Serdar Arseven

Serdar Arseven

Teşekkürler Sayın Milli Eğitim Bakanı

Teşekkürler Sayın Milli Eğitim Bakanı

Milyonlarca “Meslek Liseli” adına teşekkürler...
“Yanlışta” ısrar etmemesinden dolayı, Sayın Hüseyin Çelik’i tebrik etmiş olalım.
Efendim, meseleyi biliyorsunuz:
Milli Eğitim Bakanlığı, “Ortaöğretimde okul çeşitliliğinin azaltılması” konulu bir genelge yayınlamıştı.
Bu, meslek liselerinin gruplar halinde birleştirilmesini öngören bir modeldi.
Lise türleri 75’ten 15’e indirilecek, bazı okulların tabelaları kalkacak ve (nasıl oluyorsa) okutulan dersler ve alınan diplomalar değişmeyecekti!..
Başında “Anadolu” bulunan meslek liseleri açısından fevkalade sıkıntılı bir uygulamaydı bu...
“Katsayı haksızlığına” uğratılmalarına yol açmak için kasıtlı olarak “meslek okulu” kategorisine sokulan İmam Hatip Okulları, büsbütün olumsuz etkilenecekti bu işten.
Topu topu “iki” olan “imam hatip” türünü “bire” indiren bir uygulamaydı bu.
Düşünün lütfen;
Sınavla girilen ve farklı bir program uygulayan “Anadolu” İmam Hatip Okulu’nun “tabelası” altında eğitim görmek varken...
“Düz” İmam Hatip’in bünyesinde “farklı bir müfredata” tabi tutulan öğrenci olarak gidip geleceksiniz...
Peki...
Hukuki statünüz ne?..
Nasıl bir diploma alacaksınız?..
Sayın Bakan, sorularımız üzerine genelgeyi savunurken, “Yine Anadolu İmam Hatip öğrencisi olacaklar ve bugün olduğu gibi önümüzdeki dönemde de Anadolu İmam Hatip diploması alacaklar” diyordu ama...
Bu, ne İmam Hatiplileri ne de tabelası kaldırılacak olan diğer “meslek okulu” mensuplarını tatmin edebilecek bir karşılıktı.
“Madem herhangi bir değişiklik olmayacak, ‘Anadolu’ niye atılıyor?..” sorusunun mantıklı bir cevap bulması gerekiyordu...
Kaç paralık tasarruf sağlanacaktı bu yolla?..
“İki”den ibaret olan İmam Hatipleri “bire” indirmenin faydası neydi?..
Sayın Bakan’la, 19 Aralık Salı günü uzun uzun bunları konuşmuştuk...
Ve ne yazık ki;
O an için anlaşamamıştık...
Neyse...
Şu anda ortak bir noktaya gelmiş bulunuyoruz.
Nasıl mı?..
İmam Hatipler açısından ele alacak olursak...
Israrla karşı çıktığımız genelgeye göre; aynı bina içerisinde faaliyet gösteren Anadolu İmam Hatipler ile (düz) İmam Hatipler bir çatı altında birleştirilecekti...
Ve tabelada sadece “İmam Hatip” olacaktı...
Bir başka ifadeyle “Anadolu İmam Hatip” olmayacaktı.
Şimdi ise,
Sayın Bakan’ın yanlışta ısrar etmemesinden dolayı, birleşme “Anadolu İmam Hatip Lisesi” tabelası altında gerçekleştirilmiş olacak.
Yeni genelge ile “Anadolu İmam Hatip” değil de “İmam Hatip” tabelası kaldırılmış olacak!..
Hani;
“Milli Eğitim, Anadolu İmam Hatipleri ortadan mı kaldırıyor?” başlığı altında tepki gösterirken...
“‘Sefahatte’ değil ‘Sefalet’te birleştiriyorsunuz” demiştik ya...
Sayın Bakan, sağ olsun mesajı sağlıklı bir şekilde almış...
Ve “Sefahatte” birleştirmeyi uygun görmüş.
Efendim...
Bu kadar “tabela” lafı geçti ya...
Bazıları; “Tabela öyle olmuş, böyle olmuş ne fark eder” diye düşünebilir!..
Hayır, öyle değil...
Arada çok büyük farklar var...
Bugün “normal” İmam Hatipler bünyesinde faaliyet gösteren Anadolu İmam Hatipler, yarın öbür gün yeterli öğrenci sayısına ve imkâna kavuştuklarında kendi binalarına taşınabilecekler...
Ya da...
Çok daha iyisi, İmam Hatiplerin tamamı “Anadolu” olabilecek!..
Milli Eğitim’in “Anadolu” tabelalarını kaldırması halinde, bünyesinde “Anadolu İmam Hatip” bulunduran “normal” İmam Hatipler için, bu imkan ortadan kalkar!..
Bu yönetim, evet, “sadece” tabelaları kaldırır ama...
Yarın öbür gün başa kimin geçeceği belli olmaz; onlar da tutar “Tabelası bile yok!” diyerek, müfredatı ve diplomaları “normal”leştiriverir!..
Hayır, hedef “normal”leri “Anadolu” haline getirmek,
“Anadolu” olanları ise çok daha iyi eğitim verir seviyeye ulaştırmak olmalı.
Neyse ki,
Hasan Karakaya ağabeyimizin, Milli Gazete refikimizin ve bendenizin ısrarlı çağrıları, Sayın Bakan tarafından son derece sağduyulu ve olgun bir yaklaşımla değerlendirildi...
Ve birleşmenin “Anadolu” tabelası altında gerçekleştirilmesi sağlanmış oldu.
Şimdi,
“Normal”ler de “Anadolu” olsun diyoruz.
“Normal” tabir edilen “İmam Hatipler”de okuyanlar da, “Anadolu” İmam Hatip öğrencileri kadar değerlidir.
Aynı durum, diğer meslek okulu öğrencileri için de geçerlidir.
“Normal”ler de “Anadolu” olsun!..
Tabelası bile olmayan “normal” okulu ne yapacaksın ki?..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi