Ali Eyvaz

Ali Eyvaz

Gregor Samsa CHP Genel Merkezi’nde dolaşıyor

Gregor Samsa CHP Genel Merkezi’nde dolaşıyor

Franz Kafka’nın ünlü hikayesi “Dönüşüm”deki hayali böcek karakter “Gregor Samsa”nın Çarşamba günü CHP Genel Merkezi’nde dolaştığını hepimiz gördük. Gregor Samsa Genel Merkez’in katlarını tek tek adımlarken; tarafların birinden diğerine dühul ettiğini gizleyemedi. Belki de artık gizleme gereğini bile duymuyor.

Hollywood’un klasik korku yapımlarında sıkça karşılaştığımız; kurbanın kaçarken kurtuluş ümidiyle sarıldığı her objenin birden bire o yaratığa dönüşmesi hali, müthiş bir çaresizliği ve “çıkış yok” gerçeğini seyircinin beynine çakar.

Mevcut siyasi organizasyonların herhangi birinden bir çıkış umuduna kapılanlar da aslında söyle bir korku nöbeti içinde bulurlar kendilerini. Bir sabah kalktıklarında Gregor Samsa’nın aynada kendilerine baktığını fark ederler de bunu kimselere itiraf etmezler.

Aylardır CHP’de devam etmekte olan bir “dönüşüm”den söz ediliyor. Dönüştükleri öne sürülen kişilerin kendilerinin bile zaman zaman hayret ettikleri bu durum, sanki bu ülkenin dışında bir yerlerde hazırlanmış, hiç ama hiç görünmez olan, ancak Türkiye’ye sadece sonuçları itibariyle etki eden ve milletin sadece gerçekleştiğinde haberdar olduğu bildik bir realiteyi duyumsatıyor.

Bildik diyoruz; çünkü Türk siyasetinde meydana gelen son dönem olaylarından hiç de bağımsız olmayan gelişmeler izliyoruz.

Önce “değişime direnenler yok olurlar” söylemi üzerinden bir meydan okuma havası oluşturuluyor, ardından bu söylemin aktörleri karşılıklı olarak belirlenip bunlar ete kemiğe büründürülüyor, en sonunda da bu aktörler nasıl olduğunu kendilerinin bile tam olarak çözemedikleri süratli bir kamplaşma süreci sonrasında kendilerini ya değişim safında, ya da karşı safta buluyorlar.

Peki bütün bu olup biten siyasi süreçlerde bir ideolojik ayrışmadan söz edilebilir mi?

Böyle bir soruya “evet” diyebilmek için yaşanan bu süreçlerin bolca ideolojik içerikli nutuklarla bezenmesi gerekir. Ama bu tür bir görüntü asla oluşmuyor.

***

Mesela Kemal Kılıçdaroğlu, yeni yönetimini açıklamak için kameralar karşısına çıktığında, partide yaşandığı iddia edilen ideolojik yarılmada kendisinin düştüğü tarafın ideolojik varyanslarını açıklaması beklenirken, sürekli “koltuk” alegorisi üzerinden mesaj verdi. Bu yüzden, “kendisinden yüksek beklentileri olan yeni sol liberal cenahı hayal kırıklığına uğratmış olmalı” diye düşünmek faydasız olacaktır. Çünkü Kılıçdaroğlu’ndan beklentisi olanların da aslında fikri bir ayrışmayı önemsedikleri söylenemez.

Onların ve CHP üzerine hesap yapanların önemsedikleri tek şey, Kılıçdaroğlu’nun yaptığı konuşmada sarf ettiği şu cümledir: “CHP 53 yıldır iktidar olamıyor.”

53 yıldır iktidar olamıyor oluşun bir isyan biçimiyle içeriye dönük olarak Genel Başkan’ın ağzından söylenmesi, hem İzmir veya Nişantaşı’ndaki tuzu kuru CHP’liyi, hem de Çorum veya Tunceli’deki gariban CHP’liyi aynı anda teslim alacaktır. Zaten o da bunu yaptı.

Aslında sorulması gereken soru şudur:

Türkiye’de Gregor Samsa iktidar mı olmak istiyor, yoksa iktidar olacak olan önce Gregor Samsa mı oluyor?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Eyvaz Arşivi