Serdar Arseven

Serdar Arseven

Avrupa Birliği Hutbesi!..

Avrupa Birliği Hutbesi!..

AK Parti’nin Anayasa taslağı hakkındaki düşüncelerimizi yeterince ifade ettik.
Memlekette başka konular da var.
Mesela…
Tuhaf değil mi;
Bir “Kamu organı”; Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan “Avrupa Birliği hutbesi” istemiş…
Bazı gazeteler başlığa çekmiş...
Denmekte ki;
‘Allah indinde tek din İslâm’dır’ Ayeti’ni hutbelerden çıkartan Diyanet, şimdi de ‘AB Hıristiyan kulüp değildir” hutbesine hazırlanıyor!..”
Hoppalaaaa!..
Diyanet, Avrupa Birliği’nin faziletlerini ortaya koyan Ayet ve Hadisler bulacak.
Zorlaya zorlaya, memleketimi, “İmtiyazlı ortaklıktan”, “soykırımcılığı kabule” kadar her türlü “hakareti” kabullene mecbur etmek isteyen Avrupa Birliği’ni allayacak, pullayacak…
Ve aziz cemaate yedirecek!..

Diyanet’i sevmeyenler var.
Onlara göre, Diyanet bunu da yapar.
Ben ise öyle düşünmüyorum…
Geçmiş dönemlerin bazılarında belki böyle abuk sabuk işlere imza atabilirdi.
Emir ve komuta zincirinin bir halkası olarak, tuhaf hutbeler hazırlayabilen, Diyanet’e O.K. rumuzlu bir “Askeri Danışman” tayin edilmesini sindirebilen Başkan bile geldi.
Lâkin; Prof. Dr. Ali Bardakoğlu’nu çok farklı bir yere koyuyorum.
Onda bir “Müslüman Bilim Adamı” haysiyeti var.
Ben böyle düşünüyorum…
Lâkin; “şeytan da dürtüyor” bir yandan…
Hani, Diyanet Teşkilat Yasası geliyor ya;
mevcut Başkan’la devama karar verilebilir, ya da “Müsteşarlık” seviyesine çıkartılmış makam, bir başkasına emanet edilebilir.
“Acaba?..”
Sayın Başkan olmayacak işlere ‘olur’ der mi?..”
Tanıdığım kadarıyla demez.
Lâkin…
Gidip sormakta beis yok.
Doğru Diyanet’e…
Muhterem Başkan sağolsun, bizi her zamanki gibi büyük bir nezaketle karşılıyor.
Sorularımıza da açık yüreklilikle cevap veriyor…
Biraz uzun olacak ama anlam bütünlüğüne sadakat adına olduğu gibi sunmuş olalım:
“Böyle bir şey tasavvur edilebilir mi?..
‘Allah İndinde Tek Din İslâm’dır’ İlahi hükmüne rezerv koymamız, hutbelerde okunmasını engellememiz, hutbelerden çıkartmamız söz konusu olabilir mi?
Bizlere yönelebilecek en ağır iftira, hakaret, Yüce Kitabımızın bir Ayeti’nin hutbelerde okunmasının engellendiğidir.
Asla ve kat’a.
Böyle bir şey ne dün oldu, ne bugün olabilir, Allah’ın izniyle, ne de yarın olabilir.
Göreve geldiğim günden bu yana, hiç kimse hutbelerimize karışmamıştır.
Şu veya bu yönde hutbe verilsin şeklinde bir telkinde bulunmamıştır. Biz de, böyle bir teşebbüse zemin hazırlayacak bir duruş sergilemedik. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın saygınlığı açısından bu son derece olumlu bir durumdur.
Hutbelerimiz; dinin kaynakları, Kur’an-ı Kerim, Hazret-i Peygamber’in hadisleri, sünneti esas alınarak hazırlanmaktadır. Herhangi bir ayetin uluslararası ve yerel oluşumların baskı, telkin ve arzuları doğrultusunda engellendiği, yasaklandığı, rezerv konulduğu yönündeki iddialar tamamen asılsızdır. Bahse konu hutbe de sözkonusu değildir. “

Evet…
Yeterince açık değil mi?..
İsteyen inanmasın, ben ikna oldum.
Cuma hutbelerinde
‘Allah İndinde Tek Din İslâm’dır” ayetini okumanın hiçbir engeli yok.
AB hutbesi de yok.
Sayın Başkan’ın teminatında.
Ayrıca Diyanet’ten Sorumlu Devlet Bakanımız Faruk Çelik de aynı görüşte…
O da;
“Böyle şey olur mu?” diyor.
AB sevdasına, “Ayet yasağı” olabilir mi?..
Ya da…
AB hutbesi?..
Asla!..
Kim ne derse desin, Bardakoğlu, Diyanet’in imajını hayli düzeltti.
AB hutbesi, yaptıklarını bir anda “sıfırlamasına” hatta “negatif”e düşürmesine yol açar.
Başkan bunu yapmaz.
Bu hafta Cuma namazında, “Allah indinde tek din İslâm’dır” ayetini işitmek istiyorum.
İşiteceğimi de tahmin ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi