazakâr bir gencin vasıflı olması için Osmanlıcayı iyi bilmesi şarttır.
Türkiye vasıflı genç yetiştirmek konusunda Japonya’dan, Tayvan’dan, Güney Kore’den, Singapur’dan, Almanya’dan, İngiltere’den, İskandinav ülkelerinden ilham almalıdır.
Türkiye eğitim sistemini kökten değiştirmedikçe vasıflı adam yetiştiremez.
Vasıflı adam yetiştirmek için, İngiltere’nin Eton Koleji’nden üstün vasıflı güçlü üstün okullar açılmalıdır.
Bu okullarda eğitim (1) millî kimlik… (2) millî kültür… (3) evrensel insan hakları… temelleri üzerine kurulu olmalıdır.
Bu okulların öğrencileri uluslararası eğitim yarışmalarında dünya birincisi olmalıdır.
Gerçekten millî olan eğitim sistemi zekâları köreltmez, aksine geliştirir ve parlatır.
Mantık kültürüne sahip olmayan bir genç vasıflı sayılmaz ve adam olmaz.
Eğitimde esas olan, önemli olan kemiyet (kelle sayısı, rakam çokluğu) değil, keyfiyet ve vasıf üstünlüğüdür.

**

ACABA…

Çoğunluğu oluşturan Sünnî Müslümanlar dikkatlerini, ilgilerini, hizmetlerini, himmetlerini; eğitim, vasıflı genç yetiştirmek, mükemmel okullar açmak konusu üzerinde yoğunlaştırmalıdır.

Bu konuda yapılanlar değil, yapılması gerekenler önemlidir. Eğitim konusunda yapılabilecek her şey yapılmalıdır. Yapılabilmesi için gerekli hürriyet, imkân, fırsat, para olduğu halde yapılmayan hizmetlerden sorumluyuz.

Biz bu kadar yapıyoruz, daha iyisini başkaları/ötekileri yapsın demek yanlıştır.

Müslümanlar, eğitim hizmetlerini planlı ve programlı ve mükemmel şekilde yapmalıdır.

Bu plan ve program ORTAK olmalıdır.

MÜKEMMEL ve MÜKEMMİL olmalıdır.

Müslümanlar, dünyanın en az on ülkesinin eğitimi hakkında CİDDÎ raporlar hazırlatmalıdır.

ETON’dan üstün kolej için raporlar hazırlatmalıdır.

Bu koleje müdür olacak çapta süper bir eğitimcimiz var mıdır?

Bu kolejde idarecilik ve öğretmenlik yapacak MÜMTAZ öğretmenlerimiz var mıdır?

Böyle bir kolejde okuyacak (ilk senesi için) 150 süper çocuk bulabilir miyiz?

Bütün şer, nifak, şirk, küfür, sapıklık güçleri bu koleji sabote etmek için seferber olacaktır. Onları nasıl engelleyeceğiz?

Bu koleji ACEH DARÜSSELAM’da açabilir miyiz?

Bu koleje alınacak öğrencilerin IQ’ları en az 100 mü, yoksa 110 mu olmalıdır?

Onların karakter testleri nasıl yapılacaktır?

Koleje Türk müdür bulunamazsa, dünyadan nasıl müdür bulunacaktır?

Bir sene hazırlık, dört lise sınıfından sonra yüzde kaç fire verilecektir?

Lise bitirme ve bakalorya imtihanları nasıl yapılacaktır?

Daha bunlar gibi çok sorular var.

Acaba Müslüman kesimin önde gelenleri, sorumluları, vebal sahipleri, hizmet ve himmet erbabı bu önemli ve hayatî konuyu gündeme alırlar mı?

Bendeniz yazdım, bir nebze inşaallah vazifemi yaptım.

(DİKKAT!.. Bu yazı bir kere şöyle böyle okumakla iyi anlaşılmaz. Defalarca okunmalıdır.)

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi