Mehmet Talu

Mehmet Talu

İmangüzel ahlâk ayrılmazlığı 3

İmangüzel ahlâk ayrılmazlığı 3

Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz, en güzel ahlâk timsalidir. Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin en önemli ve dikkat çeken eminlik yönü, O'nun güzel ahlâkıyla doğrudan ilgilidir, daha doğrusu güzel ahlâkının bir yansımasıdır. Kur'an-ı Kerim'de İslâm peygamberinin "güzel örnek" (Ahzab sûresi:21) olarak ifade edilmesi, bize Müslüman şahsiyetinde güzel ahlâkın ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin güzel ahlâka teşvik eden ve kötü hasletlerden men eden hadis-i şerifleri ise ciltler dolusu kitaplar oluşturacak kadar çoktur. Hiç şüphesiz O, sadece bu sözleri söylemekle kalmamış, güzel ahlâkı bizzat yaşayarak insanlara örnek olmuş ve öğretmiştir. Bu yüzden O'nun ahlâkı, İslâm imanı ve ahlâkının en güzel tatbikatını oluşturmaktadır. Peki o zaman Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin güzel ahlâkını nasıl tasvir edebiliriz.

Özetle Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz; emin, adalet sahibi, eşitlikçi, güler yüzlü, mütevâzı ve alçak gönüllü, nazik tabiatlı, ince ve hassas ruhlu, affedici, cömert ve çalışkandı. Katı yürekli, kaba ve kırıcı değildi. Teşekkür etmesini ve gönül almasını bilirdi. Son derece iffet ve hayâ sahibiydi. Yalan söylemezdi. Dürüsttü; verdiği sözü mutlaka zamanında yerine getirirdi. Emanete sonuna kadar sadıktı. Yardım severdi. İnfak etmek, sadaka vermek, O'nun en önemli yönlerindendi. Haksızlıkla mücadelede ısrar eden bir yapıya sahipti. Hoşgörü sahibi, yapıcı, temizliğe önem veren, sevgi ve merhamet dolu bir insandı.

Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin şahsında toplanan ve bizlerin de şahsımızda toplanmasını istediği bütün bu değerler ve güzel ahlâkî düşünce, ilke, tutum ve davranışlar, imandan ayrı düşünülemez. Yapılması gereken bunlar üzerinde bir kez daha düşünmek, kendimizi bir kez daha tartmak ve hayatımızı, toplumumuzu daha da anlamlı kılmaktır.

Azgınlığın sonu batıştır

Azgınlık, isyan, tuğyan, fitne, fesat dünyanın batmasına sebep olur.

Bu dünya bir mülktür, bir Sahibi vardır. İnsanlar gerçek mâlikler değildir. Onlar zilyeddir, emanetçidir.

Kendilerine emanet olarak verilmiş mülkleri iyi kullanmayan, yer yüzünde adaletle hükm etmeyen şahıslar ve toplumlar batar.

Nasıl batar? Şu veya bu şekilde ama mutlaka batar.

İslâm dini adaleti emr etmiştir. Bu bir farz-ı ayndır. Bir İslâm ülkesi, bir İslâm devleti, Müslüman bir halk ve idareciler adaletten ayrılır, zulme saparsa batmaya, yıkılmaya mahkumdur. Zalim bir toplumun akıbeti parlak ve iyi olmaz.

Müslüman olmayan bir ülke ve toplumun batması ile Müslüman bir ülke ve toplumun batması aynı şekilde olmaz.

Müslümanlar, bu dünya hayatında, Ezelde Yaratan ile yapmış oldukları ahd ü misaka hıyanet ederlerse bunun cezasını çekerler.

Namazı terk eden, şehvetlerine uyan bir Müslüman toplum iflah olmaz.

Emr-i bil-mâruf ve nehy-i anil-münker farizasını terk eden bir Müslüman toplumun başına azab iner.

Kelime-i Tevhid'e kalp ile şüphesiz ve şeksiz şekilde inanan, dil ile ikrar eden bir toplum, âhir zaman nebisi Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimize biat etmiş demektir. Bu biata ihanet edilirse o toplumun sonu kötü olur.

İslâm dininin kesin emir ve yasakları vardır. Bunlar Kur'ân-I Kerim'le, Sünnetle, icmâ-i ümmetle sabittir. Bunların alenen, mütecahiren ve mütecasiren çiğnendiği, fısk fücur ve büyük günahların küstahça, âşikâre işlendiği bir Müslüman toplum çeşitli belâlara, musibetlere, afetlere, azaplara, ukubet ve cezalara duçar olur.

ALLAH'ın inzal ettiği ahkam ile hükmetmeyenler fasıktır, gafildir, inkârcıdır. Onların sonu parlak ve iyi olmaz.

Kurtuluş İslâm'ı din ve nizam olarak kabul etmekte ve ahkamını uygulamaktadır.

Bu dünya ve dünya hayatı bir imtihandır. İslâm dini bu imtihanı kazanmak ve ebedî mutluluğa kavuşmak için neler yapılması, neler yapılmaması gerektiğini açıkça bildirmiştir. Bunlara riayet edilmezse felâketler birbirini kovalar durur.

Bir İslâm toplumunda haram yeme yaygın hale gelmişse onun istikbali parlak olmaz.

Korkunç bir felâkete doğru gidiliyor. Geç kalmadan uyanalım uyanalım uyanalım.

İslâm'ın emir ve yasaklarına uyalım, Dine uyalım, tasavvuf ve ahlâkın öğütlerini dinleyelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi