Ahmet Varol

Ahmet Varol

Yahudi lobileri balonu

Yahudi lobileri balonu

Lozan görüşmeleri heyetinde yer alan Dr. Rıza Nur’un “Hayat ve Hatıratım” adlı kitabında yer alan bazı notları aktararak söze başlayalım:
“Bir müddettir İstanbul eski hahambaşı Naum (Haim Naum) bizim otelde (Lozan görüşmeleri esnasında kaldıkları otelde) görülmeğe başladı. Baktım bir gün İsmet'le (İsmet İnönü'yle) görüşüyor. Ne yapmış, kimi vasıta yapmış bilmem. İsmet'e yanaşmış. Yaman yahudi!.. Artık İsmet'ten ayrılmıyor. Yemek zamanını biliyor ya, asansörün yanında bekliyor. Derhal İsmet'in koltuğuna giriyor, belinden yakalıyor. O da onun. İsmet'i lüzumu yokken holde dolaştırıyor. Sonra yemek salonunda, İsmet'le şakalaşıyor, gülüyor. Anlaşılıyor ki, herkese: "İsmet benim samimi, teklifsiz arkadaşımdır" diye göstermek istiyor ve gösteriyor. Nihayet bütün yahudi sırnaşıklığı ile yanaştı. İsmet'in yakasını bırakmıyor. Şimdi odasından da çıkmıyor. İsmet bunu müşavir tayin etti. Yevmiye vermeye de başlamış. Bana da söylemiyor. Heyet-i murahhasa çiftliktir, kullanıyor. Ne diye kandırdı bilmem, bu sadedil İsmet, Yahudinin dolabına girdi. Derken hahambaşını soframıza da aldı. Bu vakte kadar sesimi çıkarmamıştım.
İsmet'e dedim ki: "Bu yahudi de başımıza nereden çıktı? Senin böyle bir yahudi ile laubali görüşmen haysiyetini ve Türk milletinin, heyetinin haysiyetini kırar. Bu kadar yüz verme! Hiç olmazsa herkesin içinde yüz verme!" Bana kızdı.
Herif derken azdıkça azdı. Heyetten şuna buna herkesin içinde kumanda ediyor. Benim önüme geçip önümde yürüyor. İhtimal İsmet benim sözlerimi ona söyledi. Fakat ben durur muyum? Zaten yahudileri hiç sevmem. Hahama önüme geçtiği vakit hakaret ettim ve kolundan tutup arkama çektim. "Bir daha burada yürü!" dedim....
İsmet'e tekrar dedim: "Bu bir yahudidir. Yahudiler çok adi şeylerdir. Bunun kim bilir ne fena işleri vardır? Bundan bir hayır bekleme! Onun tanıdığı muhit yahudi sarraf âlemidir...”
Hahambaşı İsmet'e bütün İngiliz ve Fransız ricalini tanıdığını, hepsinin ahbabı olduğunu, işleri istediği gibi yaptıracağını söylüyormuş. Tabii İngiliz, Fransız ve İtalyan delegelerine de İsmet'in avucunda olduğunu söylüyordu... Lozan muhitinde dolaşıyor, herkese: "İsmet teklifsiz ahbabımdır, sözümden dışarı çıkmaz" diyormuş.."
Burada aktarılan notlar uluslararası Siyonizmin lobicilik anlayışının arkasında yatan temel felsefeyi ortaya koymaktadır. Tarih boyunca hep böyle yapmışlardır. Kendilerini balon gibi şişirmeyi, başkalarına güçlü ve etkin olarak göstermeyi başarmış, bu yolla lobiciliklerini pazarlamayı becermişlerdir. Bugün de Amerika’daki lobilerini dünyaya pazarlayarak uluslararası ilişkilere, devletlerin dış politikalarına hükmediyorlar.
Amerika’daki üç-beş Yahudi lobisinin bir araya gelerek mektup yazmaları ve Türkiye’nin Yahudi lobilerinin desteğini kaybettiğine dair haberler yaymaları üzerine Türk dış politikasına yön verenler hemen ağız değiştirmeye başladılar.
Burada öncelikle şunu ifade edelim ki Yahudi lobilerinin gücü aslında bir balondur. Türkiye, kararlı ve onurlu bir dış politika izlediğinde Yahudi lobilerinin yapacağı hiçbir şey yoktur. Özellikle günümüz şartlarında ABD’nin Türkiye’ye olan ihtiyacı Türkiye’nin ona ihtiyacından fazladır. ABD’nin gücü ve tahakkümü düşüşe geçmiştir. Dolayısıyla Türkiye’yi gözden çıkarması, onu diplomatik alanda büyük sıkıntılara sokacaktır.
İkinci olarak şunu sormamız gerekir: Türkiye’nin dış politikasını Amerika’daki Yahudi lobileri mi belirleyecek? Kendine has, bağımsız ve kendi değerlerini, önceliklerini önemseyen bir dış politikasının olması gerekmez mi? “Zaten var” diyenler kendilerini yanıltmış olurlar. Eğer Amerika’daki Yahudi lobilerinin bir mektubuyla ve birkaç Siyonist çete başının kaş çatmasıyla dış politikanın üst düzey yetkilileri hemen “U” dönüşü yapıyor, ağız değiştiriyorsa “zaten var” diyemezsiniz.
Sonra, Yahudi lobilerinin desteğini neden bu kadar önemsiyorsunuz? Yahudi lobileri acaba size bir “destek” mi sağlıyor, yoksa ayak bağı mı oluyor? Filistin’de çocuklar vahşice katledilirken siz sözlü açıklamalarınızı pratiğe taşımaktan korkuyorsanız, Gazze’ye ateş yağdıran pilotların eğitim gördüğü askeri üssü bile kapatamıyorsanız söz konusu lobilerle irtibatınız bir destek değil, ayağınıza vurulmuş bir prangadır. Çıkarın o prangayı ayağınızdan, böylece kurtulun o bağdan, daha özgür, daha rahat hareket edin. Göreceksiniz o zaman Yahudi lobileri balonunun sağladığı desteğin belki yüz katını Müslüman halklar size verecektir. Üstelik ayağınıza bağ olmadan. O zaman kendinizi ABD tehdidi karşısında da, Yahudi lobileri balonu karşısında da çok daha güçlü hissedeceksiniz. Zaten insanları kitleler halinde katleden vahşetin arkasında duran lobilerin desteği kirli destektir. Boğazlarına kadar kana bulanmış lobilerin desteğine başvurmanız size de kan bulaşmasına yol açıyor. Konya hava sahasında eğitim gören pilotların Gazze’de gerçekleştirdiği katliamdan dolayı kan bulaşmadı mı?
Uluslararası çetenin parmak işaretleriyle yön belirlerseniz yerel çetelerle uğraşmanız boşunadır. Uluslararası çete başınıza yenisini musallat etmeyi başarır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Varol Arşivi